Kitap Hayatüs Sahabe
Yazar M.Yusuf Kandehlevi
Tercüme Dr. Hüseyin Okur
Yayınevi Semerkand Yayınevi
Kağıt Cilt 2. Hamur kağıt - 4 cilt
Sayfa Ebat 2.600 sayfa- 17x24
Semerkand Yayınları 4 Cilt Hayatüs Sahabe kitabı nı incelemektesiniz.
Yusuf Kandehlevi 4 Cilt Hayatüs Sahabe kitabı hakkında yorumları oku yup kitabın konusu, özeti, fiyatı, satışı hakkında bilgiyi aşağıda geniş bir şekilde edinebilirsiniz.
Yaratan Rabbinin adıyla oku . O, insanı " alak " dan yarattı. Oku, Senin Rabbin en cömert olandır. Alak 1-2
ÖNSÖZ
Peygamber Efendimiz'e [sallallahu aleyhi vesellem] iman edip onu dünya gözü ile gören veya onun sohbetiyle şereflenen kimseye sahabi denir. Kelime anlamıyla, "Resûlullah'ın arkadaşları, dostları" demektir. Allah Resûlü'nün mübarek iklimi içine giren ve o iklimden kalbine ve ruhuna ilhamlar akseden, kısa bir süre de olsa onun nurlu ikliminden istifade edip vefa içinde Rahmân'a kavuşan her mümin sahabidir.
İslâm'ın ilk ve en faziletli öncüleri olan sahabe, yüce Allah'ın seçkin, en güzel erişilemez üstün niteliklerle donattığı topluluktur. Allah'ın nebisini gören ve ondan ilim, terbiye ve fazileti öğrenen nesildir. Sahabe, Kur'ân-ı Kerîm'in nüzûlüne şahit olmuşlardır. Allah onlarla İslâm'ı aziz, küfrü de zelil yapmıştır. Onlar, canlarını ve mallarını Allah yoluna severek feda etmişlerdir. Bunun için yerlerinden yurtlarından, işlerinden güçlerinden, çoluk çocuklarından, anne, baba ve akrabalarından ayrı düşmüşlerdir. Resûlullah'a en yüce saygıyı göstermiş ve uğrunda her şeylerini feda etmişlerdir.
İmanları uğruna her türlü meşakkate katlanmışlar, çoğu zaman aç, susuz kalmışlardır. Bazan bir hurmayı üç-beş kişi paylaşmış ama hallerinden şikâyet etmemişlerdir. Ekseriyetinin evi barkı hiç olmamıştı, hep mescidin bir köşesinde yatıp kalktılar; fakat fakirliklerini mahrumiyet bile saymadılar, aldırmadılar. Gün geldi, o ıstıraplı dönemi arkada bıraktılar; Cenâb-ı Allah önlerini açtı, hepsi muzaffer birer kahraman oldular. Bazıları vilayetlere vali olarak atandılar, kimileri de daha başka idarî vazifeler aldılar. Dünya değişti, onları kuşatan zorluklar geçip gitti ama onlar hiç değişmediler. Vali oldukları zaman bile ekmeklerinin yanma bir katık istemediler. Mal mülk sevdasma asla kapılmadılar. Onlar hep ahireti düşündüler, hep öteler mülahazasıyla soluklandılar.
Ashâb-ı kirâm, vahyin indirilişine şahit olmuş ve Resûlullah'm sünnetini bizzat kendisinden öğrenmiştir. Onlar, Kur'an ve Sünnet tarafından ortaya konulan dinin hakikatlerini ilk ağızdan, en doğru şekilde öğrenmiş ve İslâm'ı, en güzel manada yaşayarak sonrakilere örnek olmuşlardır.
Allah [celle celâluhû], sahabileri Kurân-ı Kerîm'de anıp övmüştür.
"(Ey ashâb-ı Muhammedi Siz,) insanlardan iyiliği) için (ortaya) çıkarılmış en hayırlı bir ümmet oldunuz; iyiliği emreder, kötülükten meneder ve Allah'a iman edersiniz!" (Âl-i İmrân3/ıi0).
"Fakat peygamber ve beraberindeki iman edenler, mallarıyla ve canlarıyla cihad ettiler! İşte, (bütün) hayırlar ancak onlar içindir ve işte onlar gerçekten kurtuluşa erenlerdir" (Tevbe9/88).
"(İslâm dinine girme hususunda) öne geçen ilk muhacirler ve ensar ile onlara güzellikle tâbi olanlar var ya, işte Allah onlardan razı olmuştur, onlar da Allah'tan razı olmuşlardır. Allah onlara, içinde ebedî kalacakları, zemininden ırmaklar akan cennetler hazırlamıştır. İşte bu büyük kurtuluştur" (Tevbe 9/100).
"Allah sana yeter! O (Allah) ki, sana yardımıyla ve müminlerle kuvvet verendir" (Enfâl 8/62).
Ashâb-ı kirâm seçkin insanlardı, üstünlükleri diğer ümmetlerden çok fazlaydı. Onlar, İslâm için yeri geldiğinde canını feda etmiş ve yaptıkları bu fedakârlıktan dolayı Hz. Allah'ın medhü senâsına mazhar olmuşlardır.
Büyük bir emek ile İslâm tarih ve siyer kaynaklarından derlenen bu çalışmada; Resûlullah Efendimiz'in yol arkadaşları sahabe efendilerimizin hayatlarından kesitler aktarılmaktadır. Onların yolu Resûlullah'ın yoludur. Bugün kaybettiğimiz, ihtiyaç duyduğumuz tüm değerler onların kutlu siyerlerindedir.