Gurerül Hikem

Fiyat:
50,00 TL
İndirimli Fiyat (%40) :
30,00 TL
Kazancınız 20,00 TL
Geçici olarak temin edilememektedir. Temin edildiginde

Kitap           Gurerü’l Hikem
Yazar          Muhammed Temimi Amedi
Tercüme     Kadri Çelik
Yayınevi     Önsöz Yayıncılık
Kağıt Cilt     2.Hamur, Kalın Cilt
Sayfa Ebat  536 Sayfa,  15x21 cm.
Yayın Yılı    2018
   

 
Muhammed Temimi Amedi, Gurerül Hikem kitabı nı incelemektesiniz.   
Önsöz Yayınları Gurerü’l Hikem kitabı hakkında yorumları oku yup kitabın konusu, özeti, fiyatı, satış şartları hakkında bilgiyi geniş bir şekilde edinebilirsiniz.

Yaratan Rabbinin adıyla oku . O, insanı " alak " dan yarattı. Oku, Senin Rabbin en cömert olandır. Alak 1-2


Gurerü'l-hikem kitabının yazarı kadı Nâsihuddin Ebu'l-Feth Muhil-vâhid b. Muhammed Temîmî Mnedî (Diyarbakırlı) büyük bir âlim ve değerli bir muhaddistir.

Yazar, İmam Ali'den (a.s.) kısa cümleler halinde bu kitapla 11 bine yakın hadise yer vermiştir. Amedî büyük emek sarf ederek hazırlamış olduğu kitabın başlangıcında eseri kaleme alış nedeni hakkında şunları söylemektedir:

"Zamanının en bilgini, en şahsiyetlisi, en yücesi. Peygamber'e en yakın ve ondan en çok istifade edilen birisi olduğu halde İmam Ali nin görmezlikten gelinmesi ve sözlerinin çok azıyla yetinilmesi oldukça ilgine bir durumdur. İmam Ali'den nakledilen bu hikmetli sözler onun sonsuz okyanusundan sadece bir damladır.

Dilim tutulduğu ve kemal rütbesinden mahrum olup onların yüce makamım idrak etmekten aciz kaldığım halde yine de gücüm yettiğince Hz. Ali'nin kısa hikmetli sözlerini bir araya getirmeye çalıştım. Şüphesiz ki. Hz. Ali'nin yüce makamı karşısında bütün belagat erbabının dili tutulmuş, hikmet ehli bir benzerini getirmekten aciz kalmıştır. Allah da biliyor ki, ben denizden sadece köpüğü avuçlayan ve övüldüğü hâlde acizliğini itiraf eden bir kimse gibiyim. Zira Hz. Ali hiç şüphesiz ki, nebevi ilmin kaynağını yudumlamış tüm vücudu ilâhî ilim ile dolup taşınıştır. Nitekim sözü hak ve doğru olan Hz. Ali nakledildiği üzere şöyle buyurmuştur: Şüphesiz ki, iki tarafım (tüm varlığım) ilim ile doludur, keşke onu taşıyabilecek kimseleri bulabllseydim. "

Gurerul Hikem

 Mahallâtî'nin Önsözü

Allah'a hamd ve Resûlüne salât ve selamdan sonra... Bendeniz bun­dan yaklaşık 30 yıl önce kendi eserlerimde muhtelif rivayetleri bir araya getirmek isteyince sürekli olarak nefis Gurerül Hikem kitabına ihtiyaç duydum. Ama ne yazık ki, düzenlemesi konulu olmadığı için ahlâkî ve benzeri bir çok konularda bir hadis bulma hususunda büyük zorluklarla karşılaştım. Zira merhum yazar (r.a.) bu hadisleri Arapça alfabeye göre düzenlemişti (konulu değildi.) Dolayısıyla haset, kibir, ihtiras, fedakârlık, tevekkül vb. konularda bir hadis bulmak istediğimde bütün kitabı göz­den geçirmek zorunda kalıyordum. Devrim'in ilk yıllarında merhum Allâme Cemal Hansâri'nin (r.a.) açıklamaları ve Seyyid Celâleddin Muhaddis Ermevî'nin önsözü ile basılan 7 cildik eseri gördüm. Yazar ayrı bir cilt halinde konulu bir fihrist hazırlayarak bu eksikliği bir nebze de olsun gidermişti. Bendeniz Kırk Hadis vb. eserlerimde bu konulu fihrist­ten çok istifade ettim. Allah kendisinden razı olsun.

Ama buna rağmen söz konusu fihristin de birtakım problemleri vardı.

Örneğin:

1-Hz. Ali'nin uzun cümlelerini naklederken sadece başlangıcıyla ve birkaç nokta ve kaynağını vermekle yetinilmiştir. Dolayısıyla hadisin devamı yer almamıştır.
2-Kelimeler küçük harfler ile ve harekesiz olarak aktarılmıştır.
3-Birçok ilgili hadisler gözden kaçmış, zikredilmemiş veya bazı hu­suslarda tekrar edilmiştir.
4-Bazı hadisler ilgili olmadığı bölümlerde yer almış, gerekli yere yerleştirilmemiştir.
5-Birçok konu gözden kaçmış, hadisler başlıksız zikredilmiş ve gi­dermeye çalıştığımız düzensizlikler görülmüştür.

Elbette söz konusu fihrist, üstadın öğrencileri tarafından hazırlandığı için bu tür eksikliklerin olması doğaldır. Dolayısıyla rivayetlerin özetle ve hareketsiz olarak nakledilmiş olması da normaldir.
***
Merhum Allâme Cemal Hansârî'nin tercüme ve şerhi oldukça ilmî ve araştırmaya dayalı olarak yazıldığı, onun İslamî ilimlerdeki derin bil­gisini gösterdiği ve diğer tercüme ve şerhlere oranla kapsamlı ve kıyas edilmez bir eser olduğu halde yine de birtakım problemler içermekte­dir. Özellikle bugünkü neslin anlamayacağı kelimeler kullanılmış, harfi harfine tercüme edilmiştir. Dolayısıyla bu durum eserden istifade edil­mesini güçleştirmiştir.

Bu yüzden bendeniz iki yıl önce Allah'ın yardımıyla ilk fırsatta bu fihristi tamamlayıp gücüm oranında eksikliklerini gidermeyi kararlaştırdım. Arapça metni harekelendirip çok sade bir dille tercüme edip oku­yucuların istifadesine sunmayı hedefledim. Böylece bu inci sözlerin ve insan yetiştiren beyanın sahibi Müminlerin Emiri Ali b. Ebî Tâlib'in bu günahkâra bir teveccüh etmesini ve herkesin nefsiyle hesaba çekileceği kıyamet gününde şefaatine nail olmayı ümit ediyorum.

Maalesef çeşitli işler, bedensel zayıflık, yaşlılık ve hastalıklar bir türlü buna fırsat vermedi. Bazen niyet edince de önümde çok uzun ve zor bir yol görüyor, vazgeçiyordum.

Sonunda 1999 tatilinde bu işe başladım. Allah'ın umulmadık yerden lutfuna mazhar oldum ve düşündüğümden çok daha kısa bir sürede bu işi sona erdirdim. Tercümesi, metninin harekelendirilmesi ve baskıya ha­zır bir hale getirilmesi 4 ay sürdü.
Bu yüzden Allah Teâlâ'ya bana verdiği bu büyük başarıdan dolayı hamd ediyorum.

       Yazarın Kısa Biyografisi

Gurerü'l-Hikem kitabının merhum yazan büyük Muhaddis Kadı Nâsihuddin Ebu'l-Feth Abdülvâhid b. Muhammed Temîmî Amedî (la­kabı Nâsihuddiridir. ) h. 5. asır âlimlerinden olup h. 510 yılında vefat etmiştir. H. 588 yılında vefat eden Merhum İbn Şehrâşûb ondan riva­yet icazeti almıştır. Aynı zamanda Seyyid Râzî, Seyyid Murtaza ve Şeyh Tusî'nin de çağdaşıdır.

Kâmus ve Takvîmu'l-Buldân'm naklettiğine göre Amed, Dicle ile Fırat arasında yer alan bir şehrin (Diyarbakır'ın) adıdır. İbn Şehrâşûb, Allâme Meclisî, Muhaddis Nuri, Ravzatül-Cennât kitabının sahibi ve Muhad­dis Kummî bu kitabın yazarını övmüş, muteber kabul etmiştir. Mer­hum Meclisî ve Muhaddis Nuri'nin kitaplarında bu kitaptan birçok riva­yet nakledilmiştir.

Çağdaşlarından olan Merhum Hıyâbânî Reyhdnetü'I-Edeb adlı kita­bında bu büyük kitap hakkında şöyle demektedir: Amedî (Diyarbakırlı) Abdülvâhid b. Muhammed b. Mahfuz b. Abdülvâhid Temîmî Amedî büyük bir âlim, değerli bir muhaddis, kâdî, Ehl-i Beyt taraftan ve 12 İmam mek­tebinin takipçisi olup künyesi Ebu'l-Feth, lakabı ise Seyyid Nâsihuddiridir. Değerli kitabı Gurerü'l-Hikem ve Dürerül-Kelîm'i Cemal Hansârî şerh et­miştir ve h. 588 yılında vefat eden İbn Şehrâşûb kendisinden bu kitaptaki rivayetleri nakletme hususunda icazet almıştır. Bihâru'l-Envâr kitabında da bu kitaptan rivayetler yer almış Bombay, Kahire ve Mısır'da basılan söz konusu kitabına itimat edilmiştir. Amedî (Diyarbakırlı) h. 510 yılında ve­fat etmiştir. Onu Ehl-i Sünnet'ten zannedenler hata etmektedir.

 Gurerü'l-Hikem Kitabı Hakkında

Merhum yazar, Hz. Ali'den kısa cümleler halinde bu kitapta 11 bine yakın hadis nakletmiştir. Amedî bu konuda büyük emek vermiş, eski­lerin tabiriyle 4 bin beyitten fazla kelimeyi çok farklı kaynaklardan bir araya getirerek, kitabın başlangıcında şöyle demiştir:

Övgüye layık olan Allah'a hamd olsun ki, bizlere başarı ihsan etmiş, kendini tanıma yoluna hidayete erdirmiş, tevhidiyle süslendiğimiz için bize bütün insanlardan üstünlük vermiştir. O'nun ayrı nimetlerine ve esenlik bağışlarına
 
hamd olsun; insanların düşüncelerinin nihayetine ermekten aciz kaldığı ve idraklerinin sayamadığı bir hamd ile...
Allah'tan başka bir ilah olmadığına, tek olduğuna ve ortağı olmadığına şa­hadet ederim; dili doğruyu konuşan ve ihlaslı kalbi hak inançları ile dolu olan kimsenin şahadeti ile...

Yine şahadet ederim ki, Hz. Muhammed (s.a.a.), Allah'ın, kullan arasın­dan seçtiği ve doğruluk yolunun davetçisidir. Bütün ümmetlerin bâul yol­lara saplandığı ve sapıklıkta birbirini izlediği bir durumda onu risaleti ile göndermiştir. Allah, Peygamberi vasıtasıyla dinin açık yollarını tanıtmış, yakîn yollarını aydınlığa kavuşturmuş, hakkı açığa çıkarmış, bâtılı öldü­rüp yok etmiştir.

Ayrıca Allah'ın rahmeti Resûlullah'a, seçilmişlerden ve iyilerden olan Ehl-i Beyt'ine ve ashabına olsun; gece gündüz asla kesilmeyen ve tükenmek ne­dir bilmeyen bir rahmet...

Nefsini heba eden ve rabbânî rahmete muhtaç olan bendeniz Abdülvâhid b. Muhammed b. Abdülvâhid Amedî Temîmî (Allah'ım benden razı ol) bu faydalı kitabı kaleme aldım, hadisleri bir araya topladım, bundan bü­yük bir kıvanç duydum. Müminlerin Emiri Hz. Ali b. Ebî Tâlib'in herkese faydası bulunan hikmetli sözlerini bir araya topladım. Allah'ım bu konuda bana yardım et.

Zamanının en bilgini, en şahsiyedisi, en yücesi, Peygamber'e en yakın ve ondan en çok istifade edilen birisi olduğu halde İmam Ali'nin görmezlik­ten gelinmesi ve sözlerinin çok azıyla yetinilmesi oldukça ilginç bir durum­dur. İmam Ali'den nakledilen bu hikmetli sözler onun sonsuz okyanusun­dan sadece bir damladır.
Dilim tutulduğu ve kemal rütbesinden mahrum olup onların yüce ma­kamım idrak etmekten aciz kaldığım halde yine de gücüm yettiğince Hz. Ali'nin kısa hikmedi sözlerini bir araya getirmeye çalıştım. Şüphesiz ki, Hz. Ali'nin yüce makamı karşısında bütün belagat erbabının dili tutulmuş, hik­met ehli bir benzerini getirmekten aciz kalmıştır. Allah da biliyor ki, ben denizden sadece köpüğü avuçlayan ve övüldüğü halde acizliğini itiraf eden bir kimse gibiyim. Zira İmam Ali hiç şüphesiz ki, nebevî ilmin kaynağını yudumlamış tüm vücudu ilâhî ilim ile dolup taşmıştır. Nitekim sözü hak ve doğru olan İmam Ali, nakledildiği üzere şöyle buyurmuştur:

"Şüphesiz ki, iki tarafım (tüm varlığım) ilim ile doludur. Keşke onu taşıyabi­lecek kimseleri bulabilseydim."

Şüphesiz ki, ben topladığım ve Arapça alfabeye göre düzenlediğim bu ha­dislerin senederine özet olsun diye yer vermedim. Hz. Ali'nin seci ve kafiye açısından uyumlu olan sözlerini bir araya getirdim. Zira kafiyeli sözler ku­laklarda daha güzel yer eder, kalplerde daha iyi yerleşir. Çünkü nefis, ka­fiyeli sözleri ister ve düz yazılardan kaçınır. Kafiyeli sözlerin ezberlenmesi daha kolaydır, telaffuzu daha tadıdır. Uzamasın diye birçoğunu kısalttım. Sadece dertlere şifa olan, akıl ve edep sahipleri için yeterli olan sözlerine yer verdim. Adını da Gurerü'l-Hikem ve Dürerül-Kelîm (nurlu hikmedler ve inci sözler) koydum. Allah'tan bana güzel mükâfat vermesini dilerim. Her türlü ayıptan münezzeh olan Allah'a sığınırım. Tevfik sadece O'ndandır. Sa­dece O'na tevekkül ederim ve şüphesiz ki, dönüşüm O'nadır.

Merhum Muhaddis Ermevî yaptığı önemli araştırmalar neticesinde bu kitabının önsözünde şöyle demektedir:
Evet bu önsözden de Gurerü'l-Hikem ve Dürerü'l-Kelîm kitabının ne kadar önemli olduğu açık bir şekilde anlaşılmaktadır. Zira bu kitapta yer alan sözler Müminlerin Emiri Hz. Ali'nin nurlu kelimeleridir. Bu nurlu sözleri bir araya toplayan ve sıhhatini ifade eden kimse ise Ebu'l-Feth Abdülvâhid Amedî'dir. Bu kitabı şerh eden büyük zât ise Cemâleddin Muhammed Hansâri'dir. Bütün bunlar elinizdeki kitabı tanıtmak için yeterlidir. Bundan daha üstün bir nitelik düşünülemez.

Bu önemine binaen günümüze dek bütün İslam âlimleri bu kitaba bir de­ğer vermiş, ilgi ile istifade etmiş ve herkese önermiştir. Nesilden nesle istin­sah edilmiş (elle yazılarak çoğaltılmış), insanların istifadesine sunulmuştur. Bunun en büyük delili ise sayısız nüshasının var oluşudur. Çünkü bütün özel ve genel kütüphanelerde en azından bir nüshasını görmek mümkün­dür. Kitabın nüshalarını karşılaştırdığımızda ise Müslümanların bu kitaba gösterdiği özel ilgiyi açıkça görmekteyiz. Bunun da en büyük şahidi İslam ülkelerinde bu değerli kitabın antika nüshalarının varlığıdır. Bütün nüsha­lar genelde tashih edilmiş, tercümesi yapılmış, süslenmiş, değerli ciltlerle 
kaplanmış, çerçeveye alınmış özenle korunmuştur. Bu da Müslümanların bu kitaba gösterdiği büyük sevgi ve ilgisini göstermektedir.
Aynca merhum Muhaddis Ermevî, Doktor Hasan Menuçehr'den şöyle dediğini nakletmektedir:

Bu kitabın çeşidi el yazma nüshaları Türkiye, İngiltere, Fransa, Hindistan ve İran (Astane-i Kuds-i Rezevî, Meclis-i Şura-i Milli ve Medrese-i Ali-i Sipehsalar) kütüphanelerinde mevcuttur. Bu kütüphanelerin fihristine müracaat edildiği takdirde bu nüshalar hakkında detaylı bilgi almak mümkündür.

   Kitap Hakkında Birkaç Hatırlatma
  1. Dipnotlarda hadislerin anlamı ile ilgili açıklamalar büyük âlim, allâme, muhakkik merhum Cemal Hansârî'ye (r.a.) aittir. Merhum Mu­haddis Ermevî Şerh-i Gurerü'l Hikem kitabı nın önsözünde onun hak­kında şöyle demektedir:
         Bu kitabı şerh eden Cemâleddin Muhammed Hansâri Ehl-i Beyt toplumu­nun ünlü âlimlerinden biridir. Hak ilimlerin yayılmasında ve Ehl-i Beyt mektebinin tanınmasında çok büyük adımlar atmış, önemli hizmetler yap­mış ve geride birçok eser miras bırakmıştır.
  1. Hz. Ali'nin sözlerinin başında iki sıra rakam verilmiştir. Bold (koyu) karakterle yazılmış birinci numara, hadislerin zincirleme numarasıdır. İtalik karakterle yazılmış ikinci numara ise konuların kendi içindeki sıra numarasıdır. Rivayetlerin sonunda ise aslına müracaat etmek isteyenler için, hadislerin merhum Cemal Hansârî'nin Şerh-i Gurerü'l-Hikem kita­bı ndaki cilt ve sayfa numarası zikredilmiştir.
  2. Daha önce de söylendiği gibi Gurerü'l-Hikem'in farklı baskılan vardır. Zira İran, Bombay, Sayda, Mısır ve Suriye'de defalarca basılmıştır. Bize göre birkaç nüsha üzerinden karşılaştırma yapılmış ve tashih edil­miş olan bu yedi ciltlik nüsha daha sahihtir. Biz de bu metni esas aldık. Bir rivayet Nehcü'l-Belâğa gibi başka bir kitapta da yer almışsa onunla da tatbik ve mukabele ettik.
  3. Hadislerin konulu düzenlenişi hususunda da merhum Cemal Hansârî'nin Şerhi ile basılan 7 ciltlik üniversite baskısını ve merhum Muhaddis Ermevî ile öğrencilerinin hazırladığı eseri kaynak edindik. El­bette başta da söylendiği gibi biz sadece işin eksiklerini gidermeye ve ta­mamlamaya çalıştık. Dolayısıyla kitapta yer alan bütün hadisler fişlendi, 500'ü aşkın gözden kaçan hadis eklendi ve ilgili yerlere konuldu. Yanlış konularda yer alan hadisler asıl yerleştirildi ve bütün bir metin harekelendirildi. Bu açıdan önemli bir iş yapmış olmayı ümit ediyoruz.
          5-Bu fihrist Arapça alfabe sıralamasına göre hazırlanmış, Arapça kav­ramlar esas alınmış, altına Farsça tercümesi yapılmış, başında da Farsça bilenlerin istifade etmesi için Farsça fihrist hazırlanmıştır. 1

Son olarak hatırlatmak gerekir ki, biz yaptığımız bütün çalışmalara rağmen işimizin eksiksiz ve kusursuz olduğunu iddia etmiyoruz. Başkaları da bizim eksikliklerimizi görüp onları giderebilir. Değerli okuyucu­lardan kitap hakkındaki önerilerini yayınevi vasıtasıyla bizlere ulaştır­malarını bekleriz.
Başta da sonda da hamd Allah'a mahsustur.

H. 22 Rebiussâni 1419-Şemsi 24 Murdad 1377
(15 Ağustos 1999) Tahran-Seyyid Hâşim Resûlî Mahallâtî

Biz ise bu değerli eseri tercüme ederken kolay olmakla birlikte Arapça ve Farsça alfabe sıralamasına göre tercüme etmedik. Daha çok, Türk okuyuculularının ra­hat bir şekilde istifade etmesini sağlamak için büyük zorluklara katlanarak Türkçe alfabeye göre hazırladık. Okuyucuların Türkçe alfabe sıralamasına göre istedik­leri her konuyu ilgili yerinde kolayca bulabilecekleri bir hale getirdik.

 
Diğer Özellikler
Stok Kodu9786055030667
MarkaÖnsöz Yayıncılık
Stok DurumuBu ürün geçici olarak temin edilememektedir.
9786055030667
En yeni ürünler
Güvenli teslimat
Kampanyalı ürünler
Piyasadaki en iyi fiyat

PlatinMarket® E-Ticaret Sistemi İle Hazırlanmıştır.