Kitap Evlilik ve Cinsel Hayat
Yazar Asım Uysal
Yayınevi Uysal Yayınevi
Kağıt - Cilt 1.Hamur - Kalın Ciltli
Sayfa - Ebat 776 Sayfa - 14.5x20.5 cm, Roman Boy
Uysal Yayınevi, Asım Uysal tarafından yazılan Evlilik ve Cinsel Hayat adlı kitabı incelemektesiniz.
Evlilik ve Cinsel Hayat kitabı hakkında yorumları oku yup kitabın konusu, özeti, fiyatı, satış şartları bilgiyi geniş bir şekilde edinebilirsiniz.
Yaratan Rabbinin adıyla oku . O, insanı " alak " dan yarattı. Oku, Senin Rabbin en cömert olandır. Alak 1-2
TAKDİM
Mutlu bir evlilik, iki ayrı kişiliğin birbirini bütünlemesiyle gerçekleşir. Bu bütünleşme şu boyutlarda oluşmalıdır:
1- İnsan insana ilişki kurmada uyum,
2- Topluluk içinde birliktelikte uyum,
3- Eşlerin varlık gösterimlerinde karşılıklı tutum ve davranışlarda uyum,
4- Birbirini tamamlamada ve bütünleşmede uyum,
5- Sosyal ve kültürel davranışlarda uyum,
6- Sevgi, saygı ve güven duymada uyum,
7-
Ruhsal ve cinsel yaşamda uyum ve bütünlük. Bu da eşlerin eş zamanlı olarak ruhsal ve cinsel yönden uyum ve doyumuyla gerçekleşir.
Evlilikte cinsel ve ruhsal uyum; evli çiftlerin en çok aradıkları, ancak pek azının bulabildiği bir mutluluktur.
Dünyanın her yerinde cinsellik âdeta muhafazakârlık karşıtı bir alan gibi algılanmaktadır. Şüphesiz bu, zararlı ve yanlış bir tutumdur. Nitekim geleneksel ailede yetişen, dînî değerlerine bağlı bir genç kızın, cinsellikle ilgili bir kitap okuması ya da bulundurması neredeyse imkânsızdır. Böyle olunca da, sadece "kız" olup olmadığı konusunda ağır kaygılar yaşayan ve hayatı kendisine zindan olan çok sayıda genç kızla karşılaşıyoruz. Bu kaygıları da büyük ölçüde yanlış söylenti ve bilgilerden kaynaklanıyor.
Sayın
Asım Uysal'ın yazmış olduğu
Evlilik ve Cinsel Hayat kitabında; evliliği, ruhsal ve cinsel mutluluğa götüren bilgilerin, sorulamayan veya uzun araştırmalar gerektiren dînî, ailevî ve tıbbî konuların soru-cevap şeklinde akıcı bir dil ile yazıldığını gördüm ve inceledim. Gerekli katkılarda bulunmaktan mutluluk duyuyor ve yazarı, bu titiz ve kapsamlı çalışmasından dolayı tebrik ediyorum.
Doç. Dr. Rüstem Aşkın
Selçuk Üniversitesi, Tıp Fakültesi
Psikiyatri Anabilim Dalı Öğretim Üyesi
TAKDİM
Evlilik, iki vücudun, iki kalbin, iki ruhun ve daha doğrusu iki kişiliğin birleşmesidir.
Evlilik, ailede mutluluk ve cinsel eğitim, hemen her bireyi ve her aileyi ilgilendiren temel konulardan biridir. Dünya üzerinde her canlı en azından neslini devam ettirebilmek için kendi türlerine has bir cinsel yaşam içerisindedirler. Öyle ise cinsel yaşam, hayatın tâ kendisidir diyebiliriz.
Evlilikte mutluluğu oluşturan öğeler bellidir. Elinizdeki evlilik ve cinsel hayatla ilgili bu kitap, gerek dînî ve sosyal gerek tıbbî bakımdan geniş ve doyurucu bilgiler içermektedir. Sorulamayan veya uzun araştırmalar gerektiren dînî, sosyal ve tıbbî konuların soru - cevap şeklinde akıcı bir dil ile bu kitapta toplandığını gördüm ve inceledim. Okuyucularına faydalı olacağını ümit ederek tavsiye ederim.
Doç. Dr. Mehmet ÇOLAKOĞLU Selçuk Üniversitesi, Tıp Fakültesi - Kadın Hastalıkları ve Doğum Anabilim Dalı Öğretim Üyesi
ÖNSÖZ
Rahman ve Rahîm olan Allah'ın adıyla...
Hamd, insanın yaratılışında var olan cinsel arzulara karşılık evliliği meşru kılan Allah'adır.
Salât ve selâm; ömür boyu ahlâkını düzeltmesi için insanlığa iffet ve korunma yolunu bildiren Hz. Peygambere (s.a.v), Allah'ın dinine sımsıkı sarılarak, insanlar içerisinden seçilmiş gerçekten hayırlı ümmet olan aile ve ashabına, yine kıyamete kadar onları takip ederek ihsanla onların yolunda gidenlere olsun.
İnsanlığın yaratılışından kıyamet kopuncaya kadar fert ve toplumu ilgilendiren en önemli meselelerden birisi de evliliktir. Kainatta var olan hiçbir şey gayesiz ve başıboş yaratılmamıştır... İnsanda yaratılıştan beri var olan şehvet (cinsel) duygusu da iki faydadan dolayı insana verilmiştir.
Birinci faydası; dünyada tadılan bu duygunun ve zevkin ahiret zevkleri ile kıyaslanması. Ahiret zevkine ulaşmak için dünya hayatının güzel, dengeli ve Allah'ın koyduğu kurallara göre geçirilmesidir. Dünyada çok kısa süren bu zevkin tadılması, bir nevi ahiret zevkine uyarı ve teşvik mahiyetinde olup. insanları ebedî saadete götüren İslamî hayâta sevkeder. Zira tadarak bilinmeyen şeye özlem de duyulmaz.
İkinci faydası; insan varlığının ve neslinin devam etmesidir.
İşte bunlar şehvetin yararlarıdır. Bir de şehvetin kontrol altına alınıp aşırılıktan korunulmadığı zaman ortaya çıkan zararlarıdır. Bu zararlar, insanın dinini de dünyasını da mahveder...
Evlilik; dinî bir sünnet, nefsî bir ihtiyaç, bir de insan soyunun devamlılığı için insanın yaratılıştan gelen temel bir ihtiyacıdır. İnsan duygularının istikrar bulmasının ve hayatın süreklilik kazanmasının kendisine bağlı bulunduğu sosyal bir zorunluluktur.
Her ne kadar dinin çizdiği çerçevenin ve kanunun düzenlemesinin dışında erkek-kadın ilişkisi yoluyla neslin meydana gelmesi mümkün ise de, bu durumda neslin eğitilmesi ve yetişmesi için gereken dinî, içtimaî (toplumsal) ve ahlakî ortamın hazırlanması şüphelidir.
İnsanlar evlilik kurumunu ihmal ettiklerinde büyük tehlikelerle karşı karşıya kalırlar. Bu ihmalin ortaya çıkaracağı tehlikelerden birkaçını şöylece sıralayabiliriz:
1- Toplumun bazı fertleri, şehevî ihtiyaçlarını bastırıp ruhbanlık yolunu seçtiklerinde toplumsal görevlerinden ve ailevî sorumluluklarından kaçar, onları yerine getirmekten uzak dururlar.
2- Toplumun diğer fertleri de şehvetlerinin esiri olur ve alabildiğine onların peşinden koştuklarından ahlâkî sapıklıklar, aykırı davranışlar baş gösterir, suç işleme yaygınlaşır ve toplumun güvenliği sarsılır.
3- Nesil yitirilir; toplum, insan toplumu olmaktan çıkar ve hayvan sürüsüne dönüşür.
Aile, toplumun küçültülmüş şekli ve onun en büyük dayanağıdır,
Temel sağlam olduğunda nasıl bina da sağlam olursa, aile de kuvvetli olup sağlıklı temeller ve elverişli prensipler üzere dayalı olduğunda toplum binası da sağlam ve korunaklı olur.
Evlilik hayatı bir sanattır; güzel ve önemli bir sanat...
Bu sanatı bilen kişilerin sayısı azdır. Bu sanatı bilmeyen eşler arasında pek çok sorun çıkmakta, bunalımlar yaşanmaktadır. Bu da ailenin büyük sarsıntılar geçirmesine neden olmakta, çocukların başıboş yetişmeleri sonucunu doğurmaktadır...