Kütübi Sitte Hadis Ansiklopedisi 18 Cilt Takım

Fiyat:
8.900,00 TL
İndirimli Fiyat (%30,3) :
6.200,00 TL
Kazancınız 2.700,00 TL
Havale / EFT:
6.014,00 TL
1.751,50 TL'den başlayan taksit seçenekleri için tıklayın.
Aynı Gün Kargo

Kitap            Kütüb-i Sitte Hadis Ansiklopedisi
Yazar           Prof. Dr. İbrahim Canan
Yayınevi       Akçağ Yayınları
Kağıt  Cilt     Ivory Kağıt - 18 Cilt 
Sayfa  Ebat  10.241 Sayfa - 17x24 cm, Büyük Boy
Yayın Yılı      2023 Son Baskı - 7.338 Hadis-i şerif açıklama ve şerhi



 
     Hadis Ansiklopedisi Kütüb-i Sitte Tercüme ve Şerhi
 
Bilindiği gibi, Kur’an’ı Kerim’den sonra İslam dininin ana kaynaklarından ikincisi, Hadis’tir. Hadis, sözlük olarak Peygamber Efendimizin (s.a.s) fiili yaşantısı ve sözlerinden oluşmaktadır. İslam bilginlerinin Hadis alanında sahih kabul ederek, itibar ettiği 6 sahih kitapta ( Kütüb-i Sitte ) yer alan hadislerin tamamının yer aldığı ve İlahiyat Fakültesi Hadis Profesörü Prof. Dr. İbrahim CANAN’ın günümüz Türkçesiyle ana metinlere bağlı kalarak tercüme ve şerh ettiği 18 ciltlik dev bir kaynak eserdir. Akçağ Yayınevi , “açık, anlaşılır ve olabildiğince doğru” olan bu tercüme eser ile, İslamın ana kaynaklarından biri olan Peygamberimizin hadislerine ulaşmayı ve onu doğru anlamayı kolaylaştırmış bulunmaktadır.
 
             
         TAKDİM

 
İslâm'ın, Kur'an-ı Kerim'den sonra ikinci kaynağı Peygamber (sallallâhu aleyhi vesellem) Efendimizin Hadîs-i Şerifleridir.
 
Peygamber (Sallallâhu aleyhivesellem) Efendimizin hadîs-i Şerifleri, hicrî ikinci asrın başlarından itibaren toplanıp yazılarak kitap hâline geti­rilmiştir.

Bu hadis kitaplarından bilhassa altısı, İslam âlimleri arasında diğerle­rini gölgede bırakacak derecede rağbet görmüş ve bu eserler " Kütüb-i Sitte " adıyla Şöhret bulmuştur.
 
Bu kitapların birkaçında veya tamamında yahud bir hadis kitabının içinde ayrı bablarda mükerrer olarak zikredilen hadisi şerifler mevcuttur.
 
Bazı hadis âlimleri, bu mükerrer hadisleri almadan, Kütüb-i Sitte'yi özetleyerek bir kitapta toplama çalışmaları yapmışlardır.
 
Bu cümleden olarak, Ibnu Deybe, Kütüb-i Sitte hadislerini Teysîru'l-Vûsûl ilâ Câmii'l Usul adlı eserinde toplamıştır. Bu eserde, Kütüb-i Sitte 'deki hadîs-i Şeriflerin tamamı mevcuttur ve ihtiva ettiği hüküm ve ma­lumat bakımından Kütüb-i Sitte'yi kamilen temsil etmektedir.
 
Bidayette, Kütüb-i Sitte denilince Buhârî ve Müslim'in sahihleri ile, Nesâî, Ebû Dâvud ve Tirmizi'nin Sünen'leri ve İmam Mâlik'in Muvattâ'i akla gelmekte idi. Teysîru'l-Vüsûl da bu altı kitaptan meydana gelmiştir.
 
Ancak, sonradan gelen âlimler, İbnu Mâce'nin Sünen inde yer alan ve diğer hadîs kitaplarında bulunmayan (ziyâde) hadîslerin çokluğunu gözönüne alıp, Kütüb-i Sitte 'nin altıncı kitabı olarak, -Muvatta yerine- bunu kabul etmişlerdir.
 
Bu durumu nazarı dikkate olarak, Kütüb-i Sitte Muhtasarı adını verdi­ğimiz bu esere ibnu Mâce'nin Sünen'i de dahil edilmiş, böylece bu eser, altı değil yedi sahih hadîs kitabındaki bütün hadîs-i şerifleri ihtiva eden bir kitap hâline getirilmiştir.
 
Bu eser, hadîs-i şeriflerin metni yanında, tercüme ve şerhlerini de ihtiva etmektedir.
Ayrıca, kitabın başına hadîs usûlü bölümü eklenmiş ve yeri geldikçe hadîs rivayet eden sahabelerin tercüme-i halleri de yazılmıştır.
 
Eserin sonuna da lügatça ile gerekli fihrist ve indeksler eklenerek, bu değerli eserden faydalanmanın kolaylaştırılması sağlanmıştır.
 
Tefsir, hadis, fıkıh gibi İslami ilimlerin temel eserlerini, en iyi bir şekil­de neşretmek amacında olan Akçağ Yayınevi ; Peygamber (sallallahu aleyhi vesellem) Efendimizin hadîs-i şeriflerini ihtiva eden bütün sahih kitaplarını temin etmenin ekonomik güçlüğünün ve bunlardan zaman bakımından yarar­lanmanın zorluğunun idrâkiyle Kütüb-i Sitte Muhtasarı 'nı neşretmekle, Türk irfan hayatındaki büyük bir boşluğu doldurduğu ve oku yucuya hizmet ettiği kanaatindedir.
 
Gayret bizden, yardım ise ancak Allahü Teâlâ'dandır.
 
         
        AÇIKLAMA

 
Oku yucularımız ellerindeki şu kitabın mahiyetini, gayesini anlamak için öncelikle birkaç maddelik açıklamamızı okumalıdırlar:
 

1- BU KİTABI NİÇİN HAZIRLADIK?
 
Yüce Kitabımız Kur'ân-ı Kerim'in " oku " emriyle başlamış olması manidardır. Bu emir, bir Müslüman'ın en mümtaz vasfının okumak, çok okumak olması gerektiğini belirler.

Evet çok okuyacağız, ama neleri okumalıyız? Her sahada okunacak şey o kadar çok ki, seçim yapmak bile zor.

Şüphesiz, biz Müslümanlar, öncelikle, dinimizi anlamaya çalışacağız. Yaradanımızı tanıtan, Rabbimize  gerçek kulluğu, hayattaki vazife­lerimizi öğreten kitaplara öncelik vereceğiz. Değilse fâni dünyanın boş meselelerine bizi çekip, yıldız falıydı, artistti, sporcuydu, modaydı, ro­mandı, hikâyeydi... gibi ne dünyamıza ne de âhiretimize, hiçbir faydası olmayan meselelerle meşgul eden neşriyata öncelik verip ömrümüzü onlarla tüketmek bize hüsran ve pişmanlık getirecektir.

Dinî eserleri oku maya karar vermiş olsak bile müşkilattan kurtulmuş sayılmayız. Zamanımız Türkiye'sinde gerçekten pek çok dinî neşriyat var. Kur'ân tercümeleri, tefsirler, hadis tercümeleri, fıkıh, fetva ve tasavvuf kitapları tercümeleri vs. Tercümelere yerli te'lifler de eklenmektedir. Bunların hepsini alıp okumaya ne maddî imkânlarımız elverişlidir, ne de ömrümüz yeterlidir. Yani, mutlaka bazı seçimler ve tercihler yapmak zorundayız.

Hadis sahasından misal verelim. Şühesiz dinimizi öğrenmede mutlaka başvurmamız  gereken bir  sahadır.  Hadis  okumadan  Müslümanlığımızın kemâle ermesini beklemek oldukça zordur. Ama hadis sahası o kadar geniştir ki, bu sahaya giren te'lifatı gerekli ciddiyetle değme araştırıcı bile görme fırsatı bulamaz . Bu sebeple tâ ilk asırlardan beri âlimlerimiz, hadislerden çeşitli seçmeler yaparak en zaruri, en faydalı olanları bir araya getirmeye çalışmışlardır. " Kütüb-i Sitte " adı altında şöhret kazanan altı hadis kitabı böylece ortaya çıkmıştır. Yani bunlar seçme hadisleri ihtiva eder.

Kütübi Sitte 'deki hadisler seçilirken "sıhhat" vasfı düşünülmüştür. Yani hadisin sahih olması ön plana alınmıştır. Bir hadiste aranan ilk şart onun "sahihlik"i yani Hz. Peygamber (aleyhissalâtu vesselâm)'in sözü olmasıdır. Kütübi Sitte "sahihlik" vasfını taşıması sebebiyle ümmetçe büyük rağbete mazhar olmuştur. Dinî ve dünyevî hayatımızı tanzimde muhtaç olacağımız her çeşit hadis bu altı kitapta mevcuttur.
Hemen belirtelim ki, bu altı kitabın her biri birçok ciltten meydana gelen bir külliyattır. Şöyle ki: Buhârî 9, Müslim 4, Nesâî 8, Tirmizî 10, Ebu Dâvud 5, İbnu Mâce 2 cilttir.

Üstelik bunlardan herbiri tekrarlarla doludur. Meselâ Buhari aynı hadisi durumuna göre 2, 3, 4, 5, 6, 7 ve daha fazla bölümde tekrar tekrar kaydeder. Çünkü bir hadiste, iki, üç, dört, beş... meseleye beraberce temas edilmiş olabilmektedir. Nitekim Buharî'de 2761 hadis mevcut iken tekrarlarla sayı 9082'ye ulaşmaktadır.

Hadislerin tekrarı, sadece bir kitabın içinde söz konusu değildir. Aynı hadis Kütüb-i Sitte'nin hepsinde veya bir kaçında tekrar edilebilir. Bazı hadisler de bu altı kitabın sadece birinde kaydedilmiştir, diğerlerinde yoktur. Hadislerin Kütübi Sitte içerisindeki tekrarları hakkında bir bilgi vermek için şu rakamlara bir göz atalım. Bu te'lifimizin aslı olan "Teysîru'l-Vüsûl'da 10.490 hadis bulunmaktadır.Teysîru'l Vüsûl 33.132 adedi bulunan Kütübi Sitte hadislerinden tekrarlar atılarak derlenmiştir. Şöyle ki:
 
1-  Buhari: 9082 hadis,                     4- Ebu Davud: 5274 hadis,
2-  Müslim: 7275 hadis,                    5- Tirmizi: 3951 hadis,
3-  Nesai: 5724 hadis,                      6- Muvatta: 1326 hadis.
 
Öyle ki, araştırıcı olmayan, sadece dini kültürünü artırmak için hadis kitabı almak ve okumak isteyen bir Müslüman için tekrarları atarak yeni bir eser te'lif etmek mümkündür. Bu ihtiyaç çoktan duyulmuş ve bu maksatla muhtelif te'lifat yapılmıştır.
Elimizdeki şu hadis kitabı onlardan biridir. " Kütübi Sitte " denen şu altı kitaptaki  müstakil  hadisleri  bir  araya  getirmektedir:   Sahîh-i  Buharî,Sahîh-i Müslim, Sünen-i Nesâî, Sünen-i Tirmizî, Sünen-i Ebu Dâvud, Muvatta-ı Mâlik. İleride açıklayacağımız üzere biz, buna İbnu Mâce'nin " Sünen " adlı kitabım da ekledik. Kitap, bir hadisi, bir yerde kaydettik­ten sonra bu hadisin Kütüb-i Sitte'nin hangilerinde ve nerelerinde geçtiğini belirtir.

Şu halde bu kitap, Kütübi Sitte'de yer alan bütün hadisleri eksiksiz ihtiva etmektedir. Araştırıcı olmayan bir Müslüman bunu temin ettikten sonra, artık Kütübi Sitte'ye ihtiyaç duymayacaktır. Böylece, hem harcamadan tasarruf etmiş olacak, hem de okumada zamandan.
Üstelik, hadisleri şerhsiz okumanın mahzurları var. Hadislerin bir kısmı "mensuh"tur.. Yani hükmüyle amel edilmez, bazıları belli şartlar altında amele elverişlidir, bazıları mezhepten mezhebe farklı yorumlara mazhar olmuştur. Kısacası hadislerin anlaşılması, kendileriyle amel edilme durumlarının bilinmesi ayrı bir konudur. Bu hususta hükme gitmek herkesin harcı değildir. Fıkha müteallik bir hadisi değerlendirmek için birçok ilmi bilmek müctehid olmak gereklidir. Aksi takdirde, her okuduğu hadis ile amel etmek son derece yanlış olur ve dinî sorumluluğu gerektirir. Sevâb işleyeyim derken günah işlemek, Allah'ın rızasını elde edeyim derken gazabına sebep olmak söz konusu olabilir.
Biz bu mahzuru gidermek için, fıkhı hadisler başta olmak üzere, anlaşılması zor olan, yanlış hükme gidilebilecek olan bütün hadisleri açıklamaya ehemmiyet verdik. Hadisin açıklamasında dayanağımız islâm âlimlerinin eserleri ve yorumlan olmuştur.

 
2) TERCÜMEDE NELERE DİKKAT ETTİK?
 
Tercümeyi yaparken hem aslına sâdık kalmaya hem de anlaşılır ve açık olmaya çalışılmıştır. Tercüme yapanların karşılaştığı zorluklardan biri budur. Açık anlaşılır bir tercüme yapmak ve aynı zamanda da asla sâdık kalmak. Bu oldukça zordur. Üstelik her bir kelimesi ve hatta edatı, yerine göre, büyük ehemmiyet taşıyan dinî metinlerde çok daha zordur. Biz, tercümemizin anlaşılır olması için, ister istemez, bazı hadislere aslında olmayan kelime ve ibareler ekledik. Bu eklentiler mühimse parantez içerisinde gösterilmek suretiyle dikkat çekilmiştir. Yine belirtelim ki, parantez içerisinde sunulan açıklayıcı kısımlar, mümkün mertebe aynı hadisin bir başka "vech"inde gelmiş olan "ziyâde"den veya âlimlerin hadisle ilgili açıklamalarından alınmaya çalışılmıştır.

Hemen belirtelim ki, tercümelerde karşılaşılan mühim bir zorluk da Türkçemizin durumudur. Dilde özleştirme yaftası altında,  asırlardır, kültürümüze girmiş, ruhumuza işemiş kelimeleri atıp yerine uydurmaları koymak suretiyle hiçbir millette görülmeyecek derecede ve ancak ihanet kelimesiyle ifade edilebilecek korkunç tahribatlar yapılmıştır. Çoğu kere bu kelime mi, bu kelime mi diye bocaladığımız olmuştur. Bir hadisin ifade ettiği manayı daha açık olsun diye değişik bir kelime ile ifade etmeye kalkınca mâna zenginliği kayba uğramaktadır. Biz, ölene dek, uzun yıllar Türk Dil Kurumu'nun yetkili bir makamında kalarak dilimizi tahrib faaliyetlerini yönlendiren Ermeni Agob Dilaçar'a izafeten halkımızın agobça dediği kelimelerden mümkün mertebe kaçındık. Anlaşılır, yaşayan Türkçe ile ifade etmeye çalıştık. Ancak ıstılah denebilecek bazı hususi ve teknik kelimeleri de olduğu gibi koruduk. Yer yer bunları dipnotlarda açıkladık. İfadenin bütünü içerisinde bu çeşit kelimelerin anlaşılır hâle gelmesine de gayret ettik. Tek başına alındığı takdirde tamamen kapalı ve anlaşılmaz kalacak bir kelimenin cümle içerisinde öyle olmayacağı ümidindeyiz. Yine de en son koyacağımız bir lügatçe bu konuda yardımcı olacaktır.

 
3)  KİTAPTA NELERE YER VERİLMİŞTİR ?

Bu kitap Teysîru'l-Vüsûl'ün tercümesinden ibaret değilir. Şu hususlara da yer verilmiştir:

 
1-MUKADDİME KISMI:

Burada hadisle ilgili bilinmesi gereken hususlar yeterince açıklanmıştır. Şöyle ki:
a)  Hadis tarihi ve belli başlı hadis te'lifatı, Kütüb-i Sitte ve müellifleri (hayat, metod ve hususiyetleri).
b)  Hz. Peygamber (aleyhissalâtu vesselâm)'in ilmi yayma tedbirleri,
c)  Bazı hadis meseleleri,
d)  Usul-i Hadis ilminin mühim bahisleri.
 
2- ŞERH KISMI:

Hadisleri metin olarak verip tercümesini kaydettik­ten sonra ihtiyaç duyulan hadislere açıklama getirdik. Açıklamalar esas olarak şerhlerden alınmadır. Bu, kaynaklarda daha geniştir, biz özet­lemeye çalıştık. Araştırıcılar kaynaklara inebilir ve inmelidir de. Halk için yeterli olan miktarı aktardığımıza inanıyoruz. Fıkha müteallik me­selelerde Hanefi görüş esas alınmış ise de, sarihlerimizin yaptığı üzere, gerekli yerlerde başta Şafiî ve diğer mezhep imamlarımızın görüşleri de belirtilmiştir.

Şu hususu da belirtmek isteriz: Eserde, günümüzde üzerinde durulan bir kısım fıkhı ve içtimaî meselelere yeri geldikçe ağırlıklı olarak temas edilecek, yeni gelişen "Ehl-i Sünnefe uygun görüşler aksettirilecektir. Sosyoloji, psikoloji, pedogoji gibi tamamen yeni sayılan sahalarda tetkik konusu yapılan meselelere geniş ve tatminkâr açıklamalar getirilecektir. Bu husus, belki de kitabımızın en orijinal ve en mühim yönlerinden birini teşkil edecektir. Zira Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm)'ın, bundan on dört asır önce, insanlığın bütün meselelerine nasıl dikkat çekmiş bulunduğunu gören mü'min okuyucuya şu yakini kazandıra­caktır: "Sayısız problemlerle muzdarib insanlığın dertlerine en safi ilaç İslâm'dadır; Kur'ân'da ve Sünnet'tedir; sadece İslâm dünyasının değil, insanlık âleminin gerçek bir kurtuluşu Sünnet'in anlaşılmasına ve bütün müesseseleriyle içtimâiî hayata intikâl etmesine bağlıdır: Sünnet bir örf, ferdî bir değer değil, ilâhî bir rehberdir, dünya ve âhiret saadetine götüren Sırat-ı Müstakim, Cadde-i Kübrâdır."

 
3- SAHABE HAYATI

Bazen hadisin râvisi olarak bazen de rivayetedilen hadisenin kahramanı olarak adı geçen sahabeler hakkında bilgiverilmiştir. Sahabelerin tanıtılmasına ayrı bir ehemmiyet atfediyoruz.Çünkü onlar (radıyallahu anhüm), fiil haline geçmiş sünnet gibidirler.İslâm'ı hakkıyla anlayan ve yaşayan kimselerdir. Canlı ve yaşanan İslâm'ı anlamak isteyenler Ashâb'ı bilmek ve anlamak zorundadırlar.
Hayatları hakkında bilgi verilen sahabeler, -hangi cilt ve sahifede bulunabilecekse- son ciltte alfabetik sırayla gösterilmiştir.

 
4-  İBNU MÂCE'NİN ZİYADELERİ:

" Kütüb-i Sitte Muhtasarı Şerhi "adını verdiğimiz bu kitap esas itibariyle İbnu Deybe'nin "Teysîru'l-Vüsûl" adh kitabına dayanır. Bu eser altıncı kitap olarak İbnu Mâce'nin "Sü­nenine değil, İmam Mâlik'in "Muvatta" adlı kitabına yer verir. Halbuki,günümüzde Kütüb-i Sitte'nin altıncı kitabım İbnu Mâce'nin "Sünen'i teşkil eder. Bu durumda Kütüb-i Sitte deyince zihinler ister istemez, haklı olarak, İbnu Mâce'nin "Sünen"ini arayacaktır. İşte bu ihtiyacı da karşılamak maksadıyla İbnu Mâce'nin Kütüb-i Sitte'ye ziyâde olan yani İbnu Mâce'de olduğu halde diğer kitaplarda yer almayan hadisleri en sona ayrı bir bölüm halinde koymayı uygun gördük. Bu hadislerin kitap­ta ilgili bahislere dağıtılması da düşünülmedi değil. Ancak, bu durumda Teysîru'l-Vüsûl'ün ürijinalitesi kaybolacaktı. İbnu Mâce'nin ayrı tutul­masından doğacak mahzuru şöyle giderdik: Mefhum fihristinde her konu­nun geçtiği yerler gösterilirken, o konuya temas eden İbnu Mâce hadisle­ri de gösterilmiştir.

 
5-  FİHRİSTLER:

Kitabın bu kısmında, öncelikle "Mefhumlar Fihris­ti" olmak üzere, kitapta adı geçen şahıs, kitap ve yer isimleri, âyet-i ke­rimelerle ilgli fihristler yer alacaktır. "Mefhumlar Fihristi" sayesinde is­tenen bir konuya giren âyet, hadis ve açıklamalar kitabın nerelerinde geçmektedir, topluca görülecektir. Fihristler kısmı son ciltte yer alacak­tır.

Eser, bilhassa bu "Mefhumlar Fihristi" sayesinde, arayacağımız her meseleyle ilgili bahsi hemen bulmamızı sağlayacaktır. Eserin, esas itibariyle, dinimizin yer verdiği meselelerin kahir ekseriyetine yer veren geniş muhtevası göz önüne alınınca, kitaba, istediğimiz yüzde doksan meseleyi bulabileceğimiz bir İslâm ansiklopedisi gözüyle bakabileceğiz.
 
6-  LÜGATÇE:

Eserde geçtiği halde anlaşılmasında zorluk çekile­ceğini tahmin ettiğimiz bir kısım kelime ve tabirleri ve değişik ilim dalı­na giren ıstılahları kısaca açıklayacağız. Bu kısım da son ciltte yer ala­caktır.

Kitap bu haliyle gerek rivayet, gerek dirayet ve gerekse usul bahislerinde, araştırıcı dışında her Müslümanı, hadis sahasında bir başka kitaba ihtiyaç duyurmayacak zengin bir muhteva taşıyacaktır.

Cenâb-ı Hakk şeriat-ı garrasını öğrenmek sonra da yaşamak isteyenlere yardımcı olsun, bu çalışmamızı mağfiret ve rızasına vesile kılsın.Amin. ( kütübi sitte tercüme ve şerhi , kütüb-i sitte , İbrahim canan , akçağ yayınları , kütübi sitte fiyatı , 18 cilt kütübi sitte , kitap al oku , online satın al, kütübi sitte hadis külliyatı , hadis ansiklopedisi fiyatı , kütübü sitte hadis kitab )
 
Prof. Dr. İbrahim CANAN

 
 
 
Akçağ Yayınları İbrahim Canan Hadis Ansiklopedisi Kütüb-i Sitte tercüme ve şerhi hadis külliyatı seti ni incele diniz.

Diğer Özellikler
Stok Kodu9786053425947
MarkaAkçağ Yayınları
Stok DurumuVar

İlginizi Çekebilecek Diğer Ürünler

En yeni ürünler
Güvenli teslimat
Kampanyalı ürünler
Piyasadaki en iyi fiyat

PlatinMarket® E-Ticaret Sistemi İle Hazırlanmıştır.