Müttefekun Aleyh Hadisleri, Buhari ve Müslimin İttifak Ettiği Hadisler BÜYÜK BOY HÜNER

Fiyat:
500,00 TL
İndirimli Fiyat (%38) :
310,00 TL
Kazancınız 190,00 TL
Havale / EFT:
300,70 TL
87,58 TL'den başlayan taksit seçenekleri için tıklayın.
Aynı Gün Kargo

Kitap              Müttefekun Aleyh Hadisleri, Buhari ve Müslim'in İttifak Ettiği Hadisler
Yazar             İmam Buhari, İmam Müslim
Tercüme         Abdullah Feyzi Kocaer
Yayınevi         Hüner Yayınevi
Kağıt - Cilt      2.Hamur - Tek Cilt, Kalın Ciltli
Sayfa - Ebat   893 Sayfa - 17x24
Hadis Sayısı   1.986 adet hadisi şerif Arapça metinli ve Türkçe açıklaması



Hüner Yayınları, İmam-ı Buhari, İmam Müslim, Müttefekun Aleyh Hadisleri, Buhari ve Müslim'in İttifak Ettiği Hadisler adlı kitabı incelemektesiniz.
Muttefekun Aleyh Hadisler, Buhari ve Müslim'in İttifak Ettiği Hadisler kitabı hakkında yorumları oku yup kitabın konusu, özeti, fiyatı, satış şartları bilgiyi geniş bir şekilde edinebilirsiniz.

Yaratan Rabbinin adıyla oku . O, insanı " alak " dan yarattı. Oku, Senin Rabbin en cömert olandır.  Alak 1-2



«Size ayetlerimizi okuyan, sizi arındıran, size Kitap ve Hikmeti öğreten, bilmediğiniz şeyleri de size öğreten içinizden bir Peygamber gönderdik..» (Bakara: ısı)

«Okur yazar olmayanlardan, kendilerine Allah'ın ayetlerini okuyan, onları arındıran, onlara Kitap ve Hikmeti öğreten bir Peygamber gönderen Odur. Halbuki bundan önce onlar ne yapacaklarını bilemiyorlardı.

O Peygamber, henüz kendilerine katılmamış olanlara da Allah'ın ayetlerini okuyan, onları arındıran, onlara Kitap ve Hikmeti öğretendir.» (Cuma: 2-3)

«...Sen onların aralarında iken, Allah onlara azap etmez...» (Enfai: 33) Sözün en hayırlısı Allah'ın kitabıdır. Yolların en hayırlısı Muhammed'in yoludur. (*)

Sonsuz kudretiyle âlemleri yoktan var eden Yüce Rabbimize hamdü senâlar olsun. Onun yüceliği karşısında saygıyla eğilir, Ona kul olduğumuzu ikrar, âcziyetimizi itiraf ederiz.

Salât ve selâm, Kâinatın Efendisi, insanlığı en doğru yola ileten rehber, rahmet peygamberi Efendimize, onun hânesine ve ashabına olsun.

Bir yıl önce "Sahîh-i Buhârî Muhtasarı Tecrîd-i Sarih" isimli çalışmamız ile siz kıymetli okurlarımızla buluşmuştuk. Beklediğimizin çok çok üstünde bir ilgi gören bu çalışmamıza gösterdikleri alakâdan dolayı şükranlarımı arz etmek isterim.

Şimdi ise hadislerin sıhhati açısından önceki çalışmamızın zirvesi mesabesinde bir çalışma ile siz okuyucularımızla buluşmamızın bahtiyarlığını hissetmekteyiz.

Gerek bu satırların yazarı, gerekse yayın evi olarak bu tür çalışmalarla okuyucunun kolay ve rahat bir şekilde hadis okumasını hedeflemekteyiz. Siz değerli okuyucularımızın hadislerle olan ilginize bir katkıda bulunmuş olmak en büyük temennimizdir. Umarız bu çalışma vasıtasıyla hadisler arasında yapacağınız seyahatten memnun kalırsınız.

Her şeyden önce şunu belirtelim ki biz de bir kuluz. "Beşer, şaşar" atasözüyle insanoğlunun hatadan kurtulamayacağı en veciz bir biçimde dile getirilmiştir.

Çalışmamızda hataları en aza indirmeye gayret gösterdik. Ancak en mükemmel olan, Yüce Allah'ın kitabıdır. Bu nedenle çalışmamızda kusur ve eksikliklerin bulunmadığını söylemek mümkün değildir. Kusur ve eksikliğimiz siz okuyucularımız tarafından tespit edilirse yeni baskılarımızda düzeltebilmemiz için bize bildirmeniz bizleri memnun edecektir.

Müttefekun aleyh hadisler hakkında bize derli toplu bir eser sunan Merhum Muhammad Fuâd Abdülbâki ye Yüce Allah'tan rahmet ve mağfiret dilerim. Kabrinin nurlanmasını, makamının cennet olmasını niyaz ederim.

Sizleri hadis seyahatiyle baş başa bırakmadan önce bu çalışmamızda emeği geçen tüm kardeşlerime özellikle çalışmanın elinizdeki şekilde basılmasında ve yayımlanmasında emeği geçen Hüner Yayınevine bu satırlar içerisinde teşekkür etmek isterim.

Ayrıca bana böyle bir çalışma için ortam hazırlayan, evdeki yokluğuma katlanan âile efradıma teşekkürümü arz eder, yetişmemde emeği bulunan hocalarımdan hayatta olanlara saygılarımı sunar, âhirete göçenlere, Yüce Allah'tan rahmet ve mağfiret dilerim. Selam ve Hürmetlerimle

Abdullah Feyzi Kocaer

(i) Müslim, Cuma: 43, İbn-i Mâce, Mukaddime: 7

 
 
Hüner Yayınevi, yayın çizgisini 'Yapabileceğinin en iyisini yapmak' olarak belirlemiştir. Bu bağlamda ilk kitabı 'Büyük Hadis Külliyatı «er-Rudânî»' olmuştur. İkinci yayını ise 'Sahîh-i Buhârî Muhtasarı Tecrîd-i Sarîh'dir.

Şimdi ise iki Büyük Hadis İmamı Buhârî ve Müslim'in buluştuğu zirve olan Müttefekun Aleyh Hadisleri' yayınlıyoruz.
Âlemlere rahmet olan Hz. Peygamber (s.a.v.)'in yaşadığı iklimi, Peygamber mescidini, âile ve sosyal hayatını bir nebze evlerinize, iş yerlerinize kısacası tüm hayatınıza taşıyabilirsek kendimizi en bahtiyar hissedeceğiz.

Bu değerli çalışmanın sizlere ulaşıncaya kadarki serüveninde emeği geçen başta değerli yazarımız Abdullah Feyzi Kocaer Bey'e, tashih, matbaa ve cilt emekçilerine şükranlarımızı sunuyoruz.

İnsanlığın, Hz. Muhammed (s.a.v.)'in mesajına en çok muhtaç olduğu 21. asırda, işte onun dünyası, sosyal adaleti, siyaseti ve onun terbiyesiyle yetişmiş ashabı!...  Sizleri Asr-ı Saadet iklimi ile baş başa bırakıyoruz.
 
 
Müttefekun Aleyh Hadisler

Müttefekun aleyh anlam olarak, üzerinde ittifak edilen herhangi bir konu, söz veya mesele, demektir. Bu terimin, İslâmî ilimler sahasında değişik anlamlarda kullanıldığı görülür. Sahabe tarafından müttefekun aleyh olan hususlar, bütün sahabenin ittifak ettiği ve hiçbirinin muhalefet etmediği hususlardır. Fıkıh sahasındaki müttefekun aleyh hususlar ise, imam ve müctehidlerin ittifak ettikleri hükümlerdir. Bu hükümlerle ilgili ittifaka ayrıca "İcma"da denilmektedir. Abdestin namaz için şart oluşu, günde beş vakit namazın farz olarak kılınışı, sahabe ve fukahanın ittifakı için örnek olarak gösterilebilir. Ayrıca bir mezhep bünyesindeki müctehitierce müttefekun aleyh olan hususlar da vardır. Hanefî mezhebinde İmam Ebu Hanife, Ebu Yusuf ve Muhammed'in ittifak ettiği hususlar gibi.

Hadiste müttefekun aleyh: Bir hadisin sıhhati üzerinde hadis imamlarının birleştiği ve hepsinin o hadis için sahih olduğu kanaatine vardıkları hadislerdir. Hadis imamları böyle hadisler için genellikle 'bu hadisin sıhhati müttefekun aleyhtir' ifadesini kullanırlar.

Bu arada İbni Mende'nin, (v. 395) kitabında rivayet ettiği hadisleri şahitleriyle takviye ederken "...Bu hadis, sıhhati üzerinde birleşilen bir hadistir...bu isnadların tümü makbuldür, Muhammed b. İsmail (Buhârî) ve Müslim b. Haccâc ile diğer hadisciler cemaati rivayet etmiştir."[1] diye belirterek dördüncü asrın sonlarında görülmeye başlayan, beşinci asrın başlannda Hâkim Neysâbûrî (v. 405) ile gelişen, altıncı ve bundan sonraki asırlarda sıklıkla rastlanan ve artık bir anlama odaklaşan diğer bir kullanım ise Buhârî ve Müslim'in bir konuda, aynı sahabiye dayanarak rivayet ettiği hadislerdir.

Bu son tarif artık günümüze kadar bu şekilde kullanılmakta olup kitabımızın ismini verdiğimiz "Mütefekun Aleyh Hadisler" teriminden de bu anlamı kastetmekteyiz.

Bu tür hadisler, hadis kitaplarında zikredildiğinde, hadislerin sonunda "Bu, müttefekun aleyh bir hadistir" veya "Bu hadisi, Buhârî ve Müslim rivayet etmiştir" şeklinde ifadeler yer almaktadır.

Bu iki hadis imamının kitaplarına aldıkları hadislerin en güvenilir olması ve sıhhati konusunda gösterdikleri titizlik, kitaplarının el üstünde tutulmasına neden olmuştur. Öyle ki, kendilerinden sonra gelen pek çok âlim nazarında, bir hadisin Sahîh-i Buhârî ve Sahîh-i Müslim'de bulunması hadisin sahih olması, için yeterli görülmüştür. Zira bu iki kitap, İslâm dünyasında büyük bir itibar kazanmış, içerdikleri hadislerin sahih olduğuna dair pek çok âlim ittifak etmiştir.

Buhari ve Müslim, hadis rivayetinde son derece ciddî ve titiz davranmışlar, yalan söylediği tespit edilen kimselerden hiçbir surette hadis rivayet etmemeye büyük gayret göstermişlerdir. Bu iki âlimin rivâyet ettikleri hadisler özellikle ikisinde ortak bulunan
 
hadisler, pek çok âlim nazarında en sahih hadis ve Kur'an-ı Kerim'den sonra en güvenilir hüküm olarak kabul edilmiştir.

Hadis ilminin, âdeta Buhârî, Müslim ve onun çağındaki âlimler döneminde varacağı en büyük zirveye ulaştığını söyleyen İbni Esîr, (v. 600) Buhârî ve Müslim hakkında şu tespitlerde bulunmaktadır. "Her ikisi, kitaplarına Sahîh ismini vermişler ve kitaplarına böyle Sahih ismini veren ilk kimse olmuşlardır. Şüphesiz bu iki âlim, söyledikleri söze sadık kalmışlar, vardıkları kanaatleri doğrulanmışlardır. İşte bu nedenle Allah, onları doğuda ve batıda; denizde ve karada büyük bir kabul görme ile rızıklandırmıştır... Bunun böyle olmasının nedeni niyetlerinin doğru, kalplerinin ihlaslı, kitaplarına aldıkları hadislerin sahih olmasındandır."3

Hâkim Neysâbûrî (v. 405), el-Medhal ila's-Sahîh isimli kitabında sahih hadisleri on kısma ayırmış ve birinci tabakada Buhârî ve Müslim'in rivayet ettikleri hadisler olduğunu belirtmiştir.4

Hâkim Neysâbûrînin bu taksimini Ebû'l-Fadl Muhammed b. Tahir el-Makdisî (v. 507) ondan sonra Ebû Muhammed Hüseyn el-Ferra el-Bağavî (v. 516) devam ettirir. Bunlardan sonra Kadı İyaz (v. 544) gelmektedir. Kendisi, İmam Malik'in Muvatta'sı ile Buhârî ve Müslim'in kitabına öncelik vermekte ve şöyle demektedir: "...Bu üç kitabın diğer kitaplara önceliği ve İslâm dünyasındaki âlimlerce sahih kabul edilmeleri hususunda icma olmuştur. Zira, bütün temel eserlerin ana kaynağı bu üç kitaptır. Hadis ilminde yapılabilecek her şey onlar tarafından yapılmıştır..."5

İbni Cevzi (v. 597) hadisleri alt kısımda ele alır. Bunlann en üst tabakası müttefekun aleyh hadislerdir. Kendisi şöyle demektedir: "Hadisler alt kısımdır. Birinci kısım sıhhati üzerinde ittifak edilenlerdir. Buhârî, sahih hadisleri yazanların ilkidir, onu Müslim, takip etmiştir...İkinci kısım, sadece Buhârînin veya sadece Müslim'in rivayet ettikleri cumhurun ve hadis ehlinin sıhhatine hüküm verdikleridir. Üçüncü kısım, Buhârînin veya Müslim'in görüşüne göre senedi sahih olanlardır. Bunlar, bilinen bir kusuru yok ise iki imamın rivayet ettikleri hadisler içerisine dahil edilir. Bu konuda Ebû Abdullah el-Hâkim, her ne kadar hataları tartışılsa da el-Müstedrek adı ile büyük bir kitap tertip etmiştir. Dördüncü kısım, içerisinde hafif bir zayflık bulunan hadislerdir. Bunlar hasen hadislerdir, amel edilmeye elverişlidir. Beşinci kısım, içerisinde büyük zayıflık bulunan rivayetlerdir. Bunun durumu âlimler arasında farklıdır. Kimisi güzel işlerde bununla amel ederken bazıları içerisindeki şiddetli zayıflıktan dolayı uydurma hadisler içerisinde görür. Altıncısı, uydurma olduğu kesin olarak bilinen hadislerdir."6

İbni Esîr de (v. 600) Hâkim Neysâbûrînin taksimini takip ederek sahih hadisleri on kısma ayırdıktan sonra birinci tabakayı Buhârî ve Müslim'in rivayet ettikleri hadislere verir ve bunların sahih hadislerin en üst tabakası olduğunu belirtir.7

İbni Salah (v. 643), Hâkim Neysâbûrînin başlattığı uygulamayı pekiştirmiş ve şöyle demiştir: "...Sahih hadislerin en üst tabakası hadis ehlinin Sahihun, Müttefekun Aleyhi' dedikleri hadislerdir. Hadis ehli bu ifade ile ümmetin bu hadisler üzerinde ittifakını değil, Buhârî ve Müslim'in ittifakını kastederler. Bununla birlikte, Buhârî ve Müslim'in ittifak ettiklerini ümmet ittifakla kabule yönelmiş, dolayısıyla burada ümmetin ittifakı da meydana gelmiştir."8

İmâm Nevevî: "Bilesin ki âlimler Kurân-ı Kerim'den sonra kitapların en sahihinin Sahîhi Buhârî ve Sahîhi Müslim olduğunda ittifak etmiştir." demektedir.9 İmâm Nevevîye göre sahih hadislerin derecesi yedi kısımdır. Kendisi şöyle demektedir: "Sahih hadisler yedi kısımdır. Bunların en üstünü Buhârî ve Müslim'in ittifak ettikleridir, bundan sonra yalnız Buhârînin rivayet ettiği, bundan sonra yalnız Müslim'in rivayet ettiği, bundan sonra kitaplarında bulunmamakla birlikte Buhârî ve Müslim'in şartlarına uyan sahih hadisler, bundan sonra kitabında bulunmamakla birlikte Buhârînin şartlarına uyan sahih hadisler, bundan sonra kitabında bulunmamakla birlikte Müslim'in şartlarına uyan sahih hadisler, bundan sonra da Buhârî ve Müslim'in şartlarına uymadığı halde diğer hadis imamlarının sahih kabul ettikleri hadislerdir." 10 Cemalüddin Kasimînin, 'Sahih Hadislerin Kısımları' başlığı altında Nevevinin bu sözünü getirmesi, bu tasnifi onayladığını gösterir.11

Şah Veliyyullah Dehlevî de sahih hadisleri içeren kitapları dört tabakaya ayırmıştır: Buna göre üç kitap, İmâm Malik'in Muvattâ'sı ile Sahîhi Buhârî ve Sahîhi Müslim en sa­hih olan birinci tabaka kitaplarıdır.12 Onun bu tasnifi son dönem muhaddislerinden Muhammed Cemâlüddin Kâsımî ve Muhammed Abdurrahmân Mübârekpûrî tarafından benimsenmiş kitaplarında zikredilmiştir. 13 Şah Veliyyullah'ın birinci tabaka saydığı üç kitaba yukarıda Kadı İyaz'ın da aynı şekilde baktığını görmüştük.

Hadisler Arasında Üstünlük Ayrımı Yapılabilir mi?

Eğer bir hadisin, Hz. Peygamber (s.a.v.)'e âit olduğu kesinleşmiş ise artık bize düşen, bu hadisteki bilgiye sarılıp gereklerini yerine getirmektir. Ancak hadisin Efendimiz (a.s.)'a aidiyeti kesin değilse o zaman, bu bilgileri bize getirenlerin hangisi,


 

Müttefekun Aleyh Hadisler Üzerine Yazılan Kitaplar[2]

Kaynakların verdikleri bilgilere göre bu konuda yazılan ilk eser erken dönem diyebileceğimiz dördüncü asrın sonlarına kadar uzanmaktadır. [3] Her iki imamın kitapları üzerinde değişik türde pek çok çalışmalar yapılmıştır. Bunlardan birisi de iki kitabın sadece birinde veya her ikisinde bulunan hadisleri bir araya getirme çalışmalarıdır. İki kitabı bir araya getirme çalışmalarına "el-Ceırî beyne's-Sahihayn" denilmiştir. Bu türdeki ilk çalışma, Muhammed b. Abdullah Cevzakî"nin (v. 388) Kitabu'l-Cem beyne's-Sahîhayn isimli eseridir. Bizim konumuzu ilgilendiren, her iki kitapta aynı olan hadisleri bir araya getirme şeklinde hazırlanan çalışmalar ise şöyledir:

 
  1. ) Risale fî Beyâni mâ ittefekâ aleyhi'l-Buhârî ve Müslim ve mâ inferade ahaduhumâ ani'l-âhar. Ali b. Ömer ed-Dârakutnî (v. 385)
  2. ) Muvâkâtu'l-Buhârî ve Müslim. Muhammed b. Tâhir el-Makdisî, İbnü'l-Kaysarânî (v. 507)
  3. ) Umdetü'l-Ahkâm mimmâ ittefeka aleyhi'l-İmam el-Buhârî ve Müslim. Abdü'-Gânî b. Abdü'l-Vâhid el-Makdisî (v. 600)
  4. ) el-Beyân amme'ttefeka aleyhi'ş-Şeyhân. Ebû'l-Mecd İsmail b. Hibetullah b. Bâtîş el-Mevsılî (v. 655)
  5. ) Müfîdü's-Sâmî ve'l-Kârî mimmâ ittefeka aleyhi Müslim ve'l-Buhârî. Ahmed. Abdurrahman b. Muhammed el-Harîrî (v. 758)
  6. ) Zâdü'l-Müslim fîmâ ittefeka aleyhi'l-Buhârî ma'a Müslim. Muhammed Habîbullâh eş-Şenkîtî (v. 1944)

Muhammed Fuâd Abdülbâkinin verdiği bilgiye göre müellif, müttefekun aleyh olan hadislerden, kavli (sözlü) hadisleri harf sırasına göre tertip etmiştir. Buna ilaveten "otT" ile başlayan şemail türü hadislerle ' ile başlayan hadisleri de almıştır. Ancak müttefkun aleyh hadislerin tamamını almamıştır. Kitabında 1368 hadis mevcuttur.[4]

7-) el-Lü'lü ve'l-Mercân fîmâ ittefeka aleyhi'ş-Şeyhân. Muhammed Fuâd Abdülbâkî(v. 1958) Sahasında en geniş bir çalışma olan el-Lü'lü ve'l-Mercân, hadis metinlerinde Sahîh-i Buhârî metni esas alınmış, hadislerin dizilişinde ise Sahîh-i Müslim tertibi esas alınmıştır. Bu şekildeki tertip, hadislerin iyi anlaşılması için kanaatimce çok isabetli olmuştur. Bunun yanında hadisin Buhârîdeki yeri gösterilmiş anlaşılması güç lafızları dipnotlarda gayet güzel bir şekilde açıklamıştır. Bu meziyetinin yanında tertip düzen ve titizliği ile çalışmanın son derece emek mahsulü olduğu görülmektedir. -Yüce Allah, onun bu çalışmasını en güzel bir şekilde kabul buyursun kabrini nurlandırsın- Kendisi ön sözünde el-Lü'lü ve'l-Mercân'da 2006 müttefekun aleyh hadis olduğunu bildirmektedir. Ayrıca, Zâdü'l-Müslim isimli çalışma dışında müttefekun aleyh hadisleri derleyen bir kitabın olduğunu bilmediğini de söylemektedir. Bu iki husus dikkat çekmektedir. Asrımızın bu büyük ilim adamının, Zâdü'l-Müslim'den önce yapılmış çalışmalardan habersiz olması ilginçtir. Bir diğer husus ise ön sözünde 2006 hadisten söz ederken kitabında 1906 hadis bulunmasıdır. Kendisi işe başlarken 2006 hadis olduğunu düşündü sonra 1906 hadis mi derledi, yoksa matbaa hatası mı vardır, bu durum belli değildir. el-Lü'lü ve'l-Mercân, İsmail Kaya ve İsmail Hakkı Uca tarafından Türkçeye çevrilmiş ve çeşitli tarihlerde basılmıştır. Kitabı Türkçeye çeviren mütercimler de ifadeleri bu şekilde çevirmişler herhangi bir açıklama getirmemişlerdir.[5]

Müttefekun aleyh hadislerin sayısı hakkında fazla görüşe rastlanmamakla birlikte bu hususta en çok sayı İbni Cevzfnin Kitâbu'l-Mevzûât'ını tahkik eden Abdurrahman Muhammed Osman tarafından verilmiştir. Kendisi 2316 müttefekun aleyh hadis olduğunu söylemektedir.[6] Ancak onun verdiği bu sayı kabarıktır. Kanatimce, Sahîh-i Buhârî ve Sahîh-i Müslim'deki tekrar eden aynı hadisleri de bu sayıya dâhil etmiş olmalıdır. Ya da lafız açısından birbirine benzemesi uzak olanlan da buna dâhil etmiş olmalı veya aynı konuda başka raviden gelenleri de sayıya katmış olmalıdır. Kimi âlimlerin bu şekilde verdikleri sayılar bazen yuvarlak olup kesin olamayabiliyor. Bazen de yüksek gösterilmiş olabiliyor. Nitekim Abdurrahman Muhammed Osman, Ahmed b. Hanbel'in Müsned'inde otuz bin hadis olduğunu belirtmektedir. [7] Bugün eldeki baskılarda verilen rakamlar yirmi yedi bin civarındadır. Buna göre Abdurrahman Muhammed Osman, üç bin fazla söylemiştir.

Bizim Çalışmamız

Müttefekun Aleyh Hadisler, adı ile elinizde bulunan bu kitabımız, Muhammed Fuâd Abdülbâkî merhumun, el-Lü'lü ve'l-Mercân fîma ittefeka aleyhi'ş-Şeyhân isimli çalışması üzerine kurulmuştur. Hadislerin sıralanması Sahîh-i Müslim tertibine göre yapılmıştır. Ancak hadislerin metninde sadece Buhârî metnine bağlı kalınmamış yeri geldiğinde Müslim metni de tercih edilmiştir. Bu hadislerin hangisi Buhârî metni, hangisi Müslim metni olduğu tahriç bölümünde belirtilmiştir. Eğer, metin Sahîh-i Buhârî metni ise

tahriçte önce Buhârîdeki yer gösterildi. Eğer Sahîh-i Müslim metni ise önce Müslim'deki yer gösterildi. Ayrıca hangi metin alınmış ise o siyah punto ile belirtildi. Buna göre çalışmamızda 1497 hadis Sahîh-i Buhârî metni, 489 hadis Sahîh-i Müslim metnidir.

Tahriç bölümünde hadislerin Buhârî ve Müslim'deki yerleri gösterildi. M. Fuâd Abdülbâkî, hadislerin Sahîh-i Buhârî'deki yerlerini göstermiş ve Müslim'deki yerlerini tam olarak belirlememiştir. Tahriç bölümünde o hadisin Sahîh-i Müslim'deki tam yeri belirtildi.

M. Fuâd Abdülbâkinin kitabına aldığı 1906 hadisin birkaçı dışında hemen hemen tamamı alındı. Buna ilâve olarak yeni tespit ettiğimiz hadisler ilâve edildi. Bizim çalışmamızda sayı 1986 ya ulaşmıştır. el-Lü'lü ve'l-Mercân üzerine yapılan değişikliklerin en önemlisi de budur diyebiliriz. Bazen, M. Fuâd Abdülbâkî merhumun en önemli hadisleri atladığını gördük. Bulabildiklerimiz kadarıyla bunları ilâve etmeye çalıştık. Bu hususta 675, 749 ve 1822. hadisleri örnek verebiliriz.

"Kim, inanarak ve sevabını Allah'tan bekleyerek Ramazan orucunu tu­tarsa kendisinin geçmiş günahı bağışlanılır."
"Kim, inanarak ve sevabını Allah'tan bekleyerek Kadir gecesini ihya ederse kendisinin geçmiş günahı bağışlanır."
"Eğer mümin, Allah'ın yanındaki azabı bilseydi kimse cenneti aklından geçiremezdi. Eğer kâfir de Allah 'm yanındaki merhameti bilseydi hiçbir kimse cennetten ümitsiz olmazdı"

Bu arada, M. Fuâd Abdülbâkî, İmam Müslim'e uyarak 17 hadisi tekrar etmiştir. Aslına bakılırsa, ilgili bölümde konunun anlaşılması için bu hadislerin tekrar etmesi de kaçınılmazdır. Bu nedenle biz de tekrar yerlerinde hadisleri tekrar ettik.

Okuyucuyu hadislerle baş başa bırakmak amacıyla çoğu yerde hadislerin tercümesi ile yetindik. Uzun açıklamalarla okuyucuyu hadis dışında başka alanlara çekmekten kaçındık. Yeri geldiğinde kısa açıklamalar, hadisi hadise göndermeler yaptık. Bazı uzun açıklamalarda "Sahîh-i Buhârî Muhtasarı Tecrîd-i Sarîh" isimli çalışmamızdaki ilgili açıklamalara gönderme yaptık.

Değerli okuyucularımızın, bu çalışma aracılığıyla hadisler arasında rahat bir seyahat etmelerini sağlamış olmak en büyük hedefimizdir.

«Benim başarmam ancak Allah sayesindedir, ben Ona güvendim ve Ona dönerim.» (Hûd: 88)


Abdullah Feyzi Kocaer
Selçuklu / KONYA
Eylül-2004

 
 
2-) İmân, I. 158
[2]) Bu konudaki yazılan eserlerin isimleri, Müctaba Uğur, Hadis İlimleri Edebiyatı, 218; Kemal Sandıkçı, Sahîh-i Buhârî Üzerine Yapılan Çalışmalar, 100-108'den alınmıştır.
[3]) Her ne kadar Diyanet İslâm Ansiklopedisi "eFCem' Beyne's-Sahihayn" maddesinin yazan "Bilindiği kadanyla bu sahanın ilk eseri, Ebû'l-Mecd İsmail b. Hibetullah b. Bâtfş el-Mevsılî (Ö. 655/1257) tarafından telif edilen el-Beyân amme'ttefeka aleyhi'ş-Şeyhân'dır." demiş olsa da, kaynaklarda, Ebû'l-Mecd el-MevsılTden çok önce bu konuda kitap yazanlann olduğu belirtilmektedir. (Mesala, Müctaba Uğur, Hadis İlimleri Edebiyatından, bu kitabı üçüncü sırada zikreder; Kemal Sandıkçı da Sabîh-i Buhârî Üzerine Yapılan Çalışmalarda bu kitaptan önce yazılan kitaplardan söz eder.)
[4]) el-Lü'lü ve'l-Mercân, ön sözü.
[5]) el-Lü'lü ve'l-Mercân, hakkında bilgi veren çeşitli kaynaklar, Muhammed Fuâd Abdülbâkî'nin ön sözdeki ifadesine takılmış ve 2006 hadis olduğunu bildirmişlerdir. Halbuki kitapta 1906 hadis vardır. Kemal Sandıkçı, el-Lü'lü ve'l-Mercân, hakkında bilgi verirken 2006 hadis bulunduğunu belirtir. Bakınız, Sahîh-i Buhârî Üzerine Yapılan Çalışmalar, s. 108; Mehmed Sofuoğlu da el-Lü'lü ve'l-Mercân hakkında bilgi verirken 2006 hadis bulunduğunu belirtir. Bakınız, Sahîh-i Müslim, ve Tercemesi, Cilt: 1, s. LXVI.
Ancak bu konuda dikkatli olanlar da vardır. Müctaba Uğur, el-Lü'lü ve'l-Mercân'ı tanıtırken bu hususa dikkat çeker. Bakınız, Hadis İlimleri Edebiyabn, s. 218
[6]) Kitâbu'l-Mevzûât, 1.11
[7]) Kitâbu'l-Mevzûât, 1.11

 
Diğer Özellikler
Stok Kodu9789759214487
MarkaHüner Yayınevi
Stok DurumuVar
9789759214487
En yeni ürünler
Güvenli teslimat
Kampanyalı ürünler
Piyasadaki en iyi fiyat

PlatinMarket® E-Ticaret Sistemi İle Hazırlanmıştır.