Kitap Modern Dünyada Görgü Kuralları
Yazar Yaşar Değirmenci
Yayınevi Siyer Yayınları
Kağıt Cilt 2.Hamur - Karton Kapak Cilt
Sayfa Ebat 207 sayfa , 13.5x21 cm - Roman Boy
Yayın Yılı 2019
ÖNSÖZ
Görgü kuralları insan ve toplum için lüzumlu bir kurallar zinciridir. İnsanların sevgi, saygı, birlik ve beraberlik içinde yaşamalarını sağlar.
Görgü, yaşamayı bilme sanatının özüdür. Görgünün kaynağı terbiye, zarafet ve nezakettir. Görgü sabırlı olmayı, sempatik, sevecen ve hoşgörülü davranmayı, samimi bulunmayı, kaba ve hoyrat olmamayı gerektirir.
Görgü kişiyi sevgi, saygı ve anlayışla donanımlı kılar. İnsanları kabalıktan, katılıktan, asık surathlıktan, çirkin tavırlardan alıkoyar.
Görgü kurallarının amacı kişinin, ailenin ve toplumun huzurunu sağlamaktır. İnsanlar arasında çokça rastlanan günlük, haftalık, aylık, yıllık işlerde bir plan ve program çerçevesinde çalışma sistemini oluşturmaya katkı sağlamaktır. Görgü sayesinde bireyler ve toplumlar gerçek manada zarif, nazik, kibar hareket ederek huzurlu olurlar, huzur verirler ve rahata kavuşurlar.
Görgü ile ilgili kurallar ihtiyaçlar dâhilinde ortaya çıkar. O hâlde sebepler unutulmamalı ve davranış biçimleri ona göre düzenlenmelidir.
Görgü kuralları vesilesiyle insanlar birbirlerine karşı samimi davranır, birbirlerini sever ve sevdirirler. Birbirlerinin her türlü ihtiyaçlarını karşılamada yardımlaşma düşüncesiyle hareket ederler. Böylece birbirlerinin mutlu olmasını sağlarlar. İnsanların barış içinde yaşayabilmesi; görgülü, idealist, iyi huylu, inançlı, geniş ufuklu bireylerin çoğalması ve başarılı olması ile mümkündür. Nezaket, incelik, zarafet, kibarlık; bunların hepsini içine alan görgülü olma sonsuza kadar özenle korumamız gereken en değerli özelliklerimizdendir.
Görgü kurallarını uygulamak sosyal bir görevdir. Canlılar dünyasında sadece insanın yerine getirmek zorunda olduğu yalnızca bir görevde değil, toplumla uyum içinde yaşayabilmenin önde gelen şartlarından biridir. Kimseyi hesaba katmadan, umursamadan bu dünyada yaşayamazsımz.
Görgü kuralları ile bütünleşmiş insanlar yetiştirildiğini de birbirlerine zarif, nazik ve kibar davranan, öğrendiği ve bildiği görgü kurallarını davranışlarına yansıtan örnek insanlar ile o insanlardan meydana gelen örnek toplum gösterir. Ülkemizin insanları ve dünya insanlığı hep görgüsüzlerden, huysuzlardan, kalitesizlerden çekmekte ve kaybetmektedir. Kendini, ülkesini ve bütün dünya insanlarını sevenler görgü kurallarını bilmek, anlamak, yaşamak ve başkalarına da yaşatmak mücadelesi içinde olmalıdırlar. Toplum içinden sevilen, sayılan, sözü dinlenen, hatırına itibar edilen, güvenilirliğinden endişe edilmeyen bir insan olabilmemiz için davranış ve hayatımıza çok dikkat etmemiz gerekmektedir.
İnsanlar görgü kurallarına uyarak hayatlarını kolaylaştırma-lı ve güzelleştirmelidir. İnsan hayatını daha seviyeli, disiplinli, canlı, heyecanlı tutan ve olgunlaştıran da görgü kuralları, ilkeleri ve prensipleridir. Bu kurallar ışığında yaşama sevincini yakalayarak hayat kalitemizi artırabilir, sosyal hayatımızda saygınlığımızı koruma imkânına erişebiliriz. Milletin, ümmetin ve insanlığın örf, âdet, gelenek değerleri günümüz sosyal yapılanması içinde yerini almalıdır.
Toplum değişiyor, Batının, kültür emperyalizminin tesirinde kalıyor. Ayrıca internet, sosyal medya, bilgisayar teknolojisi insanımızı esir almış hâlde; biz onları kullanmıyoruz, onlar bizi kullanıyor. Davranışlar da değişiyor, hem de durmadan değişiyor. Zaman değişti, yaşama şekli ve anlayışı da. Değişime karşı olmayacağız. Değişeceğiz, 'biz' kalarak. Biz kalarak değişmek, değişirken biz kalmak; mesele budur.
Görgülü ve nazik, kibar ve zarif olmak şarttır. Karşılıklı sevgi, saygı ve anlayış temeline dayanan görgü kuralları ufak tefek değişikliklerle bugün de yarın da önemini ve gerekliliğini koruyacaktır. Herkes kendi nefsini dünyanın merkezi hâline getirip şahsiyeti, şuuru, kimlik ve kişiliği yerleşmeyip gelişmemiş, kendi kültürüyle beslenmemiş insanlar görgü kurallarını uygularken de başkalarının yaptıklarını yapar hâle gelirler; kendi aidiyetlerini unutarak ve kaybederek.
Aslında görgü kuralları bize zorla kabul ettirilmek istenen, laf olsun diye ezbere konmuş veya yaradılışımıza ters şeyler değildir. Aksine, toplum içinde yaşamayı kolaylaştıran ve hemen hepsi de akla yakın sebebe dayanan kurallardır. Nezaketten kaynaklanmayan kibarlık, zarafete dayanmayan hassasiyet, görgüye dayanmayan samimiyet, içten gelmeyen fazilet, fazilet-kibarlık-hassasiyet-samimiyet değildir.
Kibarlık, zarafet, nezaket, görgü ancak içimize sinmiş ve ölçülerimize göre dikilmiş, bir elbise gibi üzerimize oturmuş-sa güzeldir, gerçektir. Kimse başkasının ağzıyla yemek yiyemez. Hazır kalıp bir elbiseyi ölçü almadan başkasına giydirebilir misiniz?
Görgünün, kibarlığın, nezaketin, zarifliğin kurallarını yaşayarak ve yerleştirerek modern toplumda yaşayan insanları, 'örnek insan/toplum' yapma gayreti içinde oluruz. İnsanlara rehberlik ederek ve hayatını başıboş, vurdumduymaz değil milleti millet yapan değerlere bağlı, insanlığı ve insan ilişkilerini unutmayan, hassasiyetini kaybetmeyen, insanlığa faydalı olmaya çalışan kimseler olmak gerekir. Sonuçta böyleleri kaliteli, örnek insanın ve örnek toplumun oluşmasına katkı sağlar. Böylece huzurlu bir toplum sonucuna ulaşmak ve ulaştırmak için gayret göstererek insanımızı mekanikleşmekten kurtarmış oluruz. Elindeki her türlü imkânın insanı kullanmadığı, insanın bütün bu gelişmeleri ve imkânları topluma faydah olma yolunda kullandığı bir hareketin içinde olmalıyız. İnsanın araçları amaç olarak görmediği/kullanmadığı, araçları insanca bir dünya için kullandığı bir toplumun inşa gayretinde olmalıyız.
Görgü kuralları sadece bir nezaket kuralı değil, medeniyetimizin de göstergesidir. İnsan olmanın gereği, başkalarının hukukuna saygı göstermenin icabıdır. Görgü kuralları birlikte yaşayan insanların birbirleriyle iyi geçinmesinin kurallarıdır. Bunlar topluluk hâlinde ve bir arada yaşayan insanların iyi ilişkiler içinde başarılı olmalarını sağlayan bilgilerdir.
Her yerin, her meclisin, her makamın kendine göre bir davranış şekli vardır. Gerek söz planında gerekse hâl, hareket ve davranışlarda her yerin hakkını gözetmek oraya ait özellikleri yaşamak ve yapmaktır. Her konuda haddini bilip sınırı aşmamak, insanlara iyi muamelede bulunmak, ölçülü ve dengeli hareket etmek huzurlu bir toplum oluşturmaya katkıda bulunmaktır.
Bu mütevazı eser insan davranışlarının önemini bilenlere ve yaşayışını manalandırmak isteyenlere ışık tutacak, yol gösterecek, boşluğu dolduracak bir çalışmadır.
insanı kimi zaman çekingen hatta pısırık yapan, yanılma korkusu yüzünden insan içine çıkmaktan ve hayatın pek çok güzelliklerini yaşamaktan alıkoyan o eksiklik duygusundan kurtulması için toplum ve fertleri ile uyum içinde yaşamayı sağlayacak insanlarla ilişkilerinizi kolaylaştıracak belli başlı görgü kurallarını hayatınıza yansıtacağız. Bu hususta aradıklarınızın büyük bir bölümünü bu kitapta bulacaksınız. Bütün davranışlarınızla kendinize ve toplumumuza karşı sevgi, saygı, şefkat ile hareket etmenin zaruret olduğunu göreceksiniz.
Nezaket, zarafet, kibarlık, görgü bizi sırf kendimizi düşünmekten kurtarır. Hep iyilik yapmayı ve başkalarına faydalı olmayı, örnek insan/toplum oluşturmayı sağlama gayretine sevk eder, vesile olur.
Kitabın yayınının gerçekleşmesine tenkit, teklif, gayret, tavsiye, teşvik, ilgi, emek ve iç dünyamda sakladığım çeşitli tesirleriyle vesile olan gönül dostlarıma teşekkür ediyorum.
Rabbimden niyazım, bu mütevazı çalışmamızın düşünen insanlarımıza ve bilhassa eğitimcilerimize, gençlerimize, ailele
dayanmayan samimiyet, içten gelmeyen fazilet, fazilet-kibarlık-hassasiyet-samimiyet değildir.
Kibarlık, zarafet, nezaket, görgü ancak içimize sinmiş ve ölçülerimize göre dikilmiş, bir elbise gibi üzerimize oturmuş-sa güzeldir, gerçektir. Kimse başkasının ağzıyla yemek yiyemez. Hazır kalıp bir elbiseyi ölçü almadan başkasına giydirebilir misiniz?
Görgünün, kibarlığın, nezaketin, zarifliğin kurallarını yaşayarak ve yerleştirerek modern toplumda yaşayan insanları, örnek insan/toplum' yapma gayreti içinde oluruz, insanlara rehberlik ederek ve hayatını başıboş, vurdumduymaz değil milleti millet yapan değerlere bağlı, insanlığı ve insan ilişkilerini unutmayan, hassasiyetini kaybetmeyen, insanlığa faydalı olmaya çalışan kimseler olmak gerekir. Sonuçta böyleleri kaliteli, örnek insanın ve örnek toplumun oluşmasına katkı sağlar. Böylece huzurlu bir toplum sonucuna ulaşmak ve ulaştırmak için gayret göstererek insanımızı mekanikleşmekten kurtarmış oluruz. Elindeki her türlü imkânın insanı kullanmadığı, insanın bütün bu gelişmeleri ve imkânları topluma faydah olma yolunda kullandığı bir hareketin içinde olmalıyız. İnsanın araçları amaç olarak görmediği/kullanmadığı, araçları insanca bir dünya için kullandığı bir toplumun inşa gayretinde olmalıyız.
Görgü kuralları sadece bir nezaket kuralı değil, medeniyetimizin de göstergesidir. İnsan olmanın gereği, başkalarının hukukuna saygı göstermenin icabıdır. Görgü kuralları birlikte yaşayan insanların birbirleriyle iyi geçinmesinin kurallarıdır. Bunlar topluluk hâlinde ve bir arada yaşayan insanların iyi ilişkiler içinde başarılı olmalarını sağlayan bilgilerdir.
Her yerin, her meclisin, her makamın kendine göre bir davranış şekli vardır. Gerek söz planında gerekse hâl, hareket ve davranışlarda her yerin hakkını gözetmek oraya ait özellikleri yaşamak ve yapmaktır. Her konuda haddini bilip sınırı aşmamak, insanlara iyi muamelede bulunmak, ölçülü ve dengeli hareket etmek huzurlu bir toplum oluşturmaya katkıda bulunmaktır.
Bu mütevazı eser insan davranışlarının önemini bilenlere ve yaşayışını manalandırmak isteyenlere ışık tutacak, yol gösterecek, boşluğu dolduracak bir çalışmadır.
İnsanı kimi zaman çekingen hatta pısırık yapan, yanılma korkusu yüzünden insan içine çıkmaktan ve hayatın pek çok güzelliklerini yaşamaktan alıkoyan o eksiklik duygusundan kurtulması için toplum ve fertleri ile uyum içinde yaşamayı sağlayacak insanlarla ilişkilerinizi kolaylaştıracak belli başlı görgü kurallarını hayatınıza yansıtacağız. Bu hususta aradıklarınızın büyük bir bölümünü bu kitapta bulacaksınız. Bütün davranışlarınızla kendinize ve toplumumuza karşı sevgi, saygı, şefkat ile hareket etmenin zaruret olduğunu göreceksiniz.
Nezaket, zarafet, kibarlık, görgü bizi sırf kendimizi düşünmekten kurtarır. Hep iyilik yapmayı ve başkalarına faydalı olmayı, örnek insan/toplum oluşturmayı sağlama gayretine sevk eder, vesile olur.
Kitabın yayınının gerçekleşmesine tenkit, teklif, gayret, tavsiye, teşvik, ilgi, emek ve iç dünyamda sakladığım çeşitli tesirleriyle vesile olan gönül dostlarıma teşekkür ediyorum.
Rabbimden niyazım, bu mütevazı çalışmamızın düşünen insanlarımıza ve bilhassa eğitimcilerimize, gençlerimize, ailelerimize faydalı olmasıdır. Rızasına muvafık amellerle dolu bir hayat yaşamayı ve insanımıza, milletimize, ümmetimize faydalı olmayı bizlere nasip eylesin.
Gayret bizden, tevfik Rabbimizdendir. Bütün okuyucularım, Allah'a emanet olunuz.
Yaşar Değirmenci
5 Şubat 2019