Yedi Güzel Kadın MGV Yayınları

Psikolog Hekim Abdülaziz Yılmaz, yedi güzel adam'ın deyiş ve şiirlerinden nümuneler verdikten ayrıca fikir, sanat ve eğitim vadilerindeki hizmetlerini belirttikten sonra islam ve türk tarihinde ismi yayılmış ve takdir edilmiş yedi güzel kadın'ın hizmet ve liyakatını dile getiren bir kitap telif etmiştir.

Kitap; yazarının inancını, ihlasını ve ifade gücünü gösteren bir mükemmeliyet taşımaktadır.

Sevgili okuyucularım, işte bugün size bu kitaptan cümleler ve alıntılar nakledeceğim:

İçindeki iman, o kadar taşmıştır ki kendi içine sığmayıp aksiyona geçmiş, kısıtlı olan bedenini eyleme geçirmiştir.. doğuştan engellidir ama, gülseren gümüş, engel tanımamaktadır: imanı onu ayakta tutuyor, içindeki güneşi oluyor baktığı her yere umutla bakıyordu..

Aşk güzel gözlere değil, gözleri güzel gösterene vurulmaktır.. söz ile cezbedenle değil, sessizliğimizi anlayanla olmaktır… ses ile olmaz bu işler, alnında secde izi yoksa eğer.. hiç beklemediği bir anda gülseren gümüş'ün karşısına bir yabancı çıkar.. öyle bir yabancı ki aynı yolda yürüyeceği, aynı yere bakacağı, hatta aynı evi paylaşacağı kadar yakın…

Yoldaşım dediği eşiyle çok mutlu ve huzurlu bir evlilik geçirir..

Namazlarında iki kişilik cemaat olurlar.. onlar aşkı namazda, mutluluğu en yakın arkadaşları allah'ın (c.c.) huzuruna vararak bulurlar.. tartışmaları evlerinin tuzu biberi olurken barışmaları evlerinin neş'esi olur..

Eşiyle ve onlara destek olan arkadaşlarıyla birlikte, çevrelerindeki muhtaç insanlara nasıl yardımcı olabileceklerini düşünüp güldeste dayanışma derneği'ni, ardından da güldeste çocuk kulübü'nü kurarlar. 2010 yılında duisburg mercator vakfı tarafından altın iğne liyakat nişanı ile ödüllendirilirler..

Gümüş, okumaya ve edebi yata meraklıdır.. çalışmalarına yazarlığı da ekler.. ilk kitabının adı engel duvarı'dır.. ve dahi...

Yedi güzel kadın'ın hikayelerini bu sütuna sığdırmak mümkün değil.. onları, kitap müellifinin ifadesiyle anlatmaya çalışayım:

Maalesef ki bugünki nesiller hızla bozulmaya ve aileler dağılmaya başlamıştır.. ailelerin dağılması aslında müslümanların gerilemesine yol açmaktadır.. aile, bizim son kalemizdir.. rahmetli bilge kral aliya izzet begoviç “batı, hayatımızın bütün kalelerine oturdu, elimiz de sadece ailemiz kaldı” diyerek batı'ya karşı tek çıkış noktamızın ailelere sahip çıkmak olduğunu dile getirmiştir… eğer bugün islam medeniyeti yeniden ayağa kalkacaksa, önce islam ailesini ayağa kaldırmak zorundadır.. aileyi ayağa kaldırmak içinse önce ailenin temel taşı kadını ayağa kaldırıp temeli sağlamlaştırmak gerekmektedir.. işte biz bu dertle, bu gaye ile sizi yedi güzel kadın'la yani örnek alınabilecek yedi güzel karakter ile tanıştıracağız.. biz yedi güzel kadın'ı araştırırken ve yazıya dökerken başımızı yere eğdik.. onların güzel hasletleri karşısında mahcup olduk .. ve umuyoruz ki çok ibretler aldık..

Ümid ediyoruz ki, siz de okurken duygulanacak, kendinizi sorgulayacak ve yedi güzel kadından karakterinize yakın hissettiğiniz birinin elinden tutacak, peşinden gideceksiniz..

Eğer erkek bir okuyucu iseniz göreceksiniz ki Nureddin Yıldız hocanın ifadesi ile “adamlık cinsiyet meselesi değil, şahsiyet meselesi” imiş..
Duamız odur ki, rabbim, erkeklerimize şahsiyet sahibi güzel adamlardan olmayı, kadınlarımıza da şahsiyet sahibi güzel kadınlardan olmayı nasip etsin… selam ve dua ile…