Kitap Resulullahın ( sallallahualeyhivesellem) Hutbeleri
Derleme Tahric Ahmed Badla
Yayınevi Siyer Yayınları
Tercüme Şule Çakmak
Kağıt - Cilt 1.Hamur renkli IVORY kağıt, Lüks Sıvama cilt, 2 Cilt takım
Sayfa - Ebat 1.280 Sayfa - 17x24 cm
Yayın Yılı 2021
2 Cilt Resulullahın ( sallallahualeyhivesellem) Hutbeleri kitabı nı incelemektesiniz.
Siyer yayınları Resulullahın sav Hutbeleri kitabı hakkında yorumları oku yup kitabın konusu, özeti, fiyatı, satış şartları hakkında bilgiyi geniş bir şekilde edinebilirsiniz.
Yaratan Rabbinin adıyla oku . O, insanı " alak " dan yarattı. Oku, Senin Rabbin en cömert olandır. Alak 1-2
Genel Özellikleri:
Peygamber Efendimiz'in (sas), çeşitli zaman ve mekanlarda irad etmiş olduğu temel hadis ve siyer kayanlarından derlenmiş olan 522 adet hutbesini içeren bu eser, ülkemizde bu kapsamda Türkçe çevirisinin yanısıra Arapça orijinalinin de karşılıklı sayfalar içerisinde sayfa ve paragraf tutar bir sunumda hazırlanmış özgün bir çalışmadır.
Çeviride metnin anlaşılır bir Türkçeye aktarılmasına özen gösterilmiş, bu bağlamda orijinal metne sadakat ile birlikte okuyucunun eseri daha rahat okumasına sağlamak adına oldukça titiz bir çalışma yürütülmüştür. Kitapta birçok isim geçmektedir. Bunların Türkçede doğru şekilde yazımı için gayret gösterilmiş ve bağlamda bir standartlık oluşması adına Diyanet Vakfı İslam Ansiklopedisi imlası esas alınmıştır. Eserde tüm hutbelere bir sayı numarası ve konu başlığı belirlenmiştir. Arapça tasnifatında yer alan konu başlıkları büyük çoğunluğu birebir çevirisi olmak ile birlikte bazı yerlerde Türkçe ifade ediliş biçimi bakımından daha uygun olacağı düşünülerek yaklaşık anlam veya genel bir mana verilerek çevrilmiştir. Ancak bunun ile birlikte rivayetin senedinden başlayıp ana metinin bütünü tam çeviri olup, orada luzümlu görüldüğü yerlerde yaklaşık anlamlar sadece parentez içinde veya dipnotlarda izahlar ile ifade edilmiştir. Bu bağlamda tercümede metne azami ölçüde sadık kalınmıştır.
Dipnot yazım usulünde ise kolaylık olması açısından, Kütüb-ü Sitte'de yalnızca kitap/bab isimleri ve hadis numaraları yazıldı, diğer ciltli eserlerde ise cilt numarası, sayfa numarası ve önemli bazı yerlerde ise kaynaktan hadisi kontrol etme imkanı vermesi açısından parantez içerisinde hadis noları da yazılmıştır. Arapça metinde ise tahriç usulleri açısından kamil bir gösterim yapılarak, ilgili rivayetin geçti kaynağın tüm bilgileri yer almaktadır. İkinci cildin sonunda bu kaynakların detaylı biyografik bilgileri yer almıştır.
Bu çalışmanın en güzel yönlerinden bir tanesi de hiç şüphesiz, hutbelerin Türkçe tercümelerinin hemen karşı sayfasına Arapça metinlerine yer verilmiş olmasıdır. Karşılıklı okumayı kolaylaştırma için, sayfanın başı ve sonu ile ayrıca paragraf sayısı da bire bir örtüşmektedir. Bu şekli ile iki dil üzerinden bir karşılaştırma ve okuma yapmak isteyenler için böyle bir yöntem oldukça istifadeli olacaktır.
Hutbeler kitabı, hem içeriği hem 5 renk baskısı ve hem de oldukça güzel/albenili hazırlanmış cildi ile göz dolduran, ülkemizde hadis ve siyer alanında bu konsepte hazırlanmış eserlere olan ihtiyacın karşılanmasında önemli bir katkıda sağlayacağı şimdiden belli olan bu çalışma ile Siyer yayınları bu alanda çıtayı bir seviye daha yukarı taşımıştır.
Takdim
"Şayet yeryüzündeki ağaçlar kalem, deniz de arkasından yedi deniz katılarak (mürekkep olsa) yine Allah'ın sözleri (yazmakla) tükenmez. Şüphe yok ki Allah mutlak galip ve hikmet sahibidir." [Lokman Sûresi, 31/27]
"Sözlerin en güzeli
Allah'ın kitabıdır. Yolların en doğrusu Muhammed'in (sav) yoludur." [Buhârî, Edep, 70]
Yaklaşık 15 yıl önce Mısır
Kahire kitap fuarında, ismi dikkatimi çeken bir
kitap gözüme ilişmişti. Bu
kitap, Muhammed Halil el-Hatib'in Hutab er-Resûl ismini verdiği, Resûlullah'a [sas] ait
hutbelerin toparlandığı bir çalışmaydı. Bu
kitabın hemen ilgimizi çekmesi ise şundan kaynaklanmıştı: O günlerde Hadis ve Siyer kaynaklarını okurken,
Efendimiz'in [sas] hutbelerine rast geldikçe onları toparlamaya başlamıştım. Çünkü o
hutbelerin mesaj ve vurguları bazı meselelerin anlaşılması için bizlere çok önemli katkılar sağlıyordu. Aslında böyle bir müsakil çalışmanın yapılması fikri zihnimizde oluşmuştu, ama elimizdeki başka çalışmaların yoğunluğundan bir türlü ona sıra gelmemişti.
En son bir buçuk sene önce ismi bende mahfuz ehli himmet bir kardeşimle başka meseleleri konuşurken, bir anda söz
Hz. Peygamber'in [sas] hutbeleri üzerine gelmişti. Benden daha fazla heyecanlanan bu kardeşim: "Hocam ne olur bu
kitabı insanımıza kazandırtalım!" dedi. Bu çok içten ve samimi teklifi bizi daha şevklendirdi, böylece çalışmayı başlatmaya karar vermiş olduk.
Önce biz sadece
Hutab er-Resûl kitabını tercüme edelim diye işe koyulduk.
Kitabı bir daha dikkatlice inceleyince,
kitapta birçok eksik, hatalı, zayıf ve mevzu rivayetlerin olduğunu gördük. Böyle bir
kitabın aynı şekilde
tercüme edilmesinin bizim elde etmek istediğimiz asıl neticelere ulaştıramayacağına kanaat getirdik. Bunun üzerine
Suriyeli Ahmed Badla hocamızdan, yeniden bütün hadis külliyatını elden geçirerek Resûlullah'ın (SAS] hutbelerini tespit etmesini istedik. Benim okumalarım sırasında görüp dosyaladıklarımızı da ona vererek, başta Kütüb-i Sitte olmak üzere, Taberânî'nin Mu 'cemlerini, Süyûtî'nin Camilerini, el-Heysemî'nin Mecmâu'z-Zevâid'ini ve daha birçok
hadis kitabını bu gözle elden geçirmesini talep ettik. Ayrıca yine
hutbelerin tespitini yapabilmek için siyer ve tarih kaynaklarını da taramasını istedik. Böylece elinizdeki bu eserin,
Arapça metinleri oluşmuş oldu.
Üstad Ahmed BADLA daha sonra bu rivayetlerin metinlerini derlerken gerekli yerlerine ekler ve tahric niteliğinde dipnotlar düştü. Bu eklerle birlikte oldukça zengin içeriğe sahip bir çalışma ortaya çıkmış oldu. Eseri incelediğiniz zaman göreceğiniz üzere, sadece Resûlullah'ın [sas] hutbeleriyle de sınırlı kalmadı, yer yer başta Hz. Ebû Bekir, Hz. Ömer, Hz. Osman, Hz. Ali ve Hz. Ebû Zer gibi bazı sahâbîlerin hutbelerine de yer verildi.
Metinlerin tespiti bittikten sonra sıra bunların
Türkçe'ye tercümesine geldi. Bu zorlu görevi hanım talebelerimizden biri olan Şule Çakmak kardeşimize tevdi ettik. İtiraz etmeden hemen işe koyuldu ve aylar süren yoğun çalışmaların ardından
tercümeleri bitirmiş oldu.
Bundan sonraki süreci ise çıkan her
kitapta ciddi emeği olan
Siyer Yayınları Editörü Muhammed Ali Alioğlu kardeşimiz yürüttü. Bu metinlerin hem redaksiyon, hem okunması, hem de bölümlerin tasnifatı ile alakalı epey çalıştı. En son istişarelerimizle
kitabımızın hacminin büyümesinden dolayı
2 cilt olarak ve 7 ana bölümde tasnif ederek hazırlanmasına karar verildi.
Böylece,
1. cilt şu bölümlerden oluştu:
- Kur an, İlim ve Zikir:
- Ubudiyet (ibadetler):
- Muamelat (İnsani ilişkiler)
2. ciltte ise geriye kalan şu 4 bölüm yer aldı:
- Mücadele Ahlakı (Cihad)
- İmtihan Alanları
- Kıyamet Alametleri ve Ahiret
- Resûlullah [sas] ve Ailesi
Bu çalışmanın en güzel yönlerinden bir tanesi de hiç şüphesiz,
hutbelerin Türkçe tercümelerinin hemen karşı sayfasına
Arapça metinlerine yer verilmiş olmasıdır. Karşılıklı okumayı kolaylaştırma için, sayfanın başı ve sonu ile ayrıca paragraf sayısı da bire bir örtüşmektedir. Bu şekli ile iki dil üzerinden bir karşılaştırma ve okuma yapmak isteyenler için böyle bir yöntem oldukça istifadeli olacaktır.
Böyle değerli bir çalışmanın içeriğine uygun bir şekilde basılması da gerekiyordu. Bu konuda da
Siyer Yayınları hiçbir masraftan kaçınmayarak
, cildi ile kağıdı ile çok güzel bir yayın ortaya çıkardılar. Kendilerini de özverili çalışmalarından dolayı kutluyorum.
Bu kıymetli çalışmanın ortaya çıkmasına vesile olan tüm kardeşlerimi tebrik ediyor, hepsine dua ediyorum. Özellikle
Arapça metinlerinin tespitini yapan
Ahmed Badla hocamızı,
tercümeleri için gece, gündüz uğraşan
Şule Çakmak kardeşimizi, eserin en güzel bir şekilde ortaya çıkması için ciddi emekler veren Muhammed Ali Alioğlu hocamızı ve diğer tüm kardeşlerimi tebrik ediyor, hepsinin bu salih amellerinin kabul edilmesini Rabbimden niyaz ediyorum.
Başta da belirttiğim gibi bu eserin ortaya çıkmasında büyük katkıları olan isimsiz kahramanı da burada bir kez daha anıyor, o kardeşimizin çok sevdiği Resûlullah'a [sas] cennette komşu olmasını Mevla'dan diliyorum.
Her türlü güzellik Rabbimizden, eksik ve kusurlarımız nefsimizdendir.
Muhammed Emin Yıldırım
4 Şaban 1437
11 Mayıs 2016
Eyüb-İstanbul
Sözbaşı
"Nitekim kendi içinizden size ayetlerimizi okuyan, sizi kötülüklerden arındıran, size
Kitab'ı ve hikmeti talim edip bilmediklerinizi size öğreten bir Resul gönderdik."
[Bakara, 2/151]
"Çünkü ümmîlere içlerinden, kendilerine
ayetlerini okuyan, onları temizleyen, onlara
Kitab'ı ve hikmeti öğreten peygamber gönderen O'dur. Kuşkusuz onlar önceden apaçık bir sapıklık içindeydiler. (Peygamberi) müminlerden henüz kendilerine katılmamış bulunan diğer insanlara da göndermiştir. O, Azizdir, Hakimdir." [
Cuma, 62/2-3]
"Andolsun ki, Resûlullah, sizin için, Allah'a ve ahiret gününe kavuşmayı umanlar ve Allah'ı çok zikredenler için güzel bir örnektir."
[Ahzab, 33/ 21]
Hamd âlemlerin Rabbi olan Allah'a mahsustur. Salât ve selam, peygamberlerin imamı, âlemlere rahmet olarak gönderilen Efendimiz Hz. Muhammed'e [sas] ve O'nun ailesine, sahabelerine ve kıyamete kadar onlara tâbi olanların üzerine olsun.
Elinizdeki bu
kitabın çeviri faaliyeti, henüz mezun olmuş bir talebe olarak kıymetli
hocam Muhammed Emin Yıldırıma bu sahada çalışma yapma isteğimi dile getirmemle başlamış oldu. Çalışma esnasında karşılaşılan bazı sorunlar nedeniyle,
kitabın çevirisi planlanan süreden uzun sürmüş olsa da bugün
kitabı yayımlayabildiğimiz için Rabbime sonsuz şükürler ediyorum.
Kulluk vazifesi ile şereflendirilen bizlerin, bu vazifeyi "nasıl" eda edeceğimiz ile daim meşgul olmamız icap eder. Sorunun cevabı olan hakikatlere ulaşmak içinse, bu yol da, el-Hak olanın elçisinin [sas] rehberliğine hiç şüphesiz muhtacız. Bu ihtiyacımıza binaen, O'nun (sas] mübarek lisanından dökülen
hadis-i şerifleri azık edinmek ve paylaşmak üzere çaba sarf ettik. Şüphesiz ki bu sahada pek çok çalışma yapılmış, eserler yayımlanmıştır. Elinizdeki
kitabın en önemli özelliği ise,
Resûlullah'ın (sav) hutbelerinin bir araya getirilmiş olmasıdır.
Çeviride metnin anlaşılır bir
Türkçeye aktarılmasına özen gösterilmiştir.
Kitapta birçok isim geçmektedir. Bunların Türkçede doğru şekilde yazımı için gayret gösterilmiştir. Bu konuda
Türkçe çevirisi Siyer Yayınları tarafından neşredilen İbn Sa'd'ın,
Kitâbü't-Tabakâti'l-Kebîr adlı
kitabında kullanılan yazım kurallarının esas alınmasına özen gösterilmiştir.
Ayrıca burada çalışmanın
tercümesinde izlenilen birkaç teknik hususu da zikretmemiz okuyucunun eserden istifadesi bağlamında önem arz etmektedir. Çeviriye esas kaynak metin hadis olduğundan sened dışında ana metinde yer alan ravilere ait veyahut özellikle karşılıklı uzun diyalogların olduğu kısımlarda okumasında akıcılık açısından o kısımlar çevrilmedi. Arapça orijinali beraber verildiğinden ilgili kısımlara Arapça bilen kardeşlerimiz oradan bakabilirler.
Eserde tüm
hutbelere bir sayı numarası ve konu başlığı belirlenmiştir.
Arapça tasnifatında yer alan konu başlıkları büyük çoğunluğu birebir
çevirisi olmak ile birlikte bazı yerlerde
Türkçe ifade ediliş biçimi bakımından daha uygun olacağı düşünülerek yaklaşık anlam veya genel bir mana verilerek çevrilmiştir. Ancak bunun ile birlikte rivayetin senedinden başlayıp ana metinin bütünü tam
çeviri olup, orada lüzumlu görüldüğü yerlerde yaklaşık anlamlar sadece parentez içinde veya dipnotlarda izahlar ile ifade edilmiştir. Bu bağlamda
tercümede metne azami ölçüde sadık kalınmıştır.
Dipnot yazım usulünde ise kolaylık olması açısından,
Kütüb-ü Sitte'de yalnızca
kitap/bab isimleri ve hadis numaraları yazıldı, diğer
ciltli eserlerde ise
cilt numarası, sayfa numarası ve önemli bazı yerlerde ise kaynaktan hadisi kontrol etme imkanı vermesi açısından parantez içerisinde hadis no’ları da yazılmıştır.
Arapça metinde ise tahriç usulleri açısından kamil bir gösterim yapılarak, ilgili rivayetin geçti kaynağın tüm bilgileri yer almaktadır. İkinci cildin sonunda bu kaynakların detaylı biyografik bilgileri yer almıştır.
Tamamı
Resûlullah'ın [sas] hutbelerinden oluşan bu
kitabın çevirisini yapmış olmam, benim en büyük kazancım olmuştur. Zira bu sayede İslam dinini daha doğru anlama ve Resûlullah'ın [sas] irşad ve tebliğ vazifesini yerine getirirken ki usul ve üslubunu az da olsa müşahede edebilme imkânını bulmuş oldum.
Bu çalışmada bana öncülük eden muhterem hocam
Muhammed Emin Yıldırım’a, emek sarf eden değerli
Siyer Yayınları çalışanlarına, benden dualarını ve desteklerini esirgemeyen anne babama, kardeşlerime ve dostlarıma teşekkürü borç bilirim.
"Elbette, en bahtiyar odur ki, dünya için ahireti unutmasın, ahiretini dünyaya feda etmesin, hayat-ı ebediyesini hayat-ı dünyeviye için bozmasın, mâlâyâni şeylerle ömrünü telef etmesin, kendini misafir telâkki edip misafirhane sahibinin emirlerine göre hareket etsin, selametle kabir kapısını açıp saadet-i ebediyeye girsin." [Bedîüzzaman Said Nursî, Mektubat, 16. Mektub]
Çaba ve gayret bizden, netice ise Rabbimizdendir.
Şule Çakmak
4 Şaban 1437
11 Mayıs 2016
İstanbul
Son Söz - Güzel Son
İbn Ömer'den [ra] rivayetle: Resûlullah [sas], ashabının yanından ayrılmadan önce, şu duayı yapardı:
"Allah'ım bizimle günahlar arasında perde olacak korkundan, bizleri cennetine ulaştıracak kulluğundan, dünya musibetlerini gözümüzde küçültecek yakînden bizlere ihsan eti Bizleri yaşattığın müddetçe kulaklarımız, gözlerimiz ve gücümüzden faydalandır. Aynılarını soyumuza da nasip et! Bize zulmedenlerden intikamımızı al! Düşmanlarımıza karşı bize yardım et. Bizi dinimiz hakkında musibete uğratma. Dünyayı en büyük gayemiz kılma! Dünyalık bilgilerimizle sonumuzu getirme! Bize acımayanları bize musallat etme!" [Tirmizî, Daavât, 3502]
Ebû Hüreyre'den [ra] rivayetle: Resûlullah [sas] buyurdu ki:
"İki kelime vardır ki dile hafif, mizanda ağır, Rahmana sevgilidir: Sübhânallahi ve bihamdihi, Sübhânallahi'l-Azîm / Allah'ı teşbih ederim, hamd O’nadır ve izzet ve azamet sahibi Allah tüm eksikliklerden uzaktır." (
Resulullahın Hutbeleri, Termo deri 2 cilt takım, Siyer Yayınları, Ahmed Badla, Şule Çakmak, peygamberimizin hutbeleri, efendimizin hutbeleri, siyer yayınevi, 2 cilt resulullah sallallahu aleyhivesellemin hutbeleri )
Siyer yayınları 2 cilt Resulullah’ın ( sallallahualeyhivesellem) Hutbeleri kitabı nı incele diniz.