Kitap Tefekkürde Tesettürde İslam Diyen Kızlar
Yazar İhsan Şenocak
Yayınevi Hüküm Kitap
Kağıt Cilt 2.Hamur, Karton kapak cilt
Sayfa Ebat 276 sayfa, 13,5x21 cm
Yayın Yılı 2018
İhsan Şenocak Tefekkürde Tesettürde İslam Diyen Kızlar kitabını incelemektesiniz.
Hüküm Yayınları Tefekkürde Tesettürde İslam Diyen Kızlar kitabı hakkında yorumları oku yup kitabın konusu, özeti, fiyatı, satış şartları hakkında bilgiyi geniş bir şekilde edinebilirsiniz.
Yaratan Rabbinin adıyla oku . O, insanı " alak " dan yarattı. Oku, Senin Rabbin en cömert olandır. Alak 1-2
Tefekkürde Tesettürde İslam Diyen Kızlar
Allah'a ve O'nun yoluna adanmış kızlar, adayış ahlakına riayet ederlerse, Hakk'a adanan Anadolu topraklarında bir daha küfür yobazları tesettürlerini çiğneyemeyecek, umutlarına da kezzab dökemeyecektir. Çünkü, tefekkürü gibi tesettürü de islâm olan kızların müdafii bizzat Allah Azze ve Celle'dir.
* * *
Muallime ol, müderrise ol, doktor ol, ev hanımı ol! Fakat bütün bunları annelik fıtratını yitirmeden ve mahremiyeti çiğnetmeden yap!
* * *
Kudüs'e Fatih olacak Selahaddin'in, islam birliğini kuracak Yavuz Selim'in annesi sensin! Senin üzerinden geleceğimizin yıkılmasına müsaade etme! Ümmet'in umudunu söndürme!
TAKDİM
Toprağa düşen tohum ve kar taneleri, sabırla bekler yerin altında. Tohum, karla mayalanır ve toprağın rahminden "hayat" doğar. Toprak berekettir; bir düşen bin doğar. Kadın da; toprak gibi bereket, güneş gibi rahmettir. Çocuk, Hanne'nin kucağındaki Hz. Meryem gibi büyür. Sonra da Meryem, Hanne'ye "halef" olur. Ne mücadelesi ne de hasmı biter Meryem'in...
Kıbleye dönüp secdeye eren, secdede ubudiyet gülleri deren her kadın Meryem'dir, Âişe'dir. Âişe olan kadın, doğurmasa da annedir. Ezelden annedir her
İslâm kızı. Çünkü kadın sadece çocuk sahibi olmakla değil, asıl merhametle anne olur. Annelik merhamettir. Bu yüzden bakıcı kadınların dövdüğü çocukların başucunda sabahlayan, horlayan bir babanın yanında yavrusu için çabalayan o insan yalnızca "kadın" değil, aynı zamanda "anne'dir.
Yavrusuna hizmet eden anne yorulmaz, usanmaz, "Gecenin bu saatinde niçin uyandırdın beni?!" diye hayıflanmaz. Uyurken de, uyanıkken de çocuğunun başını okşayan merhametli kadının/annenin elleri hep sıcacıktır. Buz gibi evleri, merhametle ısıtır annenin elleri. Bu yüzden annesi ölen çocuklar en yakınlarından kaçıp, annelerinin mezarına sığınırlar.
Rüzgarda salınan selvi dalları çocukların kulaklarında "Yavrum!" diye yankılanır. Kutup rüzgarı, Lodos, Samyeli, Meltem hep "annenin sesiyle eser. Bu yüzden Muson da ılık gelir onlara; üşümezler karda, kışta. Çocuklar annelerini bağrına basan kabristanı "bayram sabahı" gibi severler. Okuldan eve dönen bir çocuk, kapı açılınca ilk önce "Anne" der, çağrısına cevap alamayınca, kapıyı açana, "Annem nerede?" diye sorar. Annesine gitmeli, annesini koklamak, terleyen saçlarına annesinin eli değmeli, hakikatin içine girer gibi kucağına oturmalı annesinin. Muallim azarladıysa da, "Aferin!" dediyse de evvela annesine anlatmalı olan her bir şeyi. Çünkü o bilir ki, onu en iyi annesi anlar.
Çocuğa okuldan, parktan dört duvardan oluşan eve dönüşü güzel gösteren de annedir. Bu yüzden "anne" ölünce kilitlenir baba ocağı. Babanın yeni eşi "anne" değil, "kadındır. Çünkü merhameti noksandır. Köyden şehre dönerken çuval çuval erzak dolduran ananın elleri çekilince dünyadan, kurur babanın bağı, bahçesi; kilitlenir kileri.
Annemizdir bizi ayakta tutan; köye, obaya bağlayan. Hastalığın pençesinde kıvranan yavrusu için ameliyathane önünde dua eden doksan yaşındaki bir kadını ayakta tutan annelikten başka nedir?!
Ağlayan bir yetimin sesini duyunca teselli cümleleri boğazında düğümlenen, nemlenen gözlerinde güneş bile simsiyah kesilen "kız çocukları" da annedir. Çünkü annelik fıtridir. Bir kadın doğurmakla değil, merhametle anne olur. Dışarıya atmak için kızının 18 yaşına gelmesini bekleyen, bütün sevgisini köpek yavruları üzerinde teksif eden kaç milyon MADAM bir anne yapar?!
Huzurevlerinden Huzurlu Evlere Anneler
Tefekkürü gibi, tesettürü de İslâm olan, İslâm'dan başka sığınak, barınak ve tutamak tanımayan kızlar, kadınlık ehramını yeniden merhamet zemininde yükseltecektir. İşte o zaman anneler huzurevlerinden, huzurlu evlere taşınacak. Bir daha sular testilerde yosun tutmayacak, sokakta kediler aç dolaşmayacak, kuşlar karlı günlerde yemsiz kalmayacak. Çünkü salonlarında muhabbet karılan, sofralarına "besmeleyle" başlanan, "hamdeleyle" kalkılan, günde beş defa seccadelerin serildiği evlerde İslâm'ın kızları var.
Gökyüzüne çekilen kadınlar, onlarla dönecek dünyamıza. Âişeler, annelik ödevini merhametleriyle yerine getirecek. Yeni çağa uyan evlerde acı çeken insanlara, "İşte buyrun, Saadet Asrı'ndaki huzur evleri!" diyecekler. Namaz, oruç, mahremiyet, tesettür, tevekkül, tedebbür, sabır ve merhamet üssüdür evimiz. Mimarı da, muhafızı da İslâm'ın kızıdır.
İslâm'ın Kızı! Acı seninle tatlanacak, kış seninle bahar olacak. Fırtınalar seninle durulacak, karanlık seninle dağılacak. Gökten sadırlara sükunet senin duanla yağacak. Bedenlerine tutsak kadınlara, "Eğer ruhunuzu özgürleştirirseniz, siz de özgürleşirsiniz." de! Onlara, "bir kızın ruhunun ancak iffet kalıbında mayalanacağını" söyle!
Milletin özlemini çektiği İslam kadınına dair pek çok hususiyeti farklı zaviyelerden tahlil eden bu kitap İslâmın kızına hangi hayatı niçin yaşayacağı ve hangi evi nasıl kuracağını anlatmaya matuftur.
İhsan ŞENOCAK
Haziran – 2017