Stoktan Kargo
Kitap Ailede Sevgi Sohbetleri
Yazar Vehbi Vakkasoğlu
Yayınevi Selen Yayınları
Etiket Fiyatı 23,15 TL
Kağıt Cilt 2.Hamur, Karton kapak cilt
Sayfa Ebat 432 sayfa - 13.5x21 cm
Yayın Yılı 2018
ISBN 9786056843242
Selen Yayınları Ailede Sevgi Sohbetleri adlı kitabı incelemektesiniz.
Vehbi Vakkkasoğlu Ailede Sevgi Sohbetleri kitabı hakkında yorumları oku yup kitabın konusu, özeti, fiyatı, satış şartları bilgiyi geniş bir şekilde edinebilirsiniz.
Yaratan Rabbinin adıyla oku . O, insanı " alak " dan yarattı. Oku, Senin Rabbin en cömert olandır. Alak 1-2
Ailede Sevgi Sohbetleri
Vehbi Vakkasoğlu
SEVGÎ ve SOHBET...
Unutmaya yüz tuttuğumuz iki insani güzellik...
Sohbet sevgiden doğar.
Sevgi sohbetle devam eder, bereketlenir.
Sevgisiz gönüller sohbetsiz kalır.
Sohbetsiz ortamlar kuraklaşır, çoraklaşır, cansızlaşır.
Ailesiz sevgi ve sohbet yarımdır, noksandır,
Sevgi ve sohbet önce ailede başlar, gelişir, genişler.
Sevgi ve sohbetin en uygun zemini ailedir. Aile sevgi ve sohbetin son kalesidir...
Evet, aile Son Kale'dir. Onu kaybedersek bütün insani özellik ve güzelliklerimizi kaybederiz. Bu sebepledir ki, aileyi ayakta tutan sohbet ve muhabbeti, ne pahasına olursa olsun yaşatmak ve sürdürmek; aileyi bir sevgi okulu haline getirmek mecburiyetindeyiz.
Ümidimiz; bu eserin, sevgi merkezli eğitime inananlar için ilim ve irfana ulaştırmaya vesile olmasıdır.
Ailemize on beş dakika olsa da zaman ayıralım ve bu eseri onlarla paylaşalım.
Euzü billahi mineş şeytan'ir racim
BİSMİLLAHİRRAHMANIRRAHİM
Rahman ve Rahim olan Allah'ın adıyla başlamak ne güzeldir.
O'nun adıyla insan ne kadar güçlenir ve moral kazanır!..
Bir dayanaktır O,
Sığınaktır,
Güç kaynağımızdır.
Koruyucumuz ve kollayıcımızdır.
Bizi bizden çok sevendir,
Bizi kulluğuna layık görendir.
Bizi Cennet'lik etmek isteyendir.
Şükründen aciziz nimetlerinin.
Sadece affına ve bağışına güveniriz.
Adıyla başlarız her işimize.
Ve sohbetimize...
ÖNSÖZ
Niçin Sevgi Sohbetleri?
Aile, toplumun maddi olarak en küçük, fakat manevi olarak da en önemli birimidir. Toplumu meydana getiren, yoğuran, oluşturan temel yapı ailedir. Ailesiz bir toplum hayatı olmaz.
Ailesiz toplum kurmak isteyenler, tarih boyunca daima hayal kırıklığına uğramışlardır.
Çünkü aile, Rabbimiz'in kurduğu ve Allah Elçilerinin de uygulamasını bize gösterdiği bir yaşama biçimidir.
Bu sebeple aile, kutsal bir yapıdır. İnsan için en uygun, en sağlam ve en huzurlu hayat tarzıdır.
İnsanın evi, onun için küçük bir cennettir. İnsan en çok, aile yuvası haline getirdiği evinde rahat eder.
Aile, sevgi ocağıdır. Sevgiden öte şefkatlerin yaşandığı, öğrenildiği ve benimsendiği ilk mekteptir. Sevgi mektebinin ilk öğretmenleri, anne ile babadır.
Şefkat kahramanı olan anne, sevgi mektebinin başöğretmenidir.
Baba da annenin yardımcısı, destekçisi...
Bu yüzden, aile, babasız eksiktir ama annesiz hiç mümkün değildir.
Abla, anne yarısıdır. Ağabey de, baba temsilcisi... Kardeşler ise, sevgi yuvasının neşesi...
Büyükanne ve büyük babalar, evin bereket ve feyiz kaynağı... Ancak bu dua fabrikalarını, bugün, büyük ölçüde aile yapımızdan sildik. Ve anne-babanın işini zorlaştırdık.
Büyük anneler vardı: Soğuk kış gecelerinde, bize yatağımızda sıca
cık sarılır ve masallar, hikâyeler anlatır, öğütler verirlerdi. Çoğumuz ilk dersimizi onlardan alırdık.
Büyük babalar vardı, yaslandığımız sıradağlar gibi... Varlıklarını hep hisssederdik. Sıkışık anlarda nasihat eder, çıkış yolu gösterir, tecrübeleriyle çözüm üretirler, bize yol ve yöntem gösterirlerdi.
Babaların sabrı bittiğinde, annelerle iletişim koptuğunda, onlar devreye girerlerdi.
Onlar, gerçekten dost olurlardı. Sırları saklayan, dertleri paylaşan, birlikte gülüp, beraber ağlayan dostlardı onlar.
Anne bir sükûnet limanıydı, şefkatine sığınılan...
Baba, gücü hizmetimizde olan bir kahramandı...
Ne kadar mutlu idik öyle günlerde... Ve ne kadar huzurlu...
Kendimizi hep güvende hissederdik.
Hep arkalı, hep beraber, hep güvende...
Bizim için fedakârlık edecek insanlar hep yanıbaşımızdaydı.
Gözü, gönlü üzerimizde bulunan sevgi ve şefkat kahramanlarımızdı onlar.
Öz anne babamızdan başka, bir de bütün mahallenin hamisi olan manevi anne ve babalar vardı. Bunlar, bazen imam, bazen muhtar, bazen da öğretmen idi.
Hepsi de, güvenilir kişilerdi. Danıştığında yol gösteren, şaşırdığında yön gösteren, düştüğünde elinden tutup kaldıran saygı değer büyüklerimizdi onlar.
Gerçekten dostluğu yaşayan ve yaşatan insanlardı.
Bu sebeple de onlar, aile büyükleri kadar hürmet görürdü; hatırlan hep gözetilirdi.
Toplum hayatımız büyük bir fırtınaya tutuldu. Zaten zayıflamış olan manevi temellerimiz, bu sarsıntıya dayanamayıp yıkıldı. Aileyi koruyup gözeten dış çevre tükendiği gibi, ailenin temel direkleri de büyük ölçüde fire verdi.
Ortalık güvensiz bir hal aldı. Sevgi, saygı, şefkat, fedakârlık neredeyse müzelik duygular haline geldi.
O güzellikleri yaşatmak isteyenlere büyük görevler düştü.
Sevginin ilk ve en önemli mektebi olan aile nasıl yaşatılabilir, insan nasıl insan olmaya devam edebilirdi?
İşte bu eser, böyle bir çabanın, böyle bir endişenin sonucu olarak ortaya çıktı.
AİLE, SON KALE... Onu kaybedersek, bütün insani özellik ve güzelliklerimizi kaybederiz. Bu sebepledir ki, aileyi ayakta tutan sohbet ve muhabbeti, ne pahasına olursa olsun yaşatmak mecburiyetindeyiz.
Ümidimiz, bu eserin aile muhabbetine bir ilim ve irfan kaynağı olmasıdır.
Aileyi güçlendirme çabaları içinde, küçücük bir adım olarak yerini alsın diye dualarınızı beklerim. Selam, sevgi ve dua ile...
A. Vehbi VAKKASOĞLU
23.12. 2007 İSTANBUL