Renklerin Dili, Düşündüren Hikayeler 2

Fiyat:
50,00 TL
Geçici olarak temin edilememektedir. Temin edildiginde

Bu ürünün yerine tercih edebileceğiniz ürünler


 Kitap            Renklerin Dili
 Seri              Düşündüren Hikayeler 2
 Yazar            Prof. Dr. Şenel Dilek
 Yayınevi       Feyza Yayıncılık
 Kağıt Cilt      2.Hamur, Karton kapak cilt
 Sayfa Ebat   107 sayfa, 13.5x20 cm




Feyza yayıncılık, Renklerin Dili kitabı nı incelemektesiniz.
Şener Dilek Renklerin Dili kitabı hakkında yorumları oku yup kitabın konusu, özeti, fiyatı, satış şartları hakkında bilgiyi geniş bir şekilde edinebilirsiniz.

Yaratan Rabbinin adıyla oku . O, insanı " alak " dan yarattı. Oku, Senin Rabbin en cömert olandır. Alak 1-2



"Dünyada koşarak hiçbir şey görülmez. Alain "düşünmek için durmak lazımdır" der. İlim adamı, filozof ve sanatkâr durur. Derinleştirir. Uzun uzun yoklar. Bize basit gibi görünen cümlelerin arkasın­da çalışma ile dolu günler ve uyanık geçmiş geceler vardır."

Prof. Dr. Mehmet Kaplan


İnsan düşündüğü, ibretle bakıp, dikkatle süzdüğü zaman insandır. Düşünmekten ısrarla kaçanlar, idraklerini rehavet­le tembelleştirenler, nefislerini sorgulamayanlar, sorumsuz ve şuursuzca davrananlar, zevk ve arzularının peşine takı­lanlar, kalplerinin derinliklerine inmeyenler, vicdanlarının sesini dinlemeyenler, ruhsuz, gayesiz, idealsiz yaşayanlar insaniyetin arşvâri kulesinden yuvarlanır, tepe taklak gider, cehalet ve sefahatin karanlık dehlizlerine düşer, par­çalanırlar.

O karanlık dehlizlerden, o derin çukurlardan kurtula­bilmek için insanlar, her zaman bir yol göstericiye, bir yardım eline, bir şefkat kucağına, bir dost sinesine muh­taçtırlar.

İşte o sıkıntılı anlarında, o sancılı dakikalarda en güzel bir yol gösterici, en yakın bir enis, en hasbi bir yardımcı, en tatlı bir arkadaş, en munis bir yoldaş kitaplardır.
 
Evet, ruhumuza ışık tutan, gönlümüzü açan, kalbimizi rahatlatan, idrak harmanımızı genişleten en samimi dost­larımız ve en sadık arkadaşlarımızdır kitaplar..

En elemli anlarımızda, en sıkıntılı günlerimizde teselli kaynağımız, hamimiz, can yoldaşımızdır kitaplar..

Seyahatlerde munisimiz, yalnız hallerimizde yaranımız, daraldığımızda elimizden tutan Hızır'ımızdır kitaplar..

Tetkik ve araştırma sahalarında müracaat kaynağımız, ilgi odağımızdır kitaplar..

İnsan, kitapların aydınlık ufkunda, marifet ikliminde büyür, gelişir, hissi ve fikrî melekeleri inkişaf eder.

Kitaplar, muhatap ister; ciddi muhataplar.. İştiyaklı ve samimi.. El ele tutacak, birlikte yaşayacak, duyacak, hisse­decek muhataplar..
Kitaplar her zaman enislerini arar, nitelikli enislerini.. Anlayan, kavrayan, sorgulayan, süzen ve ibretle düşünen enislerini..

Sevenleriyle buluşur kitaplar.. Dostlarını kucaklar, bir sevgi yumağı oluşturur kitaplar.. Bu sevgi yumağı zaman içinde gönül ikliminde çimlenir, büyür, gelişir, sonuçta gör­kemli bir marifet ağacına dönüşür. İdrak, o marifet ağacın meyvelerini toplar, zihinde tasnif eder. Sonra iradenin eline verir. İrade de, şuur keskinliği içinde o meyveleri; hayata yansıtır, amele döker.

Evet, o kitapların havasında, gönüllere kokular serpiş­tiren o tatlı iklimin dünyasında, fıtrat bahar gibi açılır, cıvıl­daşır his ve duygular.. Dem tutar hayat..

Evet, hayatın güzelliği, tat ve kıvamı, derin bilgi, sağlıklı düşünce ve tefekkürdedir. Tefekkür ikliminde yürüye­bilmek ve derinleşebilmek için insan, hayatının her döne­minde kitaplara muhtaçtır.

Peki, ama bütün kitaplar bu özelliklere sahip midir?

Ruhları tahrip eden, kalpleri hançerleyen, akılları dağı­tan, idrakleri kilitleyen, hisleri kirleten kitaplar yok mudur?
Vardır, elbette.!
O zaman, nasıl ayıklayacağız, nasıl bir yol izleyeceğiz, hangilerini tercih edeceğiz?

Hakikat dünyasını resmeden, marifet iklimine insanı taşıyan; imana, inanca, ahlak ve fazilete kuvvet veren ki­tapları öncelikle tercih etmek gerek.

İnsanları hakiki saadet ve gerçek sürura sevk eden, tefekkürde derinleştiren, doğruluğa, istikamete, güzelliğe, hak ve adalete, şefkat ve merhamete, yüksek hamiyet ve ciddi gayrete ateşleyen kitaplara yönelmek gerek.

Hayata disiplin aşılayan, yüksek gaye yükleyen, görev anlayış ve ciddiyetini tahkim eden, sorumluluk ruhunu geliştiren kitaplara teveccüh etmek gerek.

Evet, ömür kısadır, lüzumlu vazifeler çoktur. İnsan ömrü, her kitabı okuyacak kadar uzun değildir.

Gönül bahçemizi gülistanlara çeviren, iç iklimimizi tek­mil eden, dimağlarımıza ölçü kazandıran ve hayata istika­met veren, ilme, irfana, ümrana kuvvet veren eserlere pek ziyade muhtacız.

Yaradılış gayesinin intikaline hizmet eden, hayata is­tikamet katan, nefisleri sorgulamaya vesile olan ve insanı ciddi manada düşünceye sevk eden makaleler, hikâyeler ve benzer nitelikteki yayınlar bizim gerçek dostlarımızdır.
 
Evet, bu sıralanan ihtiyaçlara cevap vermek için kale­me aldığımız "Düşündüren Hikâyeler" serisini yayınla­maktaki amacımız fikir ve düşünce hayatımıza, hikâye dili ile seslenmek ve tefekkür eksenli bir hayata, az da olsa ışık tutmaktır.

"Düşündüren Hikâyeler" serisinde, klasik hikâye dilin­den farklı bir üslup kullanılmıştır. Kullandığımız üslubu, diğerlerinden ayıran en önemli özellik, akıl yürütmeye daya­lı bir dil mantığının öne çıkartılmasıdır. Bu dil mantığının amacı, lisanı mümkün olduğu ölçüde "derin düşünce"ye ve "fikir keskinliği"ne ayna yapmaktır. Bu bağlamda, sözü mana bakımından daha canlı, daha taze, daha latif ve daha keskin kılabilmek için, makamın müsaadesi nispetin­de bazı edebî sanatlara da yer verilmiştir. Ancak şu var ki; önemle vurgulanması gereken nokta ve nüktelerde, bizzat düşüncenin kendisini ön plana çıkartan bir dil esas alınmış, fikirlerin intişarına kuvvet veren bir üslup tercih edilmiştir. Ta ki, dil düşünceye güzel bir ayna olsun..

Hikayelerin anlatımında genellikle "mantıkî-analitik bir yaklaşım" esas alınmış; aklı önde tutan, hikmetle bakan, ibretle süzen, dikkatle rafine eden okuyucu kitlesi birinci muhatap kabul edilmiştir. Bununla birlikte, özellikle genç kuşakların mesajları daha net algılayabilmeleri için yer yer daha sade, daha kısa ve daha yumuşak bir üsluba da yer verilmiştir.

Öte yandan, hakikatleri daha kalıcı, daha etkileyici, daha cazip ve daha taze bir biçimde ifade etmek amacıyla, bazı hikâyeler "alegorik" bir yaklaşımla kaleme alınmış, hakikat dünyası simge ve sembol değerlerle ifade edilmiş, yumuşak, zarif ve latif bir üslup kullanılmıştır. Bazı hikâye­lerde ise, hissî duyarlılığı arttırmak, hayal ve vehim gibi bir kısım latifeleri işin içine sokmak amacıyla "diyalog" tekni­ğine yer verilmiştir.

Ümit ediyoruz ki, "Düşündüren Hikâyeler" serisi, okur­ların zamanlarını çalmayacak, dimağlarını dağıtmayacak, hislerini bulandırmayacak, gönüllerini karartmayacaktır; aksine, his ve duygularını tatlılaştıracak, iç iklimlerinde yer tutacak, ruh dünyalarında açılımlara vesile olacak ve mu­hataplarını daha derinliğine düşünmeye sevk edecektir. İnşallah.

Gönüllerde ferahlığa, dimağlarda açılımlara vesile ol­ması dileğiyle..


İçindekiler

Sunuş 7
Renklerin Dili 13
Habib Baba   33
Oduncunun Hikayesi          37
Bu Sese Kulak Ver  41
Japon Mucizesi        31
Kırık Cam      68
Kaç İpim Kaldı?       71
İki Mahlûk     83
Kim Çizdi?    87
Arka Plan      31
Karpuz Tarlaları       101

 
Diğer Özellikler
Stok Kodu9786058859890
MarkaFeyza Yayıncılık
Stok DurumuBu ürün geçici olarak temin edilememektedir.
9786058859890
En yeni ürünler
Güvenli teslimat
Kampanyalı ürünler
Piyasadaki en iyi fiyat

PlatinMarket® E-Ticaret Sistemi İle Hazırlanmıştır.