Kitap Muhtasar İbni Kesir Tefsiri
Yazar İbni Kesir
Tercüme Arif Erkan
Yayınevi Sağlam Yayınları
Kağıt - Cilt Sarı Şamua - 6 Cilt, Kalın Sıvama cilt
Sayfa - Ebat 3.350 sayfa - 17x24 cm
Sağlam Yayınları, İbni Kesir tarafından yazılan Muhtasar İbni Kesir Tefsiri adlı kitabı incelemektesiniz.
6 Cilt İbni Kesir Tefsir kitabı hakkında yorumları okuyup kitabın konusu, özeti, fiyatı, satış şartları hakkında bilgiyi geniş bir şekilde edinebilirsiniz.
Yaratan Rabbinin adıyla oku . O, insanı " alak " dan yarattı. Oku, Senin Rabbin en cömert olandır. Alak 1-2
Muhterem okuyucumuza faydalı bir hatırlatma
"Muhtasar İbn Kesîr Tefsîri Tercümesi" adıyla okuyucuya sunduğumuz bu kitab, daha önce Beyrut'ta arabça olarak, kısa zamanda, dördüncü kez basılmak bahtiyarlığına ermişti. Biz, türkçe tercümemizi (1988 yılında yapılan) bu dördüncü, güvenilir baskıdan yaptık ve eserin arabça aslındaki Kur'ân-ı Kerîm klişelerini (arapça Kur'ân âyetlerini) aynen fotokopi ederek tercümemize koyduk. Yeniden yazdırırsak hattat hatâsı olur diye böyle yaptık. Ancak arab ülkelerinde basılan Kur'ân-ı Kerîm'lerin imlâsında, bilhassa uzatma harflerinin yazılış biçiminde bazı küçük farklılıklar vardır. Okunuş (Kıraat), her ikisinde de aynı olmakla beraber, Türkiye'de basılan Kur'ân-ı Kerîm'lerde, harfleri uzatmak için, okuyucuya kolaylık olsun diye, (yazıda görünen) açık elif kullanılmıştır. Arablar ise, (yazıda görünmeyen) gizli elif ile yazmayı, ancak uzatılacak harfin üzerine dik bir çekme işareti (") koymayı, aslına daha uygun görmüşlerdir.
Merhum Osman Keskioğlu, (Kur'ân-ı Kerîm Bilgileri) adlı kitabında (s. 148) bu konuda şöyle diyor:
"Kur'ân-ı Kerîm'in, Mısır ve (diğer arab ülkelerindeki) baskıları, Mushaf-ı Osman yazısı üzere (yani üçüncü halîfe Hz. Osman'ın hazırlatmış olduğu Kur'ân nüshalarının yazı ve imlâsına göre) basılmaya başlanmıştır. Bunlar Şeyhü'l-Makârî'nin başkanlığı altında, bizdeki (Tetkîk-i Mesâhif Hey'eti = Mushafları İnceleme Kurulu) demek olan bir hey'et tarafından hazırlanmıştır. Hz. Osman'ın (r.a.) hazırlatmış olduğu ilk mushafların imlâsına uygun olan bu Kur'ân baskıları, (bazı acemi) okuyuculara zor gelebilir. Diğer konularda müsamahakâr olan Mısır ulemâsı, Mushaf'ın tab'ında (Kur'ân-ı Kerîm'in imlâsında) titiz davranıyor."
İşte muhterem okuyucu, biz de bu titizliğe uyarak, Hz. Osman'ın hazırlattığı ilk Kuran nüshalarındaki imlâya uygun olan arapça Kur'ân klişelerini, tercümesini sunmuş olduğumuz bu kitaba aynen koymuş bulunuyoruz. Bilgilerinize arz ederiz.
SAĞLAM YAYINEVİ
ÖNSÖZ
Rahman ve Rahîm olan Allah'ın adıyla.
Bize Kur'ân'ı hidâyet rehberi olarak gönderen ve bu yüce kitab ile bize görevlerimizi belleten, emirlerini ve yasaklarını öğreten, böylece bizleri gaflet ve dalâlete düşmekten kurtaran Yüce Rabbimize sayısız hamd ve senalar olsun. Peygamberimize, onun âline ve ashabına da salât ve selâm olsun.
İlim ve irfanı, yazılı ve sözlü olarak nesilden nesile, asırdan asıra, kitablarında ve sadırlarında taşıyıp bizlere ulaştırmış, özellikle Kur'ân'a ve onun , tefsirine büyük hizmetlerde bulunmuş bütün İslâm âlimlerinden Allah razı olsun.
İmdi bu, " Muhtasar İbn Kesîr Tefsiri " adlı kitabı, türkçeye tercüme etmemizin sebebine gelince: Türkçede mevcûd Kur'ân'ı Kerîm mealleri ve tefsirleri üzerine, kendileriyle sohbet ettiğimiz kişiler, çoğunlukla bu meallerin pek çok yerini anlayamadıklarını, tefsirleri ise çok uzun ve okunup bitirilmesinin güç olduğunu, üstelik 10-15 ciltlik böyle büyük tefsir kitablarını herkesin satın alamadığı gibi, tamamını okuyup anlayacak zaman da bulamadıklarını söylediler. Şöyle kısa zamanda rahatça okunup kolayca anlaşılan, âyetlerin tefsiri, mealinin iki üç katını geçmeyen, özlü, bilgi bakımından zengin ve güvenilir bir tefsir olsa, daha çok sayıda insan yararlanır, dediler.
Onların bu sözlerini doğru buldum. Uzun yıllardan beri Arapça ve Türkçe Kur'ân tefsirlerini incelemekle meşguldüm. Arapçada bazı kısa ve kolay anlaşılır tefsirler vardı. Ben bunlardan birini türkçeye tercüme etmeyi düşündüm. Fakat tercüme edeceğim tefsir, kısa ve kolay olmakla beraber, bilgi bakımından zengin, özlü, kısa zamanda çok şey öğreten, aynı zamanda da herkesin güven ve takdirini kazanmış bir tefsîr olmalıydı. Araştırdım, düşündüm ve nihayet aradığımı buldum. İşte bu özellik ve nitelikleri taşıyan tefsîr. "Muhtasaru Tefsîr-i Ibn Kesîr" idi. Bu tefsir, şânı yüce, şöhreti doğuya ve batıya yayılmış mu'teber bir Kur'ân tefsiridir. Hemen bu kitabı arapça aslından türkçeye tercüme etmeye başladım. Yorucu, fakat zevkli bir çalışma sonucu, Allah'ın izni ile kitabın tercümesini bitirdim.
İbn Kesîr'in Kur'ân tefsirini arapça aslından özetleyip kısaltarak bu muhtasar tefsiri meydana getiren (Şeyh Muhammed Kerîm Râcıh)dır. Bu muhtasar tefsîr, çok beğenilmiş ve kısa zamanda Beyrut'ta dördüncü baskısı yapılmıştır. Ben, bu muhtasar tefsîri aynen türkçeye tercüme etmekle yetindim. Kendisi, bu ihtisarı ne şekilde yaptığını Mukaddime'sinde anlatmıştır. Bu tefsîrin özelliğini ve hazırlanan muhtasarın lüzum ve değerini öğrenip anlamak için kitabımızın başındaki bu Mukaddime'yi okumak gerekir. Ben, ayrıca bu cildin başına "İbn Kesîr'in Hal Tercemesi (özgeçmişi) ve Tefsirinin özellikleri" adlı bir tanıtma yazısı da koydum.
Burada kısaca şunu belirteyim ki, İbn Kesîr Tefsirinin en önemli özelliği, onun bir rivayet tefsîri olmasıdır. Âyetleri, yine âyetler ve hadîslerle açıklamıştır. Fakat dirayete de yer vermiştir. Elimizdeki bu Muhtasar'da dahî, bazı âyetlerin tefsirinde, konuyla ilgili bir, iki veya üç hadîs kaydedilmiştir ki, böylece bu Muhtasar'da bile takriben, bütün Kur'ân-ı Kerîm âyetlerinin toplam sayısı kadar da hadîs okuyup öğrenmiş olacağız.
İbn Kesîr, bütün bu rivayetleri kaydederken, en önemli amacı, âyeti doğru anlamamızı sağlamaktır. Tabiîdir ki, âyetler bu şekilde tefsîr edilirken bir ço'k islâmî ilimler de söz konusu olmuştur. Meselâ fıkıh, akâid, siyer, târih, ahlâk ve mevize konularında da bilgiler verilmiştir.
Kısacası, bu değerli tefsirin herkese faydalı olmasını Yüce Allah'dan diler, emeği geçenlere teşekkür eder, özellikle bu tefsirin asıl müellifi İbn Kesîr'e Allah'tan rahmet dilerim.
Bu tercümemde Allah'ın dînine ve müslümanlara hizmeti amaç edindim. Tercümede hatâ etmemeye gayret ettim. Buna rağmen gözden kaçmış hatâlar olmuşsa, samimiyetle ikâz edenlere teşekkürü bir borç bilirim. Başarıya erişmek, önce Allah'ın ihsânı, sonra kulun gayretiyle olur. Bu nedenle Yüce Allah'dan başarı ihsan etmesini dilerim.
Mütercim
Arif Erkan
(Emekli İstanbul Vaizi)
İBN KESİR'İN HAL TERCEMESİ (özgeçmişi) VE TEFSİRİNİN ÖZELLİKLERİ - İbn Kesîr (Doğ. H. 701 - Ölm. H. 774)
İmâdüddîn Ebu'l-Fidâ İsmâîl İbn Ömer el-Kureşî, ed-Dımışkî, (H. 701 - M. 1301) yılında Şam'da doğmuş ve orada yetişmiş ünlü bir âlimdir. Hocaları arasında özellikle İbn Teymiyye'den çok yararlanmıştır. Kendisi Şam'da bir çok yıllar hadîs okumuştur. Bu tedrîs çalışmaları sonunda kendisi de, bilhassa İbn Hacer gibi bir hadîs dahîsini yetiştirmiştir. Hanbelî üstadı İbn Teymiyye'ye çok bağlı idi. Düşünce ve görüşlerinde ona uyduğu için İbn Teymiyye'nin uğradığı baskılara o da uğramıştır. Târih, hadîs ve tefsîr ilimlerinde çok geniş bilgi ve görüşlere sâhibdi. "El-Bidâye Ve'n-Nihâye" adlı genel târihi başlıca kaynak eserlerden sayılır. Bundan başka hadîs ilmine dâir bir kaç eser meydana getirmiştir.
Tefsîr konusunda ünlü ve değerli eseri: "Feth'ul-Beyân Fî Maka sıd'il-Kur'ân" adını taşımaktadır ki, kısaca: " İbn Kesir Tefsiri " adıyla tanınmıştır.
Bu tefsirin, cilt sayısı ve tertîbi değişik, çeşitli baskıları vardır:
Kâtib Çelebi, (Keşf'ez-Zunûn, Cilt: I, S. 439)da: "Tefsîru İbn Kesîr; on cilt hâlinde büyük bir tefsirdir. Hadîsler ve eserlerle Kur'ân'ı tefsîr etmiş, râvîlerini zikretmiş ve gerektiği yerde cerh ve ta'dîl yapmıştır." diyor.
İbn Kesîr, tefsirinde rivayete şiddetle bağlı olmakla beraber, dirayet hususunu da ihmâl etmemiştir. Eserinde târihî bilgilere geniş ölçüde yer vermiştir.
Özellikle cerh ve ta'dîl (râvileri inceleme ve eleştirme) konusunda kendine özgü bir dehâsı vardır. Zerkânî, bu tefsîr hakkında şunları söylüyor: "İbn Kesîr'in bu tefsîri, me'sûr tefsirlerin en sahîhlerindendir. Onda Hz. Peygamber (s.a.v.)'den, sahâbî ve tabiîlerin büyüklerinden nakiller yapılmıştır.
Bu tefsîrin dört veya beş büyük cilt hâlinde baskıları vardır.
Bu eseri, Menâr matbaası dokuz cüz hâlinde basmıştır. Sayfaların alt kısımlarına Bağavî Tefsîri de konulmuştur. Sonunda da: "Fedâil'ul-Kur'ân" adlı kitâb bulunmaktadır.
Son zamanlarda sekiz ciltlik tahkîkli arapça bir baskısı da yapılmıştır. Muhammed Ali Sâbûnî de bu tefsirin: "Muhtasaru Tefsîri İbn Kesîr" adıyla ihtisar ve tahkikini yapmış, eser üç cilt hâlinde, Beyrut'ta, 1981 yılında basılmıştır.
Yine bu tefsîri, Şeyh Muhammed Kerîm Râcıh: "Muhtasaru Tefsîr-i İbn Kesîr" adıyla ihtisar etmiş (özetleyip kısaltmış) ve bu eser, 1988 yılında, Beyrut'ta dördüncü kez, iki cilt" hâlinde basılmıştır. Bu güzel muhtasar tefsîri, ben, arapça aslından türkçeye altı cilt hâlinde: "Muhtasar İbni Kesîr Tefsîri Tercümesi: Kur'ân-ı Kerîm'in Türkçe Anlamı ve Hadîslerle Açıklaması" adıyla tercüme etmiş bulunmaktayım.
Türkçeye çevirmek için, M. Kerîm Râcıh'in hazırladığı bu Muhtasar'ı seçmemin sebebi şudur:
İbn Kesîr, zamanındaki insanların takdir, anlayış ve beklentilerine, devrinin te'lîf ve tasnîf usûlüne uyarak, tefsirini ona göre hazırlamıştır. Rivayetleri, özellikle hadîsleri senet ve metinleriyle, hattâ cerh ve ta'dîl (inceleme ve eleştirme) yaparak vermiş, bazı yerlerde, değişik râvîler tarafından çeşitli yollarla rivayet edilen ve metinleri çok az farklı hadîsleri tekrarlamak lüzûmunu duymuştur.
Zamanımızdaki pek çok okuyucu ise, artık hadîslerin senet kısımlarına (râvîler zincirine) lüzum duymadığı gibi, aynı konuda tekrarlanmış hadîs ve rivayetleri de okurken sıkıcı bulmaktadır.
Hele birbirine zıt, rivayet ve görüşler okuyucuyu şaşırtmakta, kimi kez usandırmakta, bir sonuca varamadan kitabı elinden bıraktırmaktadır.
Zamanımızdaki okuyucuların bu tefsîrden daha kolay faydalanabilmeleri için yapılacak en doğru iş, bu rivayetlerden en sahîhini ve âyetin açıklanmasına (tefsîrine) en uygun olanını alıp, diğerlerini bırakmak ve o konuda kesin bir sonuca varmaktır. Bunun dışında kalan tafsîlât, araştırma yapan ilim adamlarını ilgilendirir. Halka pek faydası olmaz.
İşte tercümemize esas olarak aldığımız adı geçen Muhtasar, bu işi ustaca ve çok güzel yapmıştır.
Konumuzu burada bitirirken, eserin müellifi İbn Kesîr'e Yüce Allah'tan rahmet diler, mezkûr Muhtasar'ı hazırlayana ve diğer emeği geçenlere de teşekkür ederim. Yüce Allah, amelimizi makbul ve sa'yimizi meşkûr eylesin. Âmîn.
Mütercim Arif Erkan
Rahman ve Rahîm olan Allah'ın adıyla
MUKADDİME
Bizi doğru yola eriştiren Allah'a hamd olsun. Eğer Allah bizi doğru yola eriştirmeseydi, biz hidâyete eremezdik. Salât ve selâm, Allah'ın, hidâyet ve hak din ile gönderdiği efendimiz Muhammed üzerine olsun. Allah'ım, efendimiz Muhammed'e, onun âline, ashabına ve ihsan ile onlara tâbi olanlara salât (rahmet) eyle(1).
Uzun zamandan beri tefsir kitablarını okuyup inceliyor, bunlardan kimini çok uzun, kimini de çok kısa buluyordum. Uzun Kur'ân tefsirini okuyup bitirmek her okuyucu için kolay olmayacağını, çok kısa olanın da müfessirin işaret etmek istediği her şeyi içine alamıyacağını görüyordum. Kureyş asıllı, Şâm'lı büyük imâm, Hafız lmâdü'd-Dîn Ebu'l-Fidâ İbn Kesîr'in (ölm. H. 774), Kur'ân-ı Kerîm tefsirinin ise, bilgi dolu sağlam bir kitâb olduğunu görmüştüm. Onda dirayet ve rivayet, âyetle diğer benzeri âyetlere delîl getirmek, âyetle ilgili hadîsi şâhid göstermek, nüzul sebebleri ve sîret, imamlardan rivayetler, hadîslerin tahrîc edilmesi ve senedlerinin zikredilmesi, kısacası, ilmî ve beyânî kuvvetten, Allah'ın bu büyük âlime ihsan ettiği ve nesiller boyunca İslâm ümmetinin okuması için tefsîrine koymasını uygun bulduğu daha başka faydalı bilgiler vardır.
1) Salât kelimesi; duâ, rahmet ve istiğfar anlamına gelir. Tâc'da deniyor ki: Salât, Allah'dan olursa rahmet, meleklerden olursa istiğfar, mü'minlerden olursa, bazısının bazısı için duâ etmesi, kuş ve hayvanlardan olursa tesbîh anlamına gelir. (Bk. Tehânevî, Keşşaf) (Mütercim)
Allah'ın ihsan ettiği şeylerden biri de, bu tefsire bir fetih (başarı ve üstünlük) vermesi, onun, gönüllere sevdirilmesi, fikirlere yakın, ibaresi kolay, maksadı açık seçik ve hedefleri besbelli olmasıdır. Bu tefsîr, sana, ma'nâyı en kolay yollardan ve en kolay lafızlarla açıklar. Onu okurken sen kendini sanki, düşüncene uygun, aklına yatkın bir hikâye (kıssa) okuyormuş sanırsın. Bu tefsiri okuduğun zaman, seni, âyetten onun ma'nâsına, ma'nâdan da ilgili hadîs-i şerife götürür, ondan emre, ondan hükme, ondan sonra da seni hikmete ulaştırır. Böylece sen, onun içinde, birinci, ikinci ve üçüncü asırların en hayırlı insanlarıyla beraber, kalıcı bir ni'met içinde yaşarsın.
Ben bu tefsiri, içinde bulunan ma'nâlardan çoğunu bir araya toplayan bir cilt hâlinde kısaltmayı (ihtisar etmeyi) düşündüm.
Şeyh İbn Kesîr (Allah ona rahmet eylesin), bir âyet için, birden fazla şâhidler getirmiştir. Bunlardan bazısıyla yetinmeye hiç bir engel yoktur. Çeşitli rivayetlerle müteaddid hadîs-i şerifler nakletmiştir ki, hepsi de bir tek maksada götürmektedir. Öyleyse bazısıyla yetinmekte hiç bir engel yoktur. Yine bir mesele için bir çok rivayetler nakletmiştir ki bunlardan en uygununu seçip almak bazan caiz olur. Zamanımızda, hadîslerin başından çıkarılmasında (hazfedilmesinde) hiç bir engel ve sakınca bulunmayan râvî zincirlerini de hazfetmeyi uygun gördüm. Çünkü bunlar zâten tefsîrin aslında yazılı, olarak korunmuştur. Bunları görmek isteyen, her zaman aslına başvurabilir. Önemli olan, insanların Kur'ân'ı ve onun tefsîrini okumaları ve buna en yakın ve en kısa yollardan girmeleridir. Şu kadar var ki ben, tefsîri kısaltmaya (ihtisara) giriştiğim zaman, bu kitabı, sahili olmayan büyük bir deniz gibi gördüm. İçinde bulunan cevherler bana gâlib geldi de, bu muhtasar tefsîr iki cilt oldu. ( Tercümesinde, türkçe mealle beraber altı cilt oldu).
Allah'tan, bu tefsîrin faydalı olmasını, tefsîrin asıl müellifi, fazîlet sahibi Şeyh İbn Kesîr'e ve bu muhtasarı hazırlayana ve okuyana bol sevâb ihsan etmesini ve bunların hepsini, kendisine yaklaşmaya sebeb kılmasını dilerim. İbn Kesîr'in bu tefsîri, şüphesiz başta gelen tefsirlerdendir. Onun bu muhtasarının da okuyucuya yeterli olacağını ve bir çok tefsîre göz gezdirmekten kendisini müstağni kılacağını umuyorum.
Allah'ın büyük bir lütfudur ki, Kur'ân'a, onun bütün ilimlerine, tefsirlerine ve hükümlerine yönelip sarılmak, zamanımızda yeni yetişen pek çok erkek ve kadının sevilen bir uğraşısı ve tutkusu olmuştur. Gençler, öğrenip anladılar ki, (gerçek) ilim, insanı doğru yola eriştirir. Doğru yolu ve huzuru ise onlar ancak Allah'ın Kitâb'ında buldular. Ona koşup sarıldılar, Kur'ân'dan, onun ilimlerinden ve tefsirlerinden doya doya içer oldular. Şüphesizki bu, hayrı müjdelemektedir. Yüce Allah'tan, hidâyet ihsan etmesini, müslümanları; dinlerini, inançlarını ve şeriatlarını yayıp yardımcı olmaya ve bildikleri ile amel etmeye yöneltmesini dileriz.
Şunu da belirteyim ki, bu Muhtasarı hazırlarken, İbn Kesîr'in ifâde ve ibaresine titizlikle bağlı kaldım. Onun lafızlarını koruyup gözettim ki, bu Muhtasarda, asıl tefsirin ibaresinin nûrurdan ve onun hedeflerinden uzaklaşıp çıkmayalım. Şeyh İbn Kesîr (Allah ona rahmet eylesin) gönlünde nûr, düşüncesinde ışık ve aydınlık sahibi bir âlimdir. Onun ibaresi, gönlünün nuru ve düşüncesinin ışığıyla etkileyicidir. Bundan dolayı ibare ve ifâdesini, olduğu gibi koruyup gözetmek gerekir.
Bu kitabı okuyup da yararlanan okuyucunun, duasından beni de eksik etmemesini dilerim. İşte bu, kıyamet gününde elde etmek istediğim ve umduğum azıktır.
Nihayet ben, bu muhtasar tefsiri yayınlama yolunda yüksek ilgi göstermesinden dolayı Lübnan'daki Ma'rifet Yayınevi (Dâru'l-Ma'rife) sahiplerine çok teşekkür ederim. Yüce kudret sahibi olan Rabbimden, "Allah'a temiz bir kalble gelenden başka kimseye malın ve oğulların fayda vermeyeceği gün" de, bu gayretlerini onların amel defterlerine yazmasını niyaz ederim. ( Muhtasar ibni kesir tefsir kitap, ibni kesir tefsiri al oku, ibni kesir tefsir kitabı, ibni kesir tercümesi, sağlam yayınları.1 hamur ibni kesir tefsiri, muhtasar ibn kesir )
Muhtasarı hazırlayan:
Muhammed Kerîm İbn Saîd Râcıh
H. 29. 8. 1403
M. 10. 6. 1983
Sağlam Yayınları, İbni Kesir tarafından yazılan Şamua 6 cilt Muhtasar İbni Kesir Tefsiri adlı kitabı incele diniz.