Kitap Hz. Muhammed ve Evrensel Mesajı
Yazar Prof. Dr, İbrahim Sarıçam
Tashih Altan Çap, Mehmet Ali Soy
Yayınevi Diyanet İşleri Başkanlığı Yayınları
Kağıt - Cilt 1.Hamur, Karton kapak cilt
Sayfa - Ebat 440 sayfa, 16x23.5 cm
Yayın Yılı 2018 - 11. Yeni Baskı
Diyanet İşleri Başkanlığı Yayınları Hz. Muhammed ve Evrensel Mesajı kitabını incelemektesiniz.
İbrahim Sarıçam Hz. Muhammed ve Evrensel Mesajı kitabı hakkında yorumları oku yup kitabın konusu, özeti, fiyatı, satış şartları hakkında bilgiyi geniş bir şekilde edinebilirsiniz.
Yaratan Rabbinin adıyla oku . O, insanı "alak" dan yarattı. Oku, Senin Rabbin en cömert olandır.Alak 1-2
Hz. Muhammed ve Evrensel Mesajı
Prof. Dr. İbrahim Sarıçam
Hz. Peygamber'in tebliğinde en fazla dikkati çeken hususlardan birisi, mesajın yoğun bir değerler sistemi içermesi ve bu değerlerin evrensel niteliğe sahip olmasıdır.
Vahiy sürecinde bireysel ve toplumsal düzeyde uygulama alanına konulan değerler, bütün insanları kuşatan, çağdan çağa, ülkeden ülkeye değişmeyen, her coğrafyada, her toplumda ve her zaman geçerli olabilen, her ortamda davranış ve uygulamalara yansıtılabilen niteliktedir.
O'nun
mesajının evrensel oluşu, bizzat Kur'an-ı Kerim'de ifade edilmiştir.
( ARKA KAPAK )
Hz. Muhammed ve Evrensel Mesajı
İbrahim Sarıçam Yazar “
Hz. Muhammed ve Evrensel Mesajı” isimli
kitabının önsözünde kısaca
kitabı yazma amacını şu şekilde belirtmiştir: “
Hz. Muhammed (sav) ‘in hayatın gerçekleri içinde doğru bir şekilde tanıtılmasını ve anlaşılmasını sağlamak bunun
evrensel niteliğe sahip olan faaliyetlerini davranışlarını ortaya koymak ve belli başlı konulara yaklaşmaya sunmaktır.”
Yazar çalışmasını hazırlarken başvurduğu kaynaklar ve takip ettiği metod hakkında ayrıntıya girmeksizin ana hatları ile bilgi verir. Kaynaklarının başında ise Kur’an-ı Kerim gelmektedir.
Hz.Peygamber‘in hayatı Kur’an-ı Kerim’den bağımsız düşünülemez. İkinci temel kaynağının ise hadis külliyatı olduğunu söyler. Ayrıca en eski
Siyer ve Meğazi
kitaplarından da faydalandığını belirtmeden geçmez. Ayrıca klasik kaynaklarımızda ki bilgilerin günümüzle bağlantısını daha iyi kurabilmek amacıyla Aliya İzzetbegoviç ve Cabirî gibi yakın tarihimizin ünlü düşünürlerinin değerlendirmelerini de göz ardı etmemiştir.
Bu arada son zamanlar da
Hz. Peygamber’in hayatını veya hayatının ve şahsiyetinin çeşitli yönlerini ele alan kıymetli araştırmaların yapıldığını da belirtmek gerekir. Bu bağlamda değerli tebliğleri ihtiva eden Türkiye Diyanet Vakfı’nın düzenlediği Kutlu Doğum Sempozyumlarını ve Ebedî Risalet Sempozyumunu örnek olarak hatırlatır.
Yazar kaynak değerlendirmesinin yanı sıra çalışmada takip ettiği metod ile ilgili bazı açıklamalar yapar. Hedefi
Hz. Peygamber’in
hayatını, faaliyetlerini ve örnek alınması gereken kişiliğini ortaya koymak olarak belirler. Ancak Kur’an-ı Kerim,
hadis kitapları ve
İslam Tarihi’nin ilk kaynaklarındaki
Peygamber tasviri ile tarihin seyri içinde zamanla halkın muhayyilesini besleyen özellikle bazı edebi eserdeki
Peygamber arasında ciddi farklar bulunduğunu söyler. Edebi eserlerden mesela Ahmet Mürşit Efendi’nin Ahmediye adlı eseri ve
Muhammed Bican’ın Muhammediye gibi bazı
kitapların halktaki Peygamber sevgisini geliştirmeye yönelik olumlu katkısından bahsedilebilir.
Olayları doğru bir şekilde tespit etmeye çalışmıştır yazarımız. Her şeyden önce çalışmasını kabul gören doğru ve sağlam kabul ettiğimiz rivayetleri esas alarak hazırlamıştır.
Okuyucunun kaynağa müracaatını kolaylaştırmak amacı ile de konu ile ilgili almış olduğu bilgileri dipnotta vermiştir. Yine gerekli gördüğü yerlerde rivayetler ve olaylar üzerinde yapmış olduğu tahlilleri kaydetmenin kitabın hacmini artıracağı ve okuyucuyu yoracağını düşünerek vermemiştir. Bir başka ifade ile akademik tartışmalardan uzak durmuştur. İhtilaflı görüşteki konuları da yazmamıştır. Bununla birlikte de akademik zihniyetten uzaklaşmamaya çalışmıştır.
Önemle üzerinde durmaya çalıştıkları bir başka konu da
Hz. Peygamber’in savaşlar dışında ki faaliyetlerine ellerinde bulunan malzeme nispetinde yer vermeye çalışmasıdır.
Hz. Peygamber’in hayatının ve faaliyetlerinin ele alındığı bir eserde onun savaşları dışında ki faaliyetlerinin de ele alınması gerekmektedir diye düşünüyorum. Bir başka deyişle
Hz. Peygamber sadece veya ağırlıklı olarak sadece savaşlarla tanıtılmaktadır ama bu çok yanlıştır yazara göre. Aksi takdirde Hz.
Peygamber’i tam manası ile tanımayan okuyucu
da Hz. Muhammed (sav.) hakkında sanki yalnızca beş altı defa savaş yapmak üzere gönderilmiş yanlış bir
Peygamber imajı hasıl olmaktadır.
Yazar kitabını klasik tarzda
hayatı ve kişiliği gibi iki veya üç bölüme ayırma yerine birbirine bağlantılı konuları ard arda sıralayarak ana başlıklar altında sıralamıştır.
Yazar çalışmasını temel kaynaklar da
Hz. Muhammed’in faaliyetlerini, sözlerini ve davranışlarını izlemek sureti ile kaleme almıştır. Başlıkları tespit ederken ve olayları işler iken onu merkez almış ve onun davranışlarını yansıtan malzemeyi değerlendirmeye çalışmıştır yazar. Hedefi
Hz. Muhammed’in tarihî kişiliğini bugünkü kuşağa en doğru bir şekilde aktarmaya gayret göstermek ve onun şahsında İslam’ı anlatmaktır. Bununla birlikte her şeyi eksiksiz bir şekilde ortaya koyduğu iddiasında da bulunmaz.
Hz. Peygamber’in hayatı kişiliği ve faaliyetleri ile ilgili bölümlere geçmeden önce onun içinde doğduğu yetiştiği kendisine peygamberlik görevinin verildiği ve İslam’ı tebliğ ettiği ortamın coğrafî, etnik, sosyal, kültürel, ekonomik ve dinî yapısının ortaya konulması gerekir. Bu bölüm kaleme alınırken onun peygamberlik döneminde ki faaliyetlerinin daha iyi tanınmasına anlaşılmasına ve temellendirilmesine yardımcı olunması amaçlanmıştır. Mesele Arap Yarımadası’ndaki siyasi durum ele alınır iken Hz. Peygamber’in faaliyet gösterdiği ve ilişki kurduğu bölgelerde ki siyasi yapının tespitine çalışılmıştır.
Yazar kitabın giriş bölümünde Hz. Peygamber’in her zaman ve her yerde İslam’a davet ve tanıtım faaliyetinde bulunduğunu belirtir. Onun Medine döneminde gönderdiği tebliğ ve irşad heyetlerinin yanında gazve ve seriyyelerinde dahi davet faaliyetlerine dair örnekler bulmak mümkündür. Hudeybiye Barışına kadar toplu olarak bazı kabilelerin ve şahısların İslam’a dahil olduklarını görmekteyiz. Ancak Hudeybiye Barışı’ndan itibaren Hz. Peygamber’in vefatına kadar geçen dört yıl zarfında İslam daha hızlı bir şekilde yayılmış ve geniş halk kitleleri bu dini kabul etmişlerdir. Şüphesiz bu konuda Hz. Peygamber’in İslam’ı tanıtma ve yayma faaliyetlerinin büyük rolü olmuştur.
Yazar Mekke dönemini ele alırken Hz. Peygamber’in Mekke döneminde İslam’a davet faaliyetleri üzerinde durur. Ayrıca kişiliği ile ilgili bölümde de davetçiliğini işler. Faaliyetleri ve İslam’ın yayılışı başlığında ise onun çevre ülke hükümdarlarına, kabile başkanlarına ve etkili şahıslara İslam’a davet mektupları göndermesini, bu mektupların İslam’ın yayılması açısından önemini ve Medine’ye daha ziyade hicretin dokuz ve onuncu yılında gelen heyetlerin İslam’ı yayma faaliyetleri arasındaki yerini ele alır.
Kanaatimize göre bu
kitabın özellikle yeni nesillerce okunması,
Hz. Muhammed’i ve ilkelerini tanımaları açısından oldukça önemlidir.
Hazırlayan: Ömer Sağlam
Diyanet İşleri Başkanlığı Yayınları Hz. Muhammed ve Evrensel Mesajı kitabını incele diniz.