Kitap Masumiyetin İncisi Hz. Meryem
Yazar Nurdan Damla
Yayınevi Hayat Yayınları
Kağıt Cilt 2.Hamur, Karton kapak cilt
Sayfa Ebat 392 Sayfa - 13.5x21 cm
Nurdan Damla Masumiyetin İncisi Hz. Meryem kitabı nı incelemektesiniz.
Hayat Yayınevi Masumiyetin İncisi Hz. Meryem kitabı hakkında yorumları oku yup kitabın konusu, özeti, fiyatı, satış şartları hakkında bilgiyi geniş bir şekilde edinebilirsiniz.
Yaratan Rabbinin adıyla oku . O, insanı " alak " dan yarattı. Oku, Senin Rabbin en cömert olandır. Alak 1-2
DİBACE
Zamanın silemediği isimler vardır. Yorulmuş ve bunalmış modern çağ insanına rota tayin eden kutup yıldızıdır onlar. Kuranda ve diğer semavi kitaplarda adı geçen ve dolaylı olarak bize sunulan bu şahsiyetler, geçmişin sırlı hazineleri gibi bizim onları keşfetmemizi beklerler. Meryem ile oğlu İsa (a.s.) onlardan biridir. Her geçen gün biraz daha globalleşen ve sekülerleşen dünyada Hz. Meryem gibi insanlığın kaderini üstlenmiş, rol model şahsiyetleri tanımaya ihtiyacımız var. Doğuştan var olan özellikleri ve ahlaki üstünlüğüyle Hz. Meryem hem kendi dönemi hem de sonraki asırlarda inanan kadınların öncüsü konumundadır. O, iffeti, sadakati ve itaatiyle saflığın simgesidir. Araya yüz yıllar girmiş olsa da bütün dünya gençliği onların ahlaki erdemlerini benimsemeye muhtaçtır ve gerçek saadet ancak bununla kaimdir.
Onlar yaşamış oldukları hayat üzerinden insanlığa hizmet etmeye devam etmektedirler. Dinî kaynakların üstün ahlaki nitelikler atfederek bahsettiği ve öne çıkardığı bu saygıdeğer karakterin anlaşılması ve anlatılmasında mevcut imkânların seferber edilmesi, günümüz dünyasının dinî yapısı açısından son derece önemlidir. Farklı kültürler arasındaki iletişim imkân ve şartlarının büyük ölçüde değiştiği çağımızda bu misyonun daha elzem ve nispeten daha kolay olduğunu düşünüyorum. Dünyanın yarısından çoğuna yayılmış iki dinin ortak mirası olan Hz. Meryem'in daha iyi tanınmasının, gittikçe sekülerleşen ve bundan dolayı ahlaki anlamda hastalanan bireylerin ve toplumların manevî cephesine de şifa olacaktır.
Hz. Meryem, tüm zamanların en iffetli ve en mükemmel kadını olarak tanımlanır. Dünyevi kaygılardan soyutlanmışlığın ve Allah'a adanmışlığın sembolüdür o. Dolayısıyla onun nail olduğu ihsanların benzerlerini, kendisini Allah'a adayan herkes elde edebilir. Çünkü biz Müslümanlar arasında katı bir Meryem kültü yoktur. Bizden birisidir Meryem. Bizim gibi yemek yiyen, su içen, gezen, yürüyen ve yorulandır. İslam inancına göre o, Tanrı doğuran ana ya da her türlü manevi kirden korunmuş olarak Tanrı katma yükseltilmiş bir kişi değildir. Ancak bu durum biz Müslümanların ona değer vermediği anlamına gelmemelidir. Kadim kitabımız Kuran'da Allah tarafından seçildiği ve dünya kadınlarına örnek gösterildiği bildirilen, aynı zamanda da ismiyle hitap edilen tek kadındır. Kur'an'da Hz. Musa, Hz. İbrahim ve Hz. Nuh'tan sonra en fazla adı geçen dördüncü kişi Meryem'dir. Süleyman Çelebi, Hz. Muhammed'in (s.a.v.) veladeti anında Hz. Amine'nin yanma gelen üç huriden biri olarak Meryem'i tasvir eder.
Onunla ilgili olarak kullanılan "Tamı Doğuran, Tanrının Annesi, Gökler Kraliçesi" gibi ifadeler onu insanüstü bir varlık olarak göstermektedir. Meryem taassubu, ilk iki yüzyıldan sonra giderek artmış ve farklı bir bağlılığa dönüşerek ona tanrısal bir vasıf verilmiştir. Öyle ki o, bu itibarla neredeyse Hz. İsa'nın önüne geçmiştir. Onunla ilgili yüzlerce hatıra ve anı sembolleştirilmiş, dinî bir ritüel hâline dönüştürülmüştür. Adı şehirleri süslemiştir Meryem'in. Virginia, Maryland, Santa Maria gibi şehirler onun anısına kurulmuştur. Asırlardır dünyanın neresinde olursa olsun, doğan kız çocuklarına her dinde ortak olarak verilen tek kız ismi Meryem'dir. O sadece diğer dinler için değil İslam dini adına da büyük öneme sahiptir. Modern çağlarda dahi toplumda kadının yeri ile ilgili pek çok sıkıntı ve tartışma yaşanırken iki bin yıl öncesine gidip onu gözlemlemek oldukça önemlidir. Meryem'in yalnız bir kadın olarak dünyaya çocuk getirmesi, asılsız suçlamalarla incitilmesi, oğlunun peygamber oluşu sürecindeki desteği bir kadın ve anne olarak onun rolünü daha anlamlı kılmaktadır.
İnsanlık, tarih boyunca kadım ya diri diri mezara gömdü ya da ilahlaştırarak başına taç etti; ortasını bulamadı hiçbir zaman; ta ki son peygamberin tebliği duyulana kadar. Her şeyden önce o iffet konusunda model gösterilen bir kadın, bir anne ve bir kahramandı. Toplumun en ücra köşesine itilen kadının ilahi dinlerin kendisine verdiği insanlık onuru ve annelik gibi eşsiz bir nimetle müşerref kılınmasının en önemli örneği olması açısından bir ilktir. İslam'a göre Meryem, peygamber annesi ve iffetli bir hanım olması ve Allah'ın emirlerine olan sıkı bağlılığı sebebiyle yüceltilmiş ve Eş'ari mezhebine göre peygamber olarak nitelendirilerek övülmüştür. Meryem, meleğin hitabına mazhar olmuş bir kadın olarak kadınlık âlemine ışık tutmuştur. Kadını dışlayan, öteleyen, azarlayan ve horlayan bir toplumda onun asil duruşu insanlığın onurudur.
Biz bu çalışmamızda üç dinin kadın profilinden süzdüğümüz Meryem güzelliğini sentezledik. O, bir insan olarak yapması gereken bütün incelikleri en güzeliyle yaptı. Aldığı kulluk sorumluluğuna en güzel şekliyle ulaştı ve İsa Peygamberin sıyanet meleği oldu. Bu yönüyle kadını dışlayanlara ya da kadım bedeni üzerinden değerlendirenlere tek sözümüz Rabbimizin kelamıdır:
"O iffetini çok iyi korumuştu, biz de ona ruhumuzdan üfledik; o, Rabbinin sözlerini ve kitaplarını hep tasdik etti ve o içtenlikle itaat edenlerdendi." (Tahrîm, 12)
O ne namusunu tehlikeye atmış iradesi zayıf bir kadın ne de her günahtan kutsanmış bir ana tanrıçadır. O, sadece bir peygamber an-nesidir. Sabrının ve edebinin nihayetinde büyük ikramlara mazhar olmuştur. Tanrı'nın anası değil, İsa'nın anasıdır. Kadınlık âleminin kutup yıldızıdır Meryem. Tüm zamanların ve çağlarının unutulmaz ismi, dünya ve ahiret menzillerinin yekta kadını olacaktır. İsa Mesih'in müjdesini verdiği Son Nebiye inen kitapta adı otuz dört kez geçer. Bu konuda Kuranın övgüsü başlı başına bir güzellik iken yüce kelamın yüz on dört suresinden biri onun adını taşır. Yeni Ahit'te ise on dokuz kez adından bahsedilir. Meryem oğlu İsa derken yüce kelam, onun annelikteki nezaketini kutsar. İsa Nebi onun terbiyesinde yetişti ve bilinçlendi. Onun davası adına dünyanın dört bir yanma yayılmış ve bu davaya metfun olan Aziz Vilas ve Habip Neccar gibi daha nicelerinin aziz hatırasıyla Meryem ile oğlunun davası hep anılacak, hiç unutulmayacaktı. Çünkü onların çabası Son Peygamberin davasıydı. Her birine tek tek selam olsun...
Nurdan DAMLA
"iffetini korumuş olan kadını da an! Ona ruhumuzdan üfledik; onu ve oğlunu cümle âlem için bir işaret kıldık."
(Enbiya, 91)
"Ey Meryem! Allah seni seçti; seni tertemiz yarattı ve seni bütün dünya kadınlarına tercih etti."
(Al-i İmrân, 42) *
"İmrân kızı Meryem'i de (misal vermiştir): O iffetini çok iyi korumuştu, biz de ona ruhumuzdan üfledik; o, Rabbinin sözlerini ve kitaplarını hep tasdik etti ve o içtenlikle itaat edenlerdendi."
(Tahrîm, 12)
Hz. Fatıma:
"Resulullah (s.a.v.) bana öleceğini haber verdi, ben de ağladım. İkinci konuşmamızda benim İmrân kızı Meryem hariç diğer kadınların Cennette efendisi olacağımı müjdeledi, bunun üzerine güldüm."
(Tirmizî, Menâkıb)
"Alemlerin kadınları arasında İmrân kızı Meryem yeter."
(Ahmed b. Hanbel, Müsned)
"Aralarında İbrahim, İsmail, İshak, Yakup, onun evlatları, Musa, İsa ve Meryem binti Hana'nın bulunduğu on küsur kişi dışında ümmetimin önde gelenlerinden evvel kimse Cennete girmeyecek diye yemin etsem yerini bulurdu."
(Kurtubî)
"Nefsimin sahibi olan Zât-ı Zulcelâle yemin ederim! Meryem oğlu İsa'nın, aranıza adaletli bir hâkim olarak ineceği, haçı kırıp hınzırları öldüreceği, cizyeyi kaldıracağı vakit yakındır. O zaman mal öylesine artar ki kimse onu kabul etmez; tek bir secde, dünya ve içindekilerin tamamından daha hayırlı olacaktır."
(Buharî Müslim)
"Allah'a yemin ederim ki Meryem oğlu İsa'nın adaletli bir hâkim olarak inmesi yakındır."
(Buharî Müslim)
"Yeryüzü kadınları arasında Meryem, Hz. Hatice, Hz. Fatıma ve Hz. Asiye'yi bilsen sana yeter."
(Tirmizî, Menâkıb)
"Cennet kadınlarının en faziletlileri Hz. Hatice, Hz. Fatıma, Hz. Asiye ve Hz. Meryem'dir."
(Ahmed b. Hanbel)
"Fatıma, Cennet kadınlarının efendisidir. Tabii ki Meryem'in üstün durumu hesaba katılmazsa."
(Tirmizî Menâkıb Ahmed b. Hanbel)
"Erkeklerden pek çokları kemâle ermiştir. Kadınlardan ise İmrân'ın kızı Meryem, Firavunun karısı Asiye, Huveylid'in kızı Hatice ve Muhammed'in kızı Fatıma'dan başka kimse kemâle ermemiştir. Hz. Aişe'nin kadınlara üstünlüğü, tiridin diğer yiyeceklere üstünlüğü gibidir."
(Kurtubî)
"Ey Kudüs Kızları, benim için ağlamayın; kendiniz ve çocuklarınız için ağlayın."
(İncil, Luka 23:28)
"Mesela birisi kendine bir erkek evlat ister. Cenâb-ı Hak, Hazret-Meryem gibi bir kız evladını verir. 'Duası kabul olunmadı.' denilmez. 'Daha evlâ bir surette kabul edildi.' denilir."
(Mektubat)
Asiyeydî bîri ol meh peykerîn Biri Meryem hâtûn idi âşikâr Bîrisi hem hurilerden bir nigâr Geldiler lutf ile üç mehcebin Verdiler bâna selâm ol dem hemîn Çevre yânıma gelip oturdular Mustafâ'yı birbirine muştular
(Süleyman Çelebi, Mevlid)
Bildiğin gibi değil cümleden akvâmsın sen
Rûhsun nefha-i Cibril ile tev emsin sen
Sırr-ı Hak'sın mesel-i İsi-i Meryem'sin sen
Hoşça bak zâtına kim zübde-i âlemsin sen
Merdüm-i dîde-i ekvân olan âdemsin sen
(Şeyh Galip)
Ne peygamber Ne çan çiçekleri Ne de buhurumeryem; Yalnızca korku çiçekleri oldu Saksılarımızı süsleyen.
(Behçet Necatigil)
"Kızım sen yaz, ahirette yayınlansın," dedi annem.
Adı belli olmayan bir Kartezyen Rahibinin dediği gibi: "Meryem hakkında yazmak zor."
Hasretlisinin Hana, Çilelisinin Meryem,
Müjdecisinin İsa, Destekçisinin Hatice, Duacısının Fatıma, Fedaisinin Ali,
İz sürücüsünün koca bir ümmet olan yolun yolcusu olmak ne güzeldir.
Selam sana Ya Resulullah!
Şefaat eyle mazlum ümmetine...