Tıbbun Nebevi, Şamua Kağıt KAHRAMAN

Fiyat:
550,00 TL
İndirimli Fiyat (%37,5) :
344,00 TL
Kazancınız 206,00 TL
Havale / EFT:
333,68 TL
Aynı Gün Kargo

  Kitap              Tıbbun Nebevi
  Yazar             İmam İbn Kayyim El Cevziyye
  Tercüme         Dr. Abdulvahap Öztürk
  Yayınevi         Kahraman yayınları
  Kağıt - Cilt      Sarı Şamua kağıt, Lüks bez ciltli
  Sayfa - Ebat   400 sayfa,  15.5x24 cm

                       


Kahraman Yayınevi Tıbbun Nebevi kitabını incelemektesiniz.
Tıbbı Nebevi kitabı hakkında yorumları oku yup kitabın konusu, özeti, fiyatı, satış şartları hakkında bilgiyi geniş bir şekilde edinebilirsiniz.

 
Yaratan Rabbinin adıyla oku . O, insanı " alak " dan yarattı. Oku, Senin Rabbin en cömert olandır. Alak 1-2

 
    Tıbbun Nebevi

Eserine Hz. Peygamber’in bizzat uyguladığı, başkalarına tavsiye ettiği, birçok tabibin bile anlayamadığı tıbbî hizmetleri açıklayacağız diye başlayan İbnu’l Kayyim hastalığı Kur’an’da zikredilen kalp ve beden hastalığı olmak üzere ikiye ayırır.
“Her hastalığın bir ilacı vardır, hasta bunu bulduğu vakit Allah’ın izni ile iyileşir.”
(Buhari; et-Tıb) hadisini şu şekilde açıklar:  Tabib’in çaresini bulamadığı hastalığı iyi edecek ilacı da Allah Teala yaratmıştır. Lakin insanın ilmi sınırlı olduğu için bunu tesbit edememiştir. Çünkü insan ancak Allah’ın öğrettiğini bilebilir.

Bunun için Hz. Peygamber şifayı ilacın uygunluğuna bağlamıştır. Yaratıklardan her şeyin bir zıddı olduğu gibi her hastalığın da tedaviye yarayan zıt bir ilacı vardır.
Kitapta Kalp ve Beden Hastalıkları bölümü ile birlikte Doğal İlaçlarla Tedavi, Manevî İlahî Basit ve Bileşik ve Doğal İlaçlarla Tedavi, Bazı basit ilaçlar ve Gıdalar kısımları genişçe yer almaktadır.

Bu kıymetli eserin, okuyucularına şifa yolunda yardımcı olması temennimizdir.
Eseri değerli ilim adamı, pek çok ilmî ve İslâmî eseri bulunan Doç. Dr. Abdülvehhab Öztürk Türkçeye tercüme etti. Büyük boy, lüks ciltli olan ve dörtyüz sayfadan oluşan eser, tam metin ve eksiksiz tercümedir. Dili sade, akıcı ve sürükleyicidir.

Her kütüphanede bulunmasında büyük fayda görülen Tıbbun Nebevi, Kahraman Yayınları tarafından titiz bir baskı ile kültür hayatımıza kazandırılmıştır.
 
     Yayınevinin Önsözü
 
Kaynak eserlerin Türkçeye aktarılması konusunda çalışmalarını 42 yıldır devam ettiren Yayınevimiz son olarak İmam İbnu’l Kayyim el-Cevziyye’nin Tıbbu’n Nebevi kitabını siz değerli okuyucuların istifadesine sunar.
Eserine Hz. Peygamber’in bizzat uyguladığı, başkalarına tavsiye ettiği, birçok tabibin bile anlayamadığı tıbbi hizmetleri açıklayacağız diye başlayan İbnu’l Kayyim hastalığı Kur’an’da zikredilen kalp ve beden hastalığı olmak üzere ikiye ayırır.
“Her hastalığın bir ilacı vardır, hasta bunu bulduğu vakit Allah’ın izni ile iyileşir.” (Buhari; et-Tıb) hadisini şu şekilde açıklar:
Tabib’in çaresini bulamadığı hastalığı iyi edecek ilacı da Allah Teala yaratmamıştır. Lakin insanın ilmi sınırlı olduğu için bunu tesbit edememiştir. Çünkü insan ancak Allah’ın öğrettiğini bilebilir.
Bunun için Hz. Peygamber şifayı ilacın uygunluğuna bağlamıştır. Yaratıklardan her şeyin bir zıddı olduğu gibi her hastalığın da tedaviye yarayan zıt bir ilacı vardır.
Kitapta Kalp ve Beden Hastalıkları bölümü ile birlikte Doğal İlaçlarla Tedavi, Manevi İlahi Basit ve Bileşik ve Doğal İlaçlarla Tedavi, Bazı Basit İlaçlar ve Gıdalar kısımları genişçe yer almaktadır.
Bu kıymetli eserin, okuyucularına şifa yolunda yardımcı olması temennimizdir.
Çalışmak bizden, Tevfik Allah (cc)’tandır.
 
Kahraman Yayınları
 
              İMAM İBN KAYYİM EL-CEVZİYYE
                 (691-751 h. / 1292-1350 m.) 
 
İmam Muhammed b. Ebu Bekr b. Eyyüb b. Sa’d ez-Zür’i ed Dımeşki-Ebu Abdillah-Şemsüddin İbn Kayyim el-Cevziyye.
İbnu’l-Kayyim el-Cevziyye’nin adı Muhammed, künyesi Ebu Abdillah, lakabı Şemsuddin, unvanı Zür’i’dir. Babasının adı Ebubekir ibnu Eyyub’dur. Şam’da doğmuştur. Babası Cevziyye Medresesi’nin kayyımı olduğu için kendisi İbnu’l-Kayyim el-Cevziyye diye tanınmıştır.

İlim tahsili ve derecesi öğrenim hayatına babasından aldığı derslerle başlayan İbnu’l-Kayyim, Arap dili ve edebiyatı alanında Mecdüddin Ebu Bekir bin Muhammed et-Tunisi ve Muhammed bin Ebü’l-Feth el-Balebekki’den kelam ve usul alanında, Şafii usul alimi Safiyüddin el-Hindi’den fıkıh alanında, Mecdüddin İsmail bin Muhammed el-Harrani ve Takıyüddin ibn Teymiyye’den çeşitli İslami ilimler alanında ders aldı.
Çok yönlü bir alim olan İbn Kayyim, yüze yakın eser bırakmıştır. Akaid, ahlak, tasavvuf, tefsir gibi değişik dallarda eser kaleme almıştır. Hayatı ve görüşleri, yaşadığı zamandan itibaren dikkat çektiğinden, kendisi ve eserleri ile ilgili olarak çık sayıda çalışma yapılmıştır.

İbn Kayyim el-Cevziyye’nin hayatını araştıran ve eserlerini okuyan kimseler görürler ki, o ictihad konusunda ilkeleri olan ve bu ilkeleri gerçekleştirme uğrunda birçok sıkıntıya maruz kalan çok yönlü bir alimdir. İbn Kayyim’e göre Müslümanların aralarındaki fikir aralıklarının, düşüncelerindeki donukluğu gidermenin, bölünmüşlüğün ve mezhep taassubunun çözümü Kur’an ve sünnetin hükmünün dışında tahrif olmuş görüş ve fikirlerden uzaklaşmaktan geçmektedir. Bunu sağlayabilmek için de İbn Kayyim düşünce özgürlüğü, taklitten kurtulma, dini halife alıp oyuncak menzilesine indirenlerle mücadele etme, şeriatın ruhunu anlama ve onunla amel etme gibi fikirler ileri sürmüştür.

Eserlerinden bazıları:Medaricü’s-Salikin, er-Ruh, Hadi’l-Ervah, Tariku’l Hicreteyn ve Babu’s-Saadeteyn, İ’lamu’l-Muvakiin, İctimaü’l-Cuyüşi’l- İslamiyye, et-Turuku’l-Hükmiyye Fi’s-Siyaseti’ş Şerriyye, Tuhfetü’l-Mevdud Fi AHkami’l-Mevlüd, Ahkamü ehli’z-Zimme, et-Tıbbü’n, Nebevi, Miftahü Dari’s, Saade, Ahbarü’s-Nisa, el-Vabilu’s –Sayyib Mine’l-Kelimit-Tayyib, es-Salat, et-Tefsiru’l-Kayyim, Zadü’l-Mead Fi Heydi Hayri’l-İbad, el-Cevabü’l-Kafi ve’d- Dai ve’d- Deva, el-Fevaid, Uddetü’s-Sabirin.

Alemlerin Rabbi Allah’a hamd olsun; mürsellerin en şereflisi, Peygamberlerin sonuncusu Muhammed’e, aline ve bütün ashabına salat ve selam olsun.

İmdi bunlar sallallahu aleyhi ve selem Efendimiz’in kendinde uyguladığı başkalarına da tavsiye ettiği faydalı bilgilerdir. İçinde öyle hikmetler taşımaktadır ki birçok doktorlar onları anlamaktan acizdirler. Allah’tan yardım isteyerek ve ondan güç ve kuvvet dileyerek söze başlarız.    

 
      SONUÇ
 
MAHZURLU ŞEYLER VE GENEL VE YARARLI TAVSİYELER HAKKINDADIR
 
Bu konudaki sözümü kısa ve çok faydalı mahzurlu ve genel tavsiyelerle bitirmek istiyorum ki kitap tam faydalı olsun.
İbn Maseveyh’in mahzurlar kitabında bir bölüm gördüm, onu kelimesi kelimesine naklediyorum: Diyor ki: Kim kırk gün soğan yer de yüzünde çiller oluşunda kendinden başkasını suçlamasın.
Kim damardan kan aldırır da tuzlu bir şey yer ve mayasıl yahut uyuza yakalanırsa, kendinden başkasını suçlamasın.
Kim midesinde yumurta gibi balığı birleştirir de felç yahut yüz felci olursa, kendinden başkasını suçlamasın.
Kim hamam tok karnına girer de felç olursa, kendinden başkasını suçlamasın.
Kim midesinde sütle balığı birleştirir de abraş yahut nikris hastalığına yakalanırsa kendinden başkasını suçlamasın.
Kim midesinde sütle şırayı birleştirir de abraş yahut nikris hastalığına yakalanırsa, kendinden başkasını suçlamasın.
Kim ihtilam olur da gusül etmez, ailesiyle tekrar yatar da karısı deli yahut zeka özürlü bir çocuk doğurursa, kendinden başkasını suçlamasın.
Kim haşlanmış soğuk yumurta yer, ondan karnını doldurur da astım olursa, kendinden başkasını suçlamasın.
Kim cima eder de boşalıncaya kadar sabretmez de mesanesinde taş oluşursa, kendinden başkasını suçlamasın.
Kim aynaya gece bakar da yüz felci olur yahut bir hastalığa yakalanırsa, kendinden başkasını suçlamasın.
Fasıl: İbn Bahteyşu’ şöyle demiştir: Yumurta ile balığı birlikte yemekten sakın, çünkü bu ikisi kulunç, basur yeli ve diş ağrısı yapar. Devamlı yumurta yemek yüzde çil oluşturur. Tuzlu şeyler, tuzlu balık yemek ve hamamdan çıktıktan sonra damardan kan aldırmak cilt hastalığı ve uyuz yapar.   
Devamlı koyun böbreği yemek mesaneyi yaralar. Taze balık yedikten sonra soğuk su ile yıkanmak felç yapar.
Hayızlı kadınla cima etmek cüzam yapar. Cima edip de arkasından idrar yapmamak taş yapar.
Tuvalette uzun süre oturmak sesli hastalık yapar.
Hipokrat şöyle demiştir: Zararlı şeyi az yapmak faydalı şeyi çok yapmaktan daha hayırlıdır.
Ve şöyle demiştir: sağlığınızı ara sıra kendinizi yormak ve karnınızı yemek ve içmekle doldurmaktan uzak kalmakla devam ettirin.
Hekimlerden biri de şöyle demiştir: Kim sağlığını korumak isterse, gıdasının kalitesini yükseltsin ve karıştırmadan yesin, susayınca içsin, suyu az içsin.
Sabah yemeğinden sonra biraz uzansın, akşam yemeğinden sonra biraz yürüsün. Helaya çıkmadan üzerine yatmasın. Karnı dolu iken hamam gitmekten uzak dursun.
Yazın bir defa yapılan şey kışın on defa yapılandan daha hayırlıdır. Gece kuru pastırma yemek insanı yok etmeğe yardım eder.
İhtiyar kadınlarla cima etmek insanı ihtiyarlatır, sağlıkla kimseyi hasta eder. Bu, Hazreti Ali kerremallahu veche’den rivayet edilmiştir, sahih değildir. Bunların bazısı Arapların doktoru Halis bin Kelede’nin ve başkasının sözlerindendir.
Haris şöyle demiştir: Kim hayatta kalmaktan hoşlanırsa – ki hayatta kalma diye bir şey yoktur – kahvaltıyı erken yapsın, akşam yemeğini acele etsin, hafif şeyler giysin, kadınlarla az yatsın.
Haris şöyle demiştir: Dört şey insanı yıkar: Tok karnına cima etmek, bu şekilde hamama gitmek, kuru pastırma yemek ve yaşlı kadınla cima etmek.
Haris öleceği zaman insanlar başında toplandılar: Bize bir şey tavsiye et de senden sonra onu yapalım, dediler. O da şöyle dedi: Ancak genç kadınlarla evlenin, meyveyi ancak olgunluk mevsiminde yiyin, hastalık taşıyan şeyle tedavi olmayın, her ay midenizi temizleyin, çünkü o balgamı giderir, safrayı yok eder, et bitirir. Biriniz sabah yemeğini yediği zaman üzerine bir saat uyusun. Akşam yemeğini yediği zaman da kırk adım yürüsün.
Krallardan biri doktoruna: Herhalde benden ayrılacaksın, bana bir şey tavsiye et de onu tutayım, dedi. O da şöyle dedi:
Ancak genç kadınlarla evlen, ancak genç hayvan eti ye, hastalanmadan ilaç içme, meyveyi de ancak olgunlaştığı zaman ye. Yemeği iyi çiğne, eğer gündüz yersen uyumandan bir mahzur yoktur. Eğer gece yersen elli adım dahi olsa yürümeden uyuma. Acıkmadan yeme. Cima etmek için kendini zorlama, idrarı içeride tutma. Ölüm seni almadan sen onu al. Midende yemek varken bir daha yeme. Dişlerinle çiğneyemediğin şeyi yemekten sakın, miden de onu hazm edemez.
Her hafta bir defa kusma işlemi yap ki cismini temizlesin. Kan cesette ne güzel hazinedir. Onu ancak ihtiyaç anında çıkar. Hamama git, çünkü o ilaçların çıkaramadığı katmanları çıkarır.
İmam Şafii rahmetullahu aleyh de şöyle demiştir:
Dört şey bedeni takviye eder: Et yemek, güzel şey koklamak, cima etmeksizin çok gusül etmek ve keten giymek.
Dört şey de vücudu gevşetir: Çok cima etmek, çok düşünmek, aç karnına çok şu içmek, ekşi şeyleri çok yemek.
Dört şey gözü kuvvetlendirir: Kabe’yi seyretmek, yatacağın zaman gözüne sürme çekmek, yeşilliğe bakmak ve oturduğun yeri temizlemek.
Dört şey de gözü zayıflatır: Pisliğe bakmak, asılı adama bakmak, kadının fercine bakmak, kıbleye arka dönmek.
Dört şey cimaı arttırır. Serçe eti yemek, (büyük) itrifil, fıstık ve keçiboynuzu yemek.
Dört şey de aklı arttırır: Füzuli konuşmamak, misvak kullanmak, iyilerle oturmak ve alimlerle oturmak.
Eflatun şöyle demiştir: Beş şey vücudu eritir, bazen de öldürür: Eldeki imkan az olmak, dostlardan ayrılmak, öfkeyi içe atmak, öğüdü tutmamak, cahillerin alimlere gülmesi.
Halife Memun’un doktoru şöyle demiştir: Şu hasletlere sahip ol, o zaman ölümden başka bir illete yakalanmazsın: Midende yemek varken yenisini yeme, dişlerinle çiğneyemediğin şeyi yemekten sakın miden de onu hazm edemez. Çok cima etme, çünkü o hayat nurunu söndürür. Yaşlı kadınla cima etme, çünkü o hayat nurunu söndürür. Yaşlı kadınla cima etme, çünkü o aniden ölüme sebep olur. İhtiyaç yokken kal aldırmaktan sakın, yazım kusmağa bak.
Hipokrat’ın vecizelerinden biri de şudur:
Her çok tabiata aykırıdır.
Calinus’a: Neden hasta olmuyorsun, dediler? O da şöyle dedi: İki kötü yiyeceği bir arada yemiyorum, yemek üstüne yemek yemiyorum, rahatsız olacağım yemeği midemde tutmuyorum.
Fasıl: Dört şey vücudu hasta eder: Çok konuşmak, çok uyumak, çok yemek ve çok cima etmek.
Çok konuşmak beyni küçültür ve zayıflatır, insanı erken ihtiyarlatır.
Çok uyumak benzi sarartır, kalbi kör eder ve gözü açar, ilimden tembelleştirir, vücutta rutubet yapar.
Çok yemek mide ağzını bozar, vücudu zayıflatır. Ağır faz yapar ve çaresiz derde düşürür.
Çok cima vücudu sarsar, kuvvetleri zayıflatır, vücuttaki rutubetleri kurutur, sinirleri gevşetir, tıkanıklık yapar, vücudun tamamına zarar verir, özellikle beyne, çünkü ruh-ı nefsaniyi ayrıştırır, onu bütün boşaltıcılardan daha çok zayıflatır, ruhu kof yapar.
Cimanın en yararlısı gerçek şehvet ile güzel, genç ve helal kadınla olanıdır, bu arada mizaç hararetli ve rutubetli olmalı, normal aralıklarla yapılmalı, kalp psikolojik meşguliyetlerle boğuşmamalıdır. Onda aşırıya kaçılmamalı, aşırı tokluk, aşırı açlık olmamalı, kusma gibi yahut ağır spor ve yahut aşırı hararet veyahut aşırı soğuk gibi şeyler de olmamalıdır.
Eğer bu on şeye riayet ederse, ondan gerçekten yararlanır. 
Bunlardan hangisi eksik olursa o kadar zarar verir. Eğer hiçbiri yahut çoğu olmazsa, işte o peşin ölüm demektir.
Fasıl: Sağlıklı iken aşırı perhiz yapmak, hastalıkta abur cubur yemek gibidir. Normal perhiz yararlıdır.
Calinus, arkadaşlarına şöyle demiştir: Üç şeyden uzak durun, dört şeyi yapın, o zaman doktora ihtiyaç duymazsınız.
Tozdan, dumandan ve pis kokudan uzak durun.
Yağlı ve hoş şeyler yiyin, tatlı yiyin ve hamama gidin. Doğduktan sonra yemeyin.
Bazeruç (Horasan teresi) ve fesleğen çöpü ile dişlerinizi kurcalamayın. Akşam ceviz yemeyin. Soğuk algınlığı olan sırtüstü uyumasın, üzüntülü olan ekşi yemesin.
Damardan kan aldıran hızlı yürümesin. Çünkü onda ölüm riski vardır.
Gözünden rahatsız olan kusmaya çalışmasın. Yazın çok et yemeyin. Üşümesi olan güneşte yatmasın. Eski ve tohumlu patlıcana yaklaşmayın.
Kim kışın her gün bir bardak sıcak su içerse, hastalıklardan emin olur.
Kim hamamda vücudunu nar kabukları ile ovarsa, uyuzdan ve kaşıntıdan emin olur.
Kim az Rum sakızı, ham ud ve misk ile beş süsen yerse, ömür boyu midesi zayıflamaz ve bozulmaz.
Kim karpuz çekirdeğini şekerle yerse, midesindeki taşları temizler, idrar yanması ortadan kalkar.
Fasıl: Dört şey bedeni yıkar: Kaygı, üzüntü, açlık ve uykusuzluk.
Dört şey ferahlık verir: Yeşilliğe, akarsuya, sevgiliye ve meyvelere bakmak.
Dört şey gözü karartır: Yalınayak yürümek, sabah akşam sevilmeyen, hoşlanılmayan, görmek istemediği düşmanın yüzüne bakmak zorunda kalmak, çok ağlamak, ince yazıyı okumağa çalışmak.
Dört şey vücudu kuvvetlendirir: Yumuşak elbise giymek, normal sıcaklıktaki hamama gitmek, tatlı ve yağlı yemek yemek ve hoş kokulu şeyleri koklamak.
Dört şey yüzü kurutur, suyunu güzellik ve letafetini giderir: Yalan söylemek, arsızlık etmek, bilmeden çok soru sormak ve durmadan ahlaksızlık etmek.
Dört şey yüzün suyunu ve güzelliğini arttırır: İnsanlık etmek, vefalı davranmak, cömertlik etmek ve Allah’tan korkmak.
Dört şey buğz ve nefret kazandırır: Kibir, haset, yalan ve kovuculuk.
Dört şey rızk kazandırır: Gece kalkmak, seherlerde çok istiğfar etmek, aralıklarda sadaka vermek, gündüzün başında ve sonunda zikir etmek.
Dört şey rızka manidir: Sabah uyumak, az namaz kılmak, tembellik etmek ve hiyanet etmek
Dört şey fehim ve zihin kıtlığına sebep olur: Durmadan ekşi ve meyve yemek, sırtüstü uyumak, kaygılanmak ve üzülmek.
Dört şey fehmi arttırır: Kalp rahatlığı, mideyi yiyecek ve içecekle doldurmamak, tatlı ve yağlı gıdaları usulünce yemek ve mideye ağırlık veren fazlalıkları çıkarmak.
Şunlar da akla ziyandır: durmadan soğan, bakla, zeytin, patlıcan yemek, çok cima etmek, yalnızlık efkarlanma, sarhoşluk, çok gülme ve kaygı.
Bir fikir adamı şöyle demiştir: Üç mecliste tıkandım, sebebini de bulamadım; ancak birinde bir gün ok patlıcan yemiştim, ötekisinde zeytin, üçüncüsünde de bakla yemiştim.
Fasıl: Böylece teorik ve pratik tıbla ilgili olarak faydalı cümleler verdik sanırım bunlara bakan çoklarının ancak bu kitapta bulabilir.
Bunları şeriata ne kadar yakın olduğunu ve tabiatçıların tıbbının tıbbun nebeviye nisbet edildiği zaman onlarınkinin karıkoca ilaçları gibi kaldığını sana gösterdik.
Durum dediğimizden daha ileridir, bizim anlattığımızdan daha mühimdir. Ancak bu anlattıklarımız arkada kalanlara oranla basit bir şeydir. Allah kime bunları açıklama basireti vermemişse o da Allah katından vahiyle desteklenen, Allah’ın peygamberlere, akıllı ve basiretli kimselere verdiği ilimlerle onlardakinin arasındaki farkı görsün.
Belki de birileri: Resulullah (s.a.v)’in bu bap (yani tıb) ile ve ilaçların kuvvetleri ve kanunları ve sağlık işlerinin idare etmekle ne alakası vardır, diyebilir?
Bu, böyle diyenin Resulullah (s.a.v)’in getirdiklerinin anlamadaki kusurundan kaynaklanmaktadır.
Çünkü bu ve bunun kat kat üstündeki onun getirdiğini, irşat ettiğini anlamak, onun Allah ve Resul’ünden olduğunun idrak etmek, ancak Allah’ın kullarından dilediğine ettiği bir ihsandır.
Tıbbın üç aslının Kur’an’da olduğunu sana göstermiştir. Artık dünya ve ahiretin iyiliği için gönderilenin şeriatının kalplerini ıslahının içine aldığı gibi bedenlerin ıslahını da içine almasının nasıl inkar edersin!
Bunlar vücutların sağlığını korumayı ve arızlarının külli yıllarla gidermeyi önermektedir. Bunların açıklanması sağlam akla ve selim fıtrata bırakılmıştır. Bunda da kıyas, uyarı ve ima yolu geçerlidir.
Nitekim birçok fer’i fıkıh meselelerinde de durum böyledir. Artık bilmediğine düşman kesilen kimselerden olma.
Eğer bir kimseye Allah’ın kitabındaki ve Resul’ünün sünnetindeki şeyler hakkındaki bilgi ve nasları ve onların sonuçlarını tam anlama kabiliyeti nasip olsa idi bunlarla yetinir başkalarının sözüne ihtiyaç duymazdı. Bütün sağlıklı bilgileri ondan çıkarırdı.
Bütün bilgiler Allah’ı, emrinin ve halkını tanıma ekseni etrafında döner. Bu da Peygamberlere teslim edilmiştir. Allah’ın salat ve selamı onların üzerine olsun.
Onlar halkın Allah’ı, emrini ve halkını ve halkında ve emrindeki hikmetinin en iyi bilenlerdir.
Onlara uyanların tıbbı diğerlerinin tıbbından daha sağlam ve daha yararlıdır. Onların hatemi (sonuncusu), efendisi ve imamı olan Muhammed bin Abdullah’a tabi olanların tıbbı da tıbbın en mükemmeli, en doğrusu ve en yararlısıdır.
Bunu da ancak onların ve onlardan başka insanların tıbbını bilip sonra aralarında karşılaştırma yapan bilir. O zaman farkı fark eder ki onlar ümmetlerin akıl ve fıtratça en sağlıklı olanlarıdır, ilimleri en çok olanları ve hakka en yakın olanlarıdır.
Çünkü onlar ümmetler içinde seçilen ümmettir, nitekim peygamberleri de peygamberler içinden seçilendir. Allah’ın onlara bağışladığı ilim, hilim ve hikmet, öyle bir şeydir ki başkaları onların topuğuna bile varamaz.
İmam Ahmed, Müsned’inde Behz bin Hakim’den, babasından, dedesinden rivayet etmiştir, Allah ondan razı olsun, Resullulah (s.a.v) şöyle demiştir:
“Sizler yetmiş ümmeti tamamladınız, sizler onların en hayırlısı ve Allah katında en kıymetlisisiniz”(1).
Böylece kusursuz Allah’ın onlara verdiği değerin eseri ilim ve akıllarında, ahlak ve fıtratlarında görüldü. Onlar o kimselerdir ki kendilerinden önceki ümmetlerin ilim ve akılları, amel ve dereceleri onlara arz edildi, böylece ilim, hilim ve akılları arttı, kusursuz Allah’ın ilim ve hilminden taşarak verdikleri de cabasıdır.
Bunun içindir ki kan tabiatı onların, safra tabiatı Yahudiler’in ve balgam tabiatı da Hıristiyan’ların oldu.
Bundan dolayıdır ki Hıristiyan’lar genellikle ahmak, kıt anlayışlı ve geri zekalı oldular; Yahudiler üzgün, sıkıntılı, kederli ve adi oldular; Müslümanlar da akıllı, yiğit, anlayışlı, yardımsever, neşeli ve sevinçli oldular.
Bunlar öyle sırlar ve hakikatlerdir ki bunların kadrini ancak anlayışı güzel, zihni açık, ilmi bol ve halkın yanındakinin bilen anlar.
Tevfik Allah’tandır.( Tıbbun Nebevi kitap, Tıbbun Nebevi oku, Tıbbı Nebevi kitabı, öğütleri, karhamın yayınları, İbni Kayyım el cevziye kitapları, Peygamberimiz sağlık ve tıp kitapları, efendimiz tıbbı nebevi kitabı, tıbbun nebevi ansiklopedisi, Peygamberimizin sağlık tavsiyeleri )

 
        İÇİNDEKİLER
 
Yayınevinin Önsözü
Kalp Hastalıkları Faslı
Beden Hastalıkları Faslı
Sallallahu Aleyhi ve Sellem’in  Hazımsızlıkta, İhtiyaçtan Fazla Yemedeki Davranışı ve Yeme ve İçmede Uyulması Gereken Kanun
 
BİRİNCİ KISIM
Doğal İlaçlarla Tedavi
Sallallahu Aleyhi ve Sellem’in Sıtma Tedavisindeki Yöntemi
Sallallahu Aleyhi ve Sellem’in İshali Tedavideki Uygulaması ve Balın Faydaları
Sallallahu Aleyhi ve Sellem’in Taundaki Uygulaması, Onu Tedavisi ve Ondan Sakınması
Sallallahu Aleyhi ve Sellem’in Karnın Su Toplamasındaki Davranışı ve Onu Tedavi Etmesi
Peygamber Sallallahu Aleyhi ve Sellem’in Yarayı Tedavi Etmedeki Yöntemi
Peygamber Sallallahu Aleyhi ve Sellem’in Bal Şerbeti İçirmek, Kan Aldırmak ve Dağlamakla Yaptığı Tedavi
Peygamber Sallallahu Aleyhi ve Sellem’in Hacamat Vakitlerindeki Uygulaması
Sallallahu Aleyhi ve Sellem’in Damarı Kesmede ve Dağlamadaki Yöntemi
Sallallahu Aleyhi ve Sellem’in Sarayı Tedavi Etmedeki Davranışı
Sallallahu Aleyhi ve Sellem’in Siyatik Tedavisindeki Uygulaması
Sallallahu Aleyhi ve Sellem’in Tabiatın Pekliğini Tedavideki Uygulaması ve Onu Sürecek ve Yumuşatacak Şeye İhtiyaç Duyulması
Sallallahu Aleyhi ve Sellem’in Kaşıntı ve Bit Oluşturan Şey Hakkındaki Uygulaması
Sallallahu Aleyhi ve Sellem’in Zatülcenb’i Tedavideki Uygulaması
Sallallahu Aleyhi ve Sellem’in Baş Ağrısı ve Yarım Baş Ağrısı Hakkındaki Tatbikatı
Sallallahu Aleyhi ve Sellem’in Hastalara İstemedikleri Yiyecek ve İçecekleri Vermemek veBunları Alması İçin Zorlamamakla Uyguladığı Tedavi
Sallallahu Aleyhi ve Sellem’in Boğaz Ağrısının Tedavisinde ve Burna aktarılan İlaç Hususundaki Uygulaması
Sallallahu Aleyhi ve Sellem’in Kalp Hastasını Tedavideki Yöntemi
Sallallahu Aleyhi ve Sellem’in Gıda ve Meyvelerin Zararını Önlemede ve Onların Zararını Def ve Yararını Takviye Ederek Islah Etmedeki Metodu
Sallallahu Aleyhi ve Sellem’in Perhiz ile Tedavideki Usulü
Sallallahu Aleyhi ve Sellem’in Göz Ağrısını Sükunet, İstirahat, Hareketi Terk Etmek ve Göz Ağrısını Arttıracak Şeylerden Perhiz Vermekle Tedavi Etmesi
Sallallahu Aleyhi ve Sellem’in Bedeni Donduran Külli uyuşmaların Tedavisindeki Uygulaması
Sallallahu Aleyhi ve Sellem’in İçine Sinek Düşen Yemeği Islah Etme ve Zararını Zıddı ile Önlemedeki Uygulaması
Sallallahu Aleyhi ve Sellem’in Sivilce Tedavisindeki Metodu
Sallallahu Aleyhi ve Sellem’in Yarmak ve Delmek ile İyileşecek Tümör ve Çıbanları Tedavideki Metodu
Sallallahu Aleyhi ve Sellem’in Hastaları Gönüllerini Hoş Etmek ve Kalplerinin Kuvvetlendirmekle Tedavideki Usulü
Sallallahu Aleyhi ve Sellem’in Bedenleri Alıştığı İlaç ve Gıdalarla Tedavi Edip Diğerlerini Bırakması
Sallallahu Aleyhi ve Sellem’in Hastayı Alıştığı Gıdaların En Hoşu İle Tedavi Etme Usulü
Sallallahu Aleyhi ve Sellem’in Hayber’deki Zehirlenmesinin Tedavi Etmesi
Sallallahu Aleyhi ve Sellem’in  Yahudinin Kendisine Yaptığı Sihri Bozmak İçin Uygulaması
Sallallahu Aleyhi ve Sellem’in Kusma ile Boşaltmadaki Metodu
Sallallahu Aleyhi ve Sellem’in En Mahir Doktora Görünmeyi Tavsiye Etmesi
Sallallahu Aleyhi ve Sellem’in Tıbbı Bilmediği Halde Tabiblik Taslayanı Tazmindeki Uygulaması
Sallallahu Aleyhi ve Sellem’in  Tabiatı İcabı Bulaşıcı Hastalıktan Sakınmadaki ve Sağlamları Onlardan Uzaklaştırmadaki Uygulaması
Sallallahu Aleyhi ve Sellem’in  Haram Şeylerle Tedaviyi Men Etmesi
Sallallahu Aleyhi ve Sellem’in  Baştaki Biti Tedavi Etmek İçin Uygulaması
 
İKİNCİ KISIM
 
Sallallahu Aleyhi ve Sellem’in Manevi İlahi Basit ve Bileşik ve Doğal İlaçlarla Etmedeki Usulü Fasıl Göz Değmesindeki Tedavi Usulü
Sallallahu Aleyhi ve Sellem’inHer Rahatsızlığı İlahi Dua ile Tedavi Etmesi
Fasıl Sallallahu Aleyhi ve Sellem’in  Akrep Sokan Kimseyi Fatiha ile Tedavi Etmedeki Uygulaması
Sallallahu Aleyhi ve Sellem’in Akrep Sokmasını Efsun ile Tedavideki Metod                                                                                                             Sallallahu Aleyhi ve Sellem’in Nemile (Sivilce) Okumadaki Uygulaması
Sallallahu Aleyhi ve Sellem’in Yılan Sıkmasındaki Uygulaması
Sallallahu Aleyhi ve Sellem’in Yara ve Çıban Okumadaki Uygulaması
Sallallahu Aleyhi ve Sellem’in  Ağrıyı Efsunla Tedavi Etmedeki Usulü
Sallallahu Aleyhi ve Sellem’in Musibetin Ateş ve Üzüntüsünü Tedavideki Uygulaması
Sallallahu Aleyhi ve Sellem’in Endişe, Kaygı, Keder ve Üzüntüyü Tedavi Etmedeki Metodu 
Bu İlaçların Bu Hastalıkları Tesir Cihetinin Açıklanması
Sallallahu Aleyhi ve Sellem’in Uykuya Mani Olan Korku ve Uykusuzluğun Tedavisindeki Uygulaması
Sallallahu Aleyhi ve Sellem’in  Yangın Hastalığının Tedavi ve Söndürmedeki Uygulaması
Sallallahu Aleyhi ve Sellem’in  Sağlığı Korumadaki Uygulaması
Sallallahu Aleyhi ve Sellem’in  Yemek İçin Oturma Şekli
Sallallahu Aleyhi ve Sellem’in  Su İçmedeki Yöntemi
 
Giyim İşlerindeki İdaresi
Mesken (Ev) İdaresi
Uygu ve Uyanıklık Durumunu İdare Etmesi
Sallallahu Aleyhi ve Sellem’in Aşkı Tedavideki Uygulaması
Sallallahu Aleyhi ve Sellem’in Sağlığı Güzel Koku İle Korumadaki İrşadı
Sallallahu Aleyhi ve Sellem’in Göz Sağlığının Korumadaki İrşadı
 
ÜÇÜNCÜ KISIM
 
Sallallahu Aleyhi ve Sellem’in  Dili İle Bazı Basit İlaçlar ve Gıdalar
 
Hemze Harfi
   1-İsmid:Sürme Taşı
   2-Ütrüc Turunç)
   3-Erüz (pirinç
   4-Erz (sedir)
   5-İzhir (ayrık)
Be Harfi
   1-Bıttih (karpuz)
   2-Belah (olgunlaşmamış hurma)
   3-Büsr (koruk)
   4-Beyd (yumurta)
   5-Basal (soğan)
   6-Bazincan (patlıcan)
Te Harfi
   1-Temr (hurma)
   2-Sum (sarımsak)
   3-Serid (tirit)
Cim Harfi
   1-Cummar
   2-Cübn (peynir)
Ha Harfi
   1-Hubz (ekmek)
   2-Hall (sirke)
   3-Hilal (kürdan)
Dal Harfi
   1-Dühn (yağ, cilde sürülen)
Zal Harfi  
   1-Zerire (p tın)
Ra Harfi
   1-Rutab (atze hurma)
   2-Reyhan (güzel koku)
   3-Rumman (nar)
Ze Harfi
   1-Zeyt (zeytinyağı)
   2-Züb (tereyağı)
   3-Zebib (kuru üzüm)
   4-Zencebil (zencefil)
Sin Harfi
   1-Sena
   2-Sefercel (Ayva)
   3-Sivak (misvak)
   4-Semn (eritilmiş yağ)
   5-Semek (balık)
   6-Silk (pazı)
Şin Harfi   
   1-Şuniz
   2-Şübrüm (ağaç sütleğeni)
   3-Şair (arpa)
   4-Şeviy (kızartma)
   5-Şahm (içyağı)
Sad Harfi
   1-Salat (namaz)
   2-Sabır
   3-Sabır (sarı sabır)
   4-Savm (oruç)
Dad harfi
   1-Dabb (kertenkele)
   2-Dıfda’ (kurbağa)
Tı Harfi
   1-Tıyb (güzel koku)
   2-Tıyn (çamur)
   3-Talih (muz)
   4-Tal’ (hurma tomurcuğu)
Ayın Harfi
   1-İneb (yaş üzüm)
   2-Asel (bal)
   3-Acve hurması
   4-Amber
   5-Öd (ud-i hindi)
   6-Ades (mercimek)
Ğayın Harfi
   1-Ğays (bol yağmur)
Fe Harfi
   1-Fatihatülkitap
   2-Fağiye (kına çiçeği)
   3-Fıdda (gümüş)
Kal Harfi
   1-Kur’an
   2-Kıssa (acur)
   3-Kust (küst) (topalak otu)
   4-Şeker kamışı
Kaf Harfi
   1-Kitab lilhumma (sıtma için muska)
   2-Zor doğum yapan kadın için yazılacak olan
   3-Burun kanaması için yazılacak olan
   4-Mantar için yazılacak muska
   5-Üç günde bir tutan sıtma için
   6-Siyatik için muska
   7-Zonklayan damar için
   8-Diş ağrısı için
   9-Derideki kabarcık ve tümörler için
   10-Keme (yer mantarı)
   11-Kebas (erak ağacının meyvesi)
   12-Ketem (çivit)
   13-Kerm (bağ kütüğü)
   14-Kereviz
   15-Kürras (pırasa)
Lam Harfi
   1-Lahm (et)
   2-Leben (süt)
Mim Harfi
   1-Ma(su)
   2-Misk
   3-Merzenguş (mercanköşk)
   4-Tuz
Nun Harfi
   1-Nahl (hurma ağacı)
   2-Nergis
   3-Kireç
   4-Nebak (Arabistan kirazı)
He Harfi
   1-Hindiba (Frenk salatası)
Vav Harfi
  1-Vers (ala çehre)
   2-Vesme (çivit)
Ye Harfi
  1-Yaktin (kabak)
Sonuç                                                                                                                
Mahzurlu Şeyler ve Genel ve Yararlı Tavsiyeler Hakkındadır
İçindekiler
 
 
Kahraman Yayınları İbni Kayyım Tıbbun Nebevi kitabı nı incele diniz.
Diğer Özellikler
Stok Kodu9786055284190
MarkaKahraman Yayınları
Stok DurumuVar
9786055284190
En yeni ürünler
Güvenli teslimat
Kampanyalı ürünler
Piyasadaki en iyi fiyat

PlatinMarket® E-Ticaret Sistemi İle Hazırlanmıştır.